4.Bölüm: Yağmurlar kaldı kirpik uçlarımda. Kanatlarında yıldızların gölgesi zihnin karanlık. Ellerinde bir parça hayal kırıklığı, bak onlar amacına ulaştı...
"Ahenk Gölge."
Derin bir nefes alıp cümlelerini dikkatle dinledim.
"Bana tam şuan kurduğun bir cümle söyler misin?"
Beklemediğim bir soruyu önce şaşkınlıklı karşılayıp sonra ne cevap vereceğimi düşündüm. Cidden başka soru sorsaydı her şey daha iyi olabilirdi. Bakışlarımı yere sabitleyip derin nefeslerimle daha önce yazdığım cümleleri düşündüm. Sonra tekrar sesi duyuldu.
"Yeni kur dedim Ahenk. Hatırlamaya çalışma."
Olmayacağını anladığımda bakışlarımı sınıfın içerisinde gezdirdim. Denesem yapabilirdim, ama deneyip yapamamak beni bu sınıfın ortasında kırılan hevesle bırakacaktı. Korkmak belki de acımı değil, pişmanlığımı gizleyecekti. Başımı kaldırıp düşünürken zihnime yerleşen cümleyi dudaklarımın arasından gönderdim. Sonunu bile düşünmeden kendimi sokacağım durumdun haberdar olmadan.
"Korkmak belki de acımı değil, pişmanlığımı gizleyecekti."
Sesim olabildiğince kısık çıkarken elimde titreyen telefonu kenarından basılı tutarak kapattım. Sonra önüme dönüp bunu neden söylediğimi düşündüm. Kendimi biraz boşlukta ve yalnız hissederken birinin sesini duydum. Bana karşılık mı vermişti? Yoksa dikkati üzerimden almak için mi yapmıştı? Bakışlarım ona doğru kayarken dudaklarından çıkan cümleyi zihnimde birkaç kez tekrar etme gereksinimi duydum.
"Belki de şimdi çektiğin korku, ilerideki pişmanlığını gizleyecekti."
Aynı cümleden farklı anlamlar çıkabiliyorsak bunu devam ettirebileceğimizden emindim.
"Korkumu zihnime gizleyip karanlıkta bıraktım pişmanlıklarımı."
Devam edeceğinden emin olarak arkama yaslandım. Artık biraz daha sakin, biraz daha iyi hissediyordum. Ve sanki damarlarımdan akan kan gibi zihnimde tekrarlayan cümlelerin sonu yokmuş gibi dudaklarımdan dökülmeye çalışmalarına şaşırmıştım. Ben bazen kontrol altında olduğunu sandığım zihnimdi gerçekleşen cümleleri hayretle izliyordum. Bekleyişimden saniyeler sonra karşılık geldi.
"Zihninde varsa karanlık, hep çekiyorsundur acıyı. Ben karanlıkta gülen pişmanlığa gerçekler diyemem."
Derin bir nefes alıp karşılık vereceğim sırada hocanın sorusu benden önce davrandı.
"Peki sen adını bize söylemek ister misin?"
Kaşlarını kaldırdı. Keskin çene yapısı biraz daha gözler önünde çıkarırken bakışlarımı ona yönelttim. Sonra dudaklarını ıslatıp karşılık verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİSSEDEBİLİRSİN YAĞMURLARI
ChickLit'Hayatımda gördüğüm sayılı ışıklardansın aslında. Yıldız kadar küçük, güneş kadar parlaksın. Bırak arkandan gelenler de seni anımsamak için gökyüzüne doğru baksın.' __________________________ İçinde bulunduğum durumu anlamak için dokunmalısın satırl...