'Güç erkeğe güzellik kadına verilmiştir. Ama her güç elbet bir güzelliğe yenilir.'
Oscar Wilde
"
"Naptın sen?"
Telefonu cebine koyup gülerek cevap verdi.
"Ben bana yapılanın hesabını sordum rapunzel."
"Sen ne yaptın Eser?
"Söyledim ya."
Olduğum yerde elim ve ayağımdakileri çözecekmiş gibi çırpınmaya başladım.
"Senin Allah belanı versin! Çöz beni! Senin ölümün benin elimden olacak çöz!"
"Hay hay! Çözeyim."
Elimi ayağımı çözer çözmez iki yakasına yapışıp göğsüne gücüm yettiği kadar yumruk atmaya başladım.
"Neden yaptın! Neden!"
İki kolumu sertçe kavrayıp beni durdurdu. Bitmiştim ben, hayatım tamamen bitmişti. Göz yaşlarım tek tek dökülürken o hala karşımda gülüyordu.
"Babanı bu hale getirmeme sebep olan kişi için neden bu kadar ağlıyorsun?"
"Senin yüzünden! O kimseyi öldürmedi! Asıl katil sensin! Duydun mu beni sensin!"
"Ben mi? Ben mi!"
Gözü dönmüş gibi beni doğrultup yüzüme attığı tokatla yere düştüm. Yüreğimdeki acıdan yanağımdaki sızıyı hissedemiyordum. Saçlarım yüzüme düşmüş başım yere bakarken kulaklarım sadece kalp ritmimi duymaya başlamıştı.
Kolumdan tekrar tutup beni ayağa kaldırarak sarsmaya başladı.
"Ben ne yaptıysam senin için yaptım lan! Asıl her şeyin suçlusu sensin lan sen! Seni sevdiğim için bunlar başıma geldi!"
Kolumu elinden kurtarıp dengemi sağladım. Delirmişti, o artık eski Eser değildi. Saçımın teli kopsa dünyayı yakacak adam şimdi bana vurmuştu.
"Ben mi sana beni sev dedim! Ben mi bana aşık ol benim için bunları yap dedim! Sevmeseydin! Aşık olmasaydın! Bak senin sevgin bana ne kadar zarar verdi! Yüzümdeki yaraları ve yanağımdaki parmak izlerine bak!"
Hırsla soluyarak tam karşımda durdu. Tekrar vuracak diye ödüm kopuyordu. Yüzüme çarpan nefesi düzene girdiğinde vurduğu yanağımı okşayarak sertçe yutkundu.
"Özür dilerim... Ben çok özür dilerim gözüm döndü."
Eline vurup bir adım geriye attım. Karşımdaki adam sadece babamı ölüme bırakmamıştı sevdiğim adamı da öldürmüştü. Başımı olumsuz anlamda sallayarak etrafıma bakındım.
"Sen sadece onu öldürmedin! Duydun mu beni!"
Çığlık çığlığa göz yaşlarıyla üstüne doğru yürüyerek kalbime vurmaya başladım.
"Beni de öldürdün! Beni!"
"Bu kadar mı sevdin o kansızı?"
"Ben onun için canımı bile verirdim! Sen az önce benim kalbimi söktün! Bende senin kalbini sökeceğim!"
"Kalbimi mi? O adam için mi? Sen varya hayatımda gördüğüm en sürtük insansın. Sevilmeyi hak etmeyen şımarık babasının prensesi acı ne demek bilmeyen bencil bir sürtüksün!"
Tüm gücümle tokat attım. Ben artık ne babamın prensesiydim ne de sevdiğim adamın güzeli ben artık ölü biriydim.
"Babanın seni neden sevmediğini daha iyi anladım. Sen gerçekten yüz karasısın Eser Kaya."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PANZEHİR
Teen FictionTesadüflerin oyuncağı olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı? ~Sabahattin Ali~ ~02.02.2021~