5.BÖLÜM: Bir denize düşen yıldızlar, rüzgarın buğultusuna karışır. Gördüğün her renk gökyüzüyle barışır...Eve girdiğimde saatin beş olmasıyla kimsenin olmadığını anladım. Çantamı kenara koyup odama ilerledim. Üzerimdeki ceketi çıkardıktan sonra boy aynasına geçip kendime baktım. Bugün biraz beni sıksa da iyi geçmişti. Kendime nasıl geleceğimi düşünemeden bildirim sesi gelen telefonumu elime alıp yatağa oturdum. Cidden karşılık vermiş olduğuna inanamıyordum. Bu kadar konuşmak beni şaşırtmıştı. Onun ilk başlarda biraz egolu olduğunu düşünmüştüm. Hala bu görüşüm tamamen bitmese de biraz olsun azalmıştı. Sırtımı yatağın başlığına dayayıp mesajlara girdim.
"Göktuğ'dan gelen bir yeni mesaj...
"Zaferi kutlamak için biraz erken olduğunu unutursan belki de mücadele etmeyi bırakırsın."
Haklı olabilirdi. Ve ben ona cevap vermek için sabırsızlansam da biraz beklemek istedim. Çünkü bana uzun süre sonra yazmıştı ve ben aniden ona yazarsam farklı düşünebilirdi. Bu görüşü aklımda tutmak istemeyerek doğruldum. Mutfağa ilerleyip kahve yapmak için su koydum. Sonra kahveyi bardağa döküp suyu da ekledim. Artık yazabileceğimi düşünürken mesaj yerine girerek parmaklarımdan düşünmeden birkaç kelime çıkardım.
"Bazen farklı olabilir, inan bana her düşünce bir değildir."
Gönderdikten sonra kahve bardağımda beraber mutfaktaki masaya oturdum. O sırada üstten gelen bildirimlere baktım.
Ayda Nur Bulucu size bir mesaj göndermek istiyor...
Reddetmeyi çok isterdim ama yarın okulda onu görmek ve bana sıralayacağı sorulara cevap vermek kolay olmayacaktı. Mesajı girmeden okuduktan sonra tepki bile veremedim. O kadar anlamsız gelmişti.
"Ahenk."
"Çevrimiçi görünüyorsun."
"Kiminle konuşuyorsun?"
Sanırım bazı şeylerden şüphe ediyordu. Ama sırf o mutlu olsun diye yalan söylemek de bana yakışmazdı. Eğer gerçekten bu soruyu sorma cesareti varsa cevabını aldığında da üzülmeyecekti. Mesaj sayfasına girip yazmaya başladım.
"Göktuğ'la konuşuyordum."
Anında gelen cevap beni sinirlendirmeye çalışan bir kızın cümleleriydi.
"Yanımda şuan. Galiba sonra yazar sana."
Gerçekten umurumda olduğunu düşünüyordu. Kahvemden bir yudum alıp yazmaya başladım.
"Arkadaşsınız sonuçta. Yanında olması doğal."
Gönderdikten sonra Göktuğ'un sayfasına girip haddim olmayan bir şekilde nerede olduğunu sordum. Yaklaşık iki dakika sonra hatamı anlayıp sildim. Ama aniden sayfaya girmesi bir an olsa da telefonu masaya bırakmamı sağlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİSSEDEBİLİRSİN YAĞMURLARI
Chick-Lit'Hayatımda gördüğüm sayılı ışıklardansın aslında. Yıldız kadar küçük, güneş kadar parlaksın. Bırak arkandan gelenler de seni anımsamak için gökyüzüne doğru baksın.' __________________________ İçinde bulunduğum durumu anlamak için dokunmalısın satırl...