50. BÖLÜM / TEŞEKKÜR EDERİM

146 13 119
                                    

Merhaba canlarım.❤️
Nasılsınız? ❤️

HEPİNİZE MUTLU HUZURLU BİR BAYRAM DİLERİM❤️ 🍬

Uzun bir aradan sonra SİYAH PAPATYAM'IN yeni bölümüyle geldim. Biliyorum sizi çok fazla beklettim. Yazarken zorlandım. Nasıl bir bölüm yapsam nasıl ilerlesem bilmiyordum. O yüzden yazmadım. Sonra sizi çok fazla beklettiğimi fark edip bugün oturup bölümü yazdım.❤️💋
Umarım bu bölüm beklediğiniz değer.❤️

Medyada minik Çınarımız ve Savaş var❤️👶🏻👨‍👩‍👦

Hepinize iyi okumalar... ❤️

50. BÖLÜM

Herkes evde toplanmış evdeki küçük mucizenin getirdiği neşeyle beraber gülüyorlardı.
Çınar'ı kucağıma alıp gülümsedim.
"Acıktın mı bebeğim?"
Çınar ağlarken kucağımda sallamaya başladım.
"Neyin var oğlum?"
Savaş yanıma gelip Çınar'ı kucağına aldı.
"Ne oldu benim aslanıma? Anne sana iyi bakmıyor mu?"
Savaş'a sinirlenip trip attım.
"Ben oğluma gayet iyi bakıyorum."
"Damat kızıma ne diyorsun sen?"
Savaş çekingen tavırla babama baktı.
"Yani öyle demek istemedim babacım."
"Demek öyle ama sanki ben başka bir şey anladım."
Annem babama kızıp ters ters baktı.
"Kemal ne diyorsun çocuğa. Karşıma oğluma."

Onların bu haline gülerken Savaş'ın kucağından Çınar'ı aldım.
"Ben odaya gidip Çınar ile ilgileneyim. Siz de burada oturun. Zaten çok sürmez."
Ezgi yanıma gelip gülümsedi.
"Ama ben bu fındığı özlerim."
"Fındık mı? Ezgi benim oğluma ne diyorsun sen öyle? Fındık deme ayıp oluyor."
"Aman be enişte."

Herkes kahkaha atıp gülerken ben onları bırakıp odaya geçtim. Yatak odasına geçip yatağın üzerine oturdum. Çınar'ı emzirmeye başladım. Saçlarını okşayıp küçücük bir öpücük kondurdum.
"Anne olmak sana çok yakıştı güzelim."
Savaş'ın sesini duymamla başımı kaldırıp gülümseyerek baktım. Savaş gülümseyip yanıma geldi. Ayak ucuma oturup elimi tuttu.
"Savaş çok güzel kokuyor."
"Evet güzelim çok güzel kokuyor."
Savaş Çınar'ın yanağına küçük bir öpücük kondurdu.
"Ohh keyifler yerinde değil mi? Benden anneyi al sonra sütünü de iç oh ne güzel."
"Savaş! Ne diyorsun sen?"
Çınar'ın doyduğunu anladığımda üzerimi düzeltip ayağa kalktım.
"Bir şey demiyorum güzelim. Sadece bu aslan parçası benden daha şanslı. Seni ve benim olan her şeyi benden aldı bir de sütünü içiyor."
Savaş'ın dediği şeyle ağzım açık bakakaldım.
"Allah aşkına Savaş senin derdin ne?"

Çınar'ı kucağımdan alıp beşiğine koydu.
"Ne yapıyorsun sen?"
Beni kendine çekip alnını alnıma dayadı.
"Hastaneden çıkalı tam bir ay oldu. Oğlumuz kendini toparladı. Ben de seni özledim."
Kapının birden açılmasıyla Savaş'ı üzerimden ittim. Savaş sendeleyip yatağın üzerine düşerken üzerimi düzelttim. Annem kapıyı açıp içeriye girerken gülümsedim.
"Annecim ne oldu?"
Odaya Ezgi ve Güneş'in de girmesiyle herkes yatakta uzanmış olan Savaş'a bakıyordu.
"Aslı biz Çınar'ı almak için gelmiştik ama galiba sizi rahatsız ettik."
Savaş kolunu başının altına koyup güldü.
"Yok Ezgicim ne rahatsızlığı. Bir aydır bizden hiç çıkmıyorsunuz. Alıştık basılmalara."
Savaş'ın dediği şeyle gözlerimi ayırıp Savaş'a baktım.
"Savaş şaka yapıyor canım siz aldırmayın. Çınar beşiğinde. Doyurdum alabilirsiniz."

Ezgi ve Güneş bize bakıp kıkırdarken annem utanmış ve başını eğmişti.
"Ne oldu enişte ne bu haller? Allah aşkına yalnız kalacağız işimiz var desen gitmiyoruz sanki!"
"Aynen Ezgi haklı. Biz en iyisi Çınar'ı alıp çıkalım sizi baş başa bırakalım. Siz de önemli işlerinizi halledersiniz."
Güneş'in dedikleriyle utanıp hiçbir şey söyleyemedim.
"Bence de iyi olur."
Savaş'ın patavatsızlığını daha fazla dayanamayıp dirseğimle karnına vurdum.
"Ahh kızım ne yapıyorsun?"
"Ne mi yapıyorum? Patavatsızsın Savaş!"

SİYAH PAPATYAM [DÜZENLENİYOR‼️]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin