SİYAH PAPATYAM [DÜZENLENİYOR‼️]

32. BÖLÜM / TÜM GERÇEKLER 2 DEVAM

Merhaba benim canım okuyucularım. Bugün sizi fazla bekletmek istemedim. Bölüm de hazırken atayım dedim. Umarım bölümü beğenirsiniz iyi okumalar.🤍😘

"Bana aşık olmayı tattıran adam seni çok seviyorum."
"Bana yeniden sevmeyi öğreten kadın seni çok seviyorum." ~EZAR~ (EZGİ VE ARSLAN'DAN ALINTI) minik bir spoiler 😉

32. BÖLÜM

SAVAŞ'IN ANLATIMINDAN

Aile destek, bir omuz demek değil miydi. Anne çocuğunu sevip kollamaz miydi. Ona tüm zorluklardan nasıl başa çıkması gerekeni öğretmez miydi. Ebru'ya baktım. O nasıl bir anneydi? Oğlunu yalanlarına kurban eden, oğluna tüm zorlukların üstesinden gelmeyi değil ona yalanlarla dolu bir hayat bahşetmişti. Destek olurcasına Poyraz baktım ve yanına gittim.
"Bundan sonra ben varım. Abin var. Senin her zaman arkandayım." dedim.

Ebru karşımda kahkaha atarak gülüyordu.
"Demek arkasında sen varsın. Güldürme beni Savaş. Siz ikiniz arasında kan bağı olsa da siz hep düşman olacaksınız. Bunu ben sağlayacağım."
"Kes sesini. Çok zırvaladın. Tüm olayları anlat sen de kurtul ben de kurtulayım."
"Öyle olsun anlatayım."
Uzaklara dalıp konuştu.
"Sonra hep beraberdik. Tam istediğim gibi oldu. Erol yanımda, Savaş bizden uzakta. Ama bir gece Erol çok içmiş yanıma geldi. Poyraz 8 yaşındaydı o zaman. Eve geldi bağırdı ve bizi terk ettiğini söyledi. Poyraz babasının ayaklarına kapandı ama Erol onu yitti ve kafası yarıldı. Ben ise sinirle Erol'un arkasından gittim. Beni nasıl böylece bırakırsın dedim. Meğerse doktora para verdiğimi öğrenmiş. Bana karımın ölüm sebebisin dedi. Ben de sinirle bağırdım. Ben öldürdüm dedim. Sonra silahını çıkarıp beni vurdu. Ondan sonra hayatım kaydı. Tam 10 yıl yatağa bağımlı kaldım. Sonra Erol beni ve Poyraz'ın kimsenin bilmemesi için Amerika'ya yerleştirdi.
Aradan tam 5 yıl geçti ve O sırada Poyraz'ı yalanlarıma alet ettim. Türkiye de iyi bir doktor olduğunu ve bana iyi geleceğini söyledim ve bu sayede Türkiye'ye geldik. Ama Erol'un haberi yoktu. Çünkü onun bana yaptıkları ödemesi gerekiyordu. Benim hayatımdan tam 5 yıl çaldı. Ben 5 yıl yatağa bağımlı kaldım. "

Poyraz dizlerinin üzerine çöküp ağladı.
" Lan ben senin için neler yaptım. Sırf sen iyi ol diye nelere katlandım. Meğer annem benim ile oyun oynamışım."
" Ne yapsaydım? Ondan intikamımı almasa mıydım."
"Sadece neden yaptın? Beni hiç sevmedin mi?"
"Seni sevdim. Sen benim para kaynağımdın. Niye sevmeyeyim ki?"
Poyraz elini saçlarının arasından geçirdi ve sustu hiçbir şey diyemedi. Gerçi ne diyebilirdi.

"Planımı yavaş yavaş işledim. Erol kötü işlere bulaştı ve onun psikolojisi ile oynamak için ilaçlar vermenin yolunu buldum. Sonra hiç beklemediğim anda Yeliz geldi. O ana kadar Erol'un kardeşi olduğunu bile bilmiyordum. Erol kötü işlere bulaştığı için kardeşini hep uzak tutarmış. Zaten ailesinden geriye kalan bir tek oydu. Gözü gibi severdi."
Ebru gülerek Arslan'a baktı.
"Sonra Arslan Kırımlı girdi hayatımıza. Savaş'ın can dostu ve Yeliz' in sevdiği adam. Bu sırada Poyraz'a yalan yanlış şeyler anlatıyorum. Mesela benim yatalak kalmamın sebebinin Nazenin olduğunu söyledim. Bir yıl boyunca onu kandırdım ve doldurdum. Sonra bir kadın buldum. Onu Poyraz ile tanıştırdım ve Nazenin olduğunu söyledim. Ama bu sefer de araya Güneş girdi. Çünkü benim salak oğlum âşık olmuş ve benim anlattığım yalanları ona anlatmış. Bir de tam bir boyunca ne dediysem o kızın haberi olmuş. Bir de ondan çocuk yapmış."

Şaşkınlıkla başımı kaldırıp Poyraz'a baktım.
"Lan senin Güneş ile çocuğun mu var?"
Ebru bana bakarak güldü.
"Vardı. Onu ben öldürdüm. Nasıl mı dur onu da anlatayım. Bir gün Güneş'in benim konuşmamı dinlerken yakaladım. O günler de Yeliz beni tehdit ediyordu. Abisine verdiğim ilaçları öğrenmiş ve bunu bana karşı kullanıyordu. Tüm bu konuşmaları da Güneş duydu. Ben de plan yapıp tek taşla iki kuş vurdum. Nasıl mı? "
Arslan bağırp" Yeter " dedi.
" Yeter lan yeter. "
" Ne oldu Arslan daha karını nasıl öldürdüğümü daha doğrusu öldürttüğümü anlatmadım. "