NEMESIS

758 75 37
                                    

...

"O günkü kahvaltıdan sonra, ne ben onlara gittim, ne de Daphne beni aradı. Bir ay geçti. Lisa ile aynı evde geçirdiği bir ayda, her şeyin normale döndüğünü zannetti. Bende söylemem gerekenleri, aklımdan geçenleri erteledim. Berbat haldeydim. Ve gitmek istedim."

...

Jennie eşyalarını soluk kahverengi kolilere yerleştirirken, tamamı mor ve tonlarıyla eşyalarının rengine burukca gülümsedi ve yerleştirmeye devam etti.

Bu evden çıkmayı sevmezdi, burası onun gizli sığınağıydı. Ne zaman bu evden çıksa kötü bir şey olacağına inanırdı. Kusursuz bir günün tanımı onun için, bütün günü evde yalnız başına geçirmekti. İlk kez yalnızlığında birini istemişti, ve evi artık sığınağı değildi.

Sıra odasındaki eşyalara geldiğinde, tarif defteri bir aydır olduğu gibi yerindeydi. O gece bu deftere çok ihtiyacı olan kız, defterini almak için hiç gelmedi.

Jennie önce defteri saklamak, koliye koyup götürmek istese de, yeni yalnızlığında ondan bir şeyler istemedi.

Evinin kapısını kapatmadan, kız kardeşinin evine gitti. Daphne kapıyı açıp kardeşini gördüğünde, gülerek kapıyı açan suratının rengi atmıştı fakat hızlıca toparladı. "Jennie!"

Jennie artık toparlanmaya çalışmıyordu, aynı donuk ifadesiyle konuştu. "Eşyaları koliye yerleştirirken buldum." Defteri, güzelliğiyle kendisine hayran eden kız kardeşine uzattı. Daphne uzun düz saçlarını gelişigüzel bir atkuyruğu yapmasına, bütün günün yorgunluğunu üzerinde taşımasına rağmen çok güzel, yaşama isteğiyle enerjik görünüyordu. "Teşekkür ederim." Ancak onun cıvıl cıvıl neşesini soldurmak için tek gereken şey küçük kız kardeşini görmekti.

Jennie bir şey demeden evine döndüğünde, Daphne de içeriye, sevgilisinin yanına döndü. Neşeyle elindeki defteri salladı. "Tarif defterin piyasaya çıktı."

Lisa izlediği diziden bakışlarını alıp deftere döndü. Daphne ona Jennie'nin taşınacağını söylememişti. Kaküllü kız Jennie'nin neden aylar sonra defteri geri getirdiğini anlayamadığı için kaşları çatıldı. "Nereden çıktı şimdi?"

Daphne kapı çaldığında kalktığı yerine oturdu ve gözlerini diziye verip cevapladı. "Koliler doldururken eşyaların arasında bulmuş."

Lisa hala anlamamıştı. "Jennie taşınıyor mu?"

Daphne ensesindeki saçlarla oynarken mırıldandı. "Hmhm..."

...

Jennie gece 4'e kadar kolilerini doldurmuştu. Şimdi ise her şey hazırdı, sabah taşımacılar gelecek ve onu, okuluna daha yakın olan yeni evine götüreceklerdi.

Genç kız son koliyi de bantlamayı bitirdiğinde, derin bir "oh" çekti ve ellerini silkeledi. "Tek başına yapmak zor olmalı."

Kaküllü kızın sesini duymayı beklemediği için korkuyla sıçradı ve hızlıca arkasına dönüp ona baktı. "Burada napıyorsun?"

Lisa ona doğru bir adım atıp, hiç bir çarşaf getirilmemiş yatağa baktı ve elindeki örtüleri uzattı. "Taşınacağını yeni öğrendim, her şey kolilerdedir diye çarşaf getirdim."

Jennie hiç bir ifade sezilmeyen sesiyle konuştu. "Nasıl olduğuma önem verseydin bilirdin. Senden bir şey istemiyorum."

Lisa yutkundu. "Daphne bana söylemedi."

Jennie hissettiği çekime karşı gardını indirmemeye çalıştı. "Evimi biliyorsun."

Lisa ona doğru bir adım attı. "Jennie..."

Jennie geriledi. Sesini ayarlamak istese de, hafif yükselmişti. "Ne var?" Gözlerinin dolmasını engelleyememişti. "Yaklaşma bana, canım yanıyor."

Lisa dinlemedi, ona doğru bir adım daha attı. "Bizi görmüş, beni tehdit etti."

Jennie artık bağırıyordu. "Bu neyi değiştirdi? Beni delirttin! Nasıl ya, nasıl bana ait olduğunu hissedebilirim?!"

Lisa ona doğru ilerlemeye devam ederken kız da bağırmaya devam ediyordu. "Nasıl yalnızlığı değil seni isteyebilirim?!"

Genç kızın dağınık topuz yaptığı saçları, sinirle yaptığı hareketlerle daha da dağılmıştı, Lisa onun ellerini tuttu ve fısıldadı. "Sakin ol."

Kibar sesli ikazına karşı, çoktan kontrolünü kaybetmiş genç kızın gardı da düşmüş ve bağırmayı bırakmıştı. Ama bunun için genç kalmıştı, apartmanda uyanması gerekenler uyanmıştı. Jennie ise artık deli gibi ağlıyordu. "Bana ne oluyor? Hasta mıyım? Nasıl bu kadar yoğun hissedebilirim?"

Lisa kıza biraz daha yaklaşıp sıkı sıkı tuttuğu minik ellerindeki ellerini gevşetti. Burnunu kızın burnuna sürttü ve konuştu. "Hasta değilsin, hislerimiz aynı."

Jennie yorgun hıçkırıklarıyla başını kaküllü kızın omzuna yasladı ve boynuna yaklaşıp kokusunu içine çekti. Lisa kızın kulağına fısıldadı. "Gitme."

...

nemesis || jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin