İKİNCİ PERDE

376 42 23
                                    

...

Jennie çaresizce baktı olduğu uçurumun ucundan etrafa. 

Gözyaşları aylardır olduğu gibi asla dinmek bilmiyordu. Ara sıra onları dizginleyebiliyor, hıçkırarak ağlamanın önüne geçebiliyordu. Ama şimdi yapamamıştı, dudaklarından kaçan hıçkırıkla, uçurumun kenarında dizleri üzerine düştü. Gözlerine yine o an geldi.

"Ayılmanıza sevindik, hastaneye gidiyoruz. Durumunuz iyi merak etmeyin."

Jennie ayılır ayılmaz sevgilisini sayıkladı. "Lili..."

Hemşire onu anlamamıştı, ona iyi olacağına dair bir şeyler daha söyledi.

Jennie bu sefer daha anlaşılır, tok bir sesle konuştu. "Sevgilimi de kurtardınız mı?"

Görevli yine anlamadı, bir kafa karışıklığı yaşadığını düşündü. "Efendim içerde tek kalan sizdiniz, eminim sevgiliniz de hastaneye götürülnüştür."

Jennie başını olumsuz anlamda salladı. "Hayır, ben Lisa' da çıkardım."

Karşı taraf itiraz etti. "Hayır efendim, başka kimse yoktu."

Jennie sedyede doğruldu. "Oradaydı, biri onu aldı." Hızlıca ayaklandı ve kapıya yöneldi. "Geri dönün onu alacağım."

Görevli hafifçe omzuna dokundu. "Olay yerindeki herkes hastaneye kaldırıldı ve sizden sonra kimse çıkmadı, eminim sevgiliniz de hastanededir."

Jennie omzundaki eli sertçe ittirip kapıyı açmayı denedi. "Benle çıktı, ben çıkardım diyorum anlamıyor musun?"

Görevliyle birbirlerine itiraz ettikleri kısa bir kavgadan sonra, Jennie sinirden ağlıyor, bağırıyordu.

Onu zaptetmek için bir kaç görevli daha gelip onu çekiştirdiğinde, dik duramayıp dizleri üzerine düştü. Deli gibi bağırarak kapıyı tekmeledi.

İçindeki acı dinmek bilmiyordu ve kalbinin sızlaması, ona düşünmek için zaman vermiyordu. 

Bütün düşünceleri, acı tarafından hapsedilmişti. Hiç bir şeyin anlamı kalmamış, hevesle yaptığı hayat planları midesini bulandırır olmuştu. Hayat arkadaşı olmadan nasıl hayata dair plan yapsaydı ki. Yuvası olmadan, güvensizken nasıl plan yapsaydı, nasıl tüm dünya kocaman gelmeseydi ona. Nasıl korkmayacaktı her şeyden, insan edebi yalnızlıktan nasıl korkmayacaktı. Ona ait bir parçasını kaybetmişken nasıl yaşayacaktı...

Hıçkırıkları rüzgar sesi ile karışırken, araya bir ses daha eklendi. "Anlat bana."

Jennie arkasını döndüğünde, tanımadığı bir kadın karşısındaydı.

...

Jennie gözlerini halıdan almadan anlatırken, karşısında oturan uzun sarı saçları olan kadının gözleri ondaydı. 

Jennie'nin aksine boyu uzundu. Yüz hatları keskin, gözleri simsiyahtı. 

Ve simsiyah gözlerini genç kıza dikmiş onu dikkatle dinlerken, Jennie ondan korkmuş da olsa garip bir şekilde ona kolaylıkla ısınmıştı. 

Yüzünü tanıdığına emindi. Bu kadın ona bir yerden tanıdık geliyordu. 

Hiç bilmediği bir eve getirilmişti ve karşısında oturan kadın ona, anlatmaya devam etmesini söyleyen bakışlar atıyordu.

Anlattı. Sevgilisine dair hiç bir detayı atlamadan, her güzel uzuvunu aşık , bir yandan da onu kaybetmenin hüznü okunan sesiyle anlattı.

Tanımadığı kadının bakışları hala gözlerindeydi. Jennie onun gözlerine uzun süre bakamıyor olsa da kadın pek onun gibi değildi.

Simsiyah gözleri ve buz gibi bakışlarına dayanamayan genç kız, konuşmaya devam etmeden önce ekledi. "O gün, ilk kez yakınlaşmıştık." Yutkundu. "Sonra her şey birden oluverdi."

...

"Deliye dönmüştüm..." Jennie karşısındaki kadınla konuşmaya devam ederken, bir süre durdu ve o zaman hissettiklerini hatırlamaya çalıştı. "Kıskanmış ve başka biri olmayı dilemiştim."  Uzun geçen bir kaç saniye düşündü. "Ama öfkelenmedim." Kafasını kaldırdı ve kadına baktı. "Sevgilime bir kez olsun öfke beslemedim."

Anlatmak giderek daha da acılı geliyordu genç kıza. Sevgilisini daha çok özlüyor, daha çok ağlıyor, güvensizlik hissi çoğalıyordu. Ağlaması her sakinleştiğinde, günlerdir tanımadığı bir kadının evinde, uyuyakalana kadar ona başından geçenleri anlattığını hatırlıyordu ve kendine aptal olduğunu bağırmak istiyordu.

Karşısındaki kadın, Jennie'nin duygusal hallerini ve karşısında acı çekişini pek umursamadı ve derin bir nefes alarak arkasına yaslandı. "Daphne nasıl öğrendi?"

Jennie buruk bir şekilde gülümsedi. "Deli olduğumu mu? Sevgilisiyle yattığımı mı?" Kardeşini hiç bir zaman haklı bulmasa da, ortada belirli gerçekler olduğunu kabullenmişti. Yine de Lisa ile aşklarını, Daphne'ye yaptıkları zalimliğin gerekçesi olarak görmeyi bırakamamıştı.

"O günkü kahvaltıdan sonra, ne ben onlara gittim, ne de Daphne beni aradı. Bir ay geçti. Lisa ile aynı evde geçirdiği bir ayda, her şeyin normale döndüğünü zannetti. Bende söylemem gerekenleri, aklımdan geçenleri erteledim. Berbat haldeydim. Ve gitmek istedim." Yutkundu. "Beni engelledi."

Gözleri yine doldu. "Ama şimdi de o yok." Gözlerini kadına çevirdi. "Her an benimle oldu ve şimdi yok."

Kadın yine umursamadı. "Sonra bir şey yaşanmadı mı?"

Jennie biraz düşündü. "Bir kaç ay Daphne hiç yoktu. Sonra bir gün..." O sabahı hatırlamak yine tüylerini diken diken etti. "Biri bana saldırdı, tenime bıçakla bir şey kazıdı. Gözlerimi açtığımda Daphne yan odada hayatımızdaydı." O günden önceki tatlı anları hatırlayarak iç çekti. "Kaçırılmış, kaçmış falan. Ucuz bir kaç yalan söyledi, babam zaten inanmaya hazırdı, şansına polis de pek zorlamadı. Bir süre görüştük, sonra Lisa ile tartıştılar." Elinin tersiyle gözünden akan yaşı sildi, bu kısım onu ağlatmaktan çok, deli gibi öfkelendiriyordu. "Lisa'yı istemiş..." Gözleri hırsla parladı. "Tartışmaları arasında, Lisa'ya itiraf etmiş. Kaçırılmadığını, saklandığını ve aylar boyunca peşimize birilerini takıp bizi izlediğini söylemiş." Ve sıradaki cümle onu daha da sinirlendirdi. "Lisa beni aradı, bir kaç saat içinde ülkeyi terk ettik. Yeni bir hayata başlamaya çalıştık ama hiç bir şeyi bilmediğim, kimsesiz olduğum bu aptal ülke benden her şeyimi çaldı." Sinirle güldü. "Tanrı aşkına, seni tanımıyorum bile. Bana yardım edemezsin, acımı dinderemezsin, bana kalıcak bir yer vermek dışında bir şey yapmıyorsun. Neden yaptığını bilmiyorum ama bırak gideyim, gerçekten umut dolu sözlere, yaşam motivasyonuna ihtiyacım yok, izin ver dünyadan siktirip gideyim."

Kız sakin tavırla kahvesinden bir yudum aldı. "Senin için yapabileceğim tek şey Daphne'nin yerini söylemek, sonra istersen yine uçurumuna gidebilirsin."

...

NASILDI NASILDI

nemesis || jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin