39. BÖLÜM / HERŞEYİMSİN

174 14 44
                                    

Merhaba canımlarım. Yeni bölüm ile geldim umarım beğenirsiniz iyi okumalar.

"Herşeyimsin" ~Savaş ~ (Alıntı)

Medyada Aslı ve Savaş var.

39. BÖLÜM

Tanımadığım bir adamlaydım ve ayrıca o adamın kollarının arasındaydım. Savaş beni bu şekilde görse hiç iyi olmazdı. Bana çok kızacaktır. Sinirle adama bağırdım.
"İndir beni."
Bana baktı ve sonra ayağımı gösterdi.
"Bence yürüyecek durumda değilsin."
Ayağıma baktığımda kanadığını gördüm. Ayağımı yaralamıştım. Ne ara olmuştu? Hiç farketmemiştim.
Ama yine de adamın kollarında duramazdım.
"İndir beni diyorum değil mi? Ben yürüyebilirim."
"Hiç sanmıyorum. Ayağını çok kötü yaralamışsın." dedi ve bana aldırış etmedi ve yürümeye devam etti.

Yardım istemek için etrafıma baktım. Sahilin ıssız yerinden uzaklaşmıştık ve insanların içine doğru yürüyordu. Aklıma gelen şeyle endişelendim. Savaş beni bu şekilde görürse çok kötü şeyler olacaktı. Beni böyle görmemeliydi. Adama bakıp tekrar bağırdım.
"Bana bak indir beni. Kime diyorum?"
Bana aldırmadan insanların içine doğru yürüdü. Arık çok fazla sinirlenmiştim. Yüzümü elimle kapatıp bağırdım.
"Yeter! Beni hemen indiriyorsun."
Birden durdu. Elimi yüzümden çekip önce ona sonra etrafıma baktım. Tüm insanlar bize bakıyordu. Olamaz ben ne yapacaktım? Sinirle adama bakıp omzunu yumruklamaya başladım. Adam ise hiç aldırmadan karşıya bakıyordu. Başımı çevirip arkaya baktığımda elini yumruk yapmış ve her an sinirden patlayacak Savaş vardı.

Önce bana sonra adama baktı.
"İndir beni. Çok kötü şeyler olacak."
"Olabilir. Daha kötü şeyler de gördüm."
"Delirdin mi?"
"Evet."
Başımı çevirip arkaya baktığımda Savaş koşarak yanımıza geliyordu. Ezgi ve Güneş ise ağzı açık bana bakıyordu. Hem rezil olmuştum hem de Savaş'ın gazabına uğrayacaktım.

Savaş daha çok yaklaştığında adam beni daha sıkı tuttu. Bu gerizekalı ne yapıyordu?
"Manyak mısın sen? İndir beni. Ne yaptığını sanıyorsun?"
Önce bana sonra Savaş'a baktı.
"Çok mu korkuyorsun ondan?"
"Ne? Sen ne diyorsun?"
Savaş kükrer gibi bağırdı.
"Ne oluyor burada. Karım neden tanımadığım bir adamın kollarında? Aslı neler oluyor burada?"
"Savaş ben açıklayabilirim."
Tanımadığım adam söze atlayıp konuştu.
"Sevgilini yalnız bırakmamalısın. Kayalıklardan aşağıya düşüyordu ve onu ben kurtardım."

Dediği şeyle gözümü ayırdım ve Savaş'a baktım.
Savaş sinirle beni o adamın kucağından aldı. Belimden tutup beni yere indirdi ve kolumdan sıkıca tuttu.
"Yardımınız için teşekkür ederim. Ama eşimi kucağınıza almanız gerekmiyordu."
Özellikle eşim kelimesini bastırarak söylemişti.
Tanımadığım adam önce bana sonra Savaş'a baktı ve Savaş'a omuz atıp gitti. Bu da neydi şimdi? Ben o adama bakarken Savaş bana bağırdı.
"Senin kayalıklarda ne işin vardı?"
Savaş'a bakıp kolumu ondan çektim.
"Sana ne?"
Sinirle saçını karıştırdı.
"Bana ne mi? Lan nasıl bana ne? Düşüyormuşsun."
"Ama düşmedim."

Hâlâ tripliydim ve bu yüzden böyle konuşuyordum.
Savaş sinirle kolumu tutup bağırdı.
"Yeter Aslı. Senin bu saçmalıklarına daha fazla dinleyemem. Düşüncesiz olmayı bırak."
Ben mi düşüncesizdim. Asıl o düşüncesizdi.
"Ben düşüncesiz değilim. Ayrıca burada haklı olan benim ama azar işitiyorum."
"Bu sefer ben haklıyım. Seni arıyorum açmıyorsun. Tanımadığım bir adamın kucağında geliyorsun. Bir de o adam kayalıklardan düşmek üzereyken seni kurtarıyor. Kendine dönüp baksana sence bu yaptıkların doğru mu?"
Tamam doğru olmayabilir ama yanlış da değildi. Sadece yalnız kalmak istemiştim. Olayların böyle olacağını bilemezdim.

SİYAH PAPATYAM [DÜZENLENİYOR‼️]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin