NEMESIS

223 21 12
                                    

...

"S- sevgilim! Hazır mısın?"

Gülerek hazırlıyordu valizini kızıl saçlı kız. Ama üzerindeki korkulu telaşı görmemek imkansızdı. Sesi titriyor, bulduğu her eşyayı valize tıkıyordu. 

Bir şekilde doktorlarla konuşmuş, sevgilisinin erken taburcu olmasını istemişti. Doktorlar ona sevgilisinin iyi bakılmazsa ölebileceğini, bunun çok riskli olduğunu söylüyordu ama Daphne zamanının giderek tükendiğinin ve kardeşinin yaklaştığının farkındaydı. Doktorlara, asıl gitmezlerse Daisy'nin öleceğini söylemek istedi. Yardım dilenmek istedi bağıra çağıra. Napardı sevgilisi olmadan, nasıl yaşardı onun güzel gülüşleri olmadan... Yaşardı muhtemelen, ama tıpkı Daisy hayatına girmeden önceki gibi, mutsuz ve kinli, katil olmasına rağmen öfkesi dinmemiş insan olurdu. Olduğu insanı Daisy'e borçluydu ve normalde, eğer başkasına borçlu olsa bundan nefret ederdi. Ama söz konusu aşık olduğu kızsa, sadece olduğu kişiyi borçlu olmak değil her şeyini ona vermeyi ve kölesi olmayı bile kabul ederdi. 

Daisy onun panik halinden korkmuş, bir şeyler olduğunu fark etse de susarak, daha hızlı valizini hazırlamıştı. 

Hazırlandılar. Muhtemelen çok şey unutuldu, çok şey bilerek bırakıldı. Çünkü Daphne ne kadar ısrar ederse etsin, Daisy bütün eşyalarını almayı reddetti. "Sanki temelli gidiyoruz, napacağız bu kadar eşyayı!" Diye sitem etmişti, muhtemelen kendisinin çok uzun süre buraya dönmeyeceğini bilmeyerek. Evet, bunu da planlamıştı kızıl saçlı kız, eğer eşya veya özel bir ziyaret gerekirse ne yapıp edip kendisi gelecek ve sevgilisini göndermeyecekti. Bunun için elinden geleni yapacaktı. 

Hızlıca yerleştirildi eşyalar bagaja. Tatile çıkmadan önce bagajın önünde çekilen şirin fotoğraflar falan yoktu, Daisy ne zaman onları yavaşlatıcak ama bir o kadar da eğlenecekleri şeyler sunsa, Daphne daha da süratli gidiyordu. 

O uçurumu bir an önce geçmek istedi. Biliyordu, yollarının üzerindeki o uçurumu sağ salim geçebilirlerse çok daha kolay olacaktı. 

Dasiy radyoya uzandı. "Bari bir şeyler dinleyelim, ben çok seviyorum böyle çayır yollarında müzik dinlemeyi." 

Ama radyo çekmedi. Küçük kız huysuz huysuz kıpırdandı. Çok sıkılmıştı. Bu normalde olan bir şey değildi, Daphne ile her bir araya gelişinde çok akıcı bir sohbetleri olurdu. En sonunda bıkkınlıkla iç çekti ve konuştu. "Bana ne zaman anlatacaksın bu hallerini? Daphne ne oluyor? Umarım geçerli bir açıklaması-"

Kızıl saçlı kızın çalan telefonu kesti sözünü. Daphne önce açmamaya karar verdi, sevgilisinin gönlünü almak için bu konuşma yarım kalmasın istiyordu ama korumalardan biri arıyordu. Açtı ve hoparlöre aldı. "Alo?" 

Daisy'nin önce kaşları çatıldı ama sonrasında, ne olduğunu anlayabilmek için bir işaret olarak aldı telefondakini dinlemeyi. Kalın sesli adam endişeli konuşuyordu. "Efendim, sizi takip ediyorlar, arabaları yine uçurum yoluna saptı. Yolunuzu kesecekler, bir yerde durun."

Kızıl saçlı kız korkuyla, birkaç saniyeliğine kaybetti direksiyon hakimiyetini. Hızlıca toparladı ve gaza basabildiği kadar bastı. Bu sırada o kadar gözü dönmüştü ki, yan koltuktaki sevgilisinin korku dolu mırıltılarını sakinleştiremedi ve bu ortamı daha da telaşlı, ele ayağa dolanan bir hale getirdi. 

"Ne oluyor Daph? Kimden kaçıyoruz?" 

Daphne derin derin nefesler alarak, gördüğü ilk mola yerine girdi. Eski püskü, muhtemelen hiç bir yeri açık olmayan yerde, yalnız olmaları ikisini de biraz mutlu etmişti. Daisy elini sevgilisini omzuna koydu ve yanlarına aldıkları su şişelerinden birini açıp ona uzattı. "İyi misin? Tamam, buradayım sakin ol." Kızıl saçlı kız onun diğer elini tuttu ve sıkabildiği kadar sıkarak içti verdiği suyu. Nefeslerini düzene soktuktan sonra kendine çekti küçük kızı. Alnını alnına yasladı ve öptü yüzünü küçük küçük. "Asla izin vermeyeceğim sana zarar gelmesine." Daisy ona sarılabildiği kadar sıkı sarıldı. Farkındaydı Daphne'nin kalp atışlarının onun yanındayken nasıl sakin ve güvenli bir ritimde olduğunun, o yüzden sımsıkı sardı onu. 

Bir süre kaldılar öyle. Ara sıra mırıldandı küçük kız. "Hep buradayım.", "Korkma iyi olacağız.", "Buradayım" Diyerek sakinleştirdi sevgilisini. 

Bir süre sonra Daisy geri çekildi ve sevgilisini koltuğunu geriye yatırdı. Daphne başını koltuğun kafa koymak için olan yumuşak yastığına bıraktı. Küçük kız saçlarıyla oynuyor, ona güzel şeyler fısıldamaya devam ediyordu. 

Uyuyakaldı kızıl saçlı kız. Bütün gecenin uyanık endişesi çöktü üzerine. Daisy bir süre orada durup izledi onu, sonra kalkıp tuvalete gitmek istedi. 

O kadar gerilmişti, o kadar anlamamıştı ki yaşananları... Tek istediği deli gibi aşık olduğu kızın iyi olması oldu bir süre sonra. Nefret ediyordu onu üzün görmekten, sürekli yanında olduğunu söylüyordu ama o her kötü olduğunda kendisinin de içi sızlıyor ve acının verdiği hisle yalnız kalmak istiyordu. Tutamıyordu kendini, dayanamıyordu ona. 

Tuvalete gitti, eline ve yüzüne su çarptı, güzelce derin derin nefesler aldı. 

Ve kapı üzerine kilitlendi. 

...

nemesis || jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin