'Ne zor şey insanın hissettiklerini söyleyememesi.'
Ahmet Batman
Elimdeki silahı gören kaçarken doktorlar koşar adımlarla o kansızı götürdüler. Serkan Kaya tam karşımda durunca silahımı anlına dayadım.
"Hepinizin tek tek soyunu çürüteceğim lan! Ona bunu yapan piçin kanından olan herkesi öldüreceğim!"
Karşımda cevap vermeden kızarmış gözleriyle beni izlemeye devam etti. Anlımdaki damarların belirgenleştiğini hissedebiliyordum.
"O bu hastanede hiç bir şekilde tedavi görmeyecek! Şeref!"
Adamım koşarak yanıma geldiğinde elimdeki silahı bırakmadan gür sesimle bağırmaya devam ettim.
"Topla bir kaç adamı o kansız orospu çocuğunu atsınlar bu hastaneden!"
Silahımın önüne Sahra geçip babasını geriye doğru itti. Ağlamaktan gözleri şişmiş hıçkırıkları ağzından dökülürken çığlık çığlığa bağırmaya başladı.
"Atsalar ne olacak! Öldü o Ulaş Çakırcı! Abim öldü! Gönül rahatlığıyla nefes alabilirsin!"
Elimdeki silahı çekip yere fırlattığında öfkeden soluyarak onu dinlemeye devam ettim.
"Adam öldürmek o kadar kolay mı! Sen ölmeyi bayılmak mı sanıyorsun! Abimi bu hastanede tutsan da atsan da aynı sonuca ulaşacak! Adam asıp kesme olaylarına gireceksen ilk beni öldür! Çünkü bu hayatta bana tek destek olan bana tek değer veren insan öldü!"
Kendimi tutamayıp kızın üstüne atlayacakken Atlas önüme geçerek beni tuttu. Öfkemi alamayıp işaret parmağımı sallayarak ciğerim sökülürmüşçesine bağırdım.
"Andım olsun ki onu mezarından hortlatıp tekrar öldüreceğim!"
"Ulaş sakin ol gel gidelim."
Atlas sakinliğini korumaya çalışarak beni ileriye kadar götürüp Sahra'ya tekrar döndü.
"Bu iş o şerefsizin ölümüyle bitmedi. Savaşı senin o koruduğun abin başlattı ben bitireceğim sen rahat ol."
Hala o piçin arkasında durarak öfkeyle bize bakıyordu. Atlas omzuma vurarak oturmamı işaret ettiğinde ameliyathanenin kapısı açıldı. Ardından beynimden kurşun yemiş gibi hissettiren o ses kulaklarıma doldu.
"Hasta kan kaybı yaşıyor! AB Rh pozitif kanı olan biri var mı aranızda!"
Benim kanım A Rh negatifti. Adamlarımdan biri hemen öne atlayarak hemşireyi durdurdu.
"Benin kanımla uyuşuyor."
"Tamam! Alın kanını o zaman beklemeyin!"
Çaresiz sesimle hemşireye bağırdım. Adamın peşinden koşar adımlarla giderken başım deli gibi dönmeye başladı. O kadar çok bağırmış ve şiddetli hareket etmiştim ki ensemdeki soğuk terler yüzümün yanmasına sebep olurken hızlı hızlı nefes alarak duvardan tutundum.
Ölemezsin Emel... Bırakamazsın beni... Bu çok bencilce olur... Yaptıklarımdan sonra benin ölmem gerekirken sen ölemezsin...
"Ulaş!"
Atlas'ın sesiyle birlikte bedenim yere sert biçimde düştü. Gözlerimi kapatmamak için her ne kadar dirensem de bedenim benimle savaşarak kapatmıştı gözlerimi...
....
Bir elimden küçük kız çocuğu tutarken diğer elimden oğlan çocuğu tutuyordu. İkisi de gülerek elindeli papatyaların yapraklarını sayarken arkamdan seslenen aşık olduğum kadının sesi kulaklarıma doldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PANZEHİR
JugendliteraturTesadüflerin oyuncağı olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı? ~Sabahattin Ali~ ~02.02.2021~