18.Bölüm: "Eskisi gibi izliyorum ayı. Yıldızların en parlak olanında arıyorum karanlığı. Bu yolun en güzel yanı, kalbine değen parmaklarımın ritme ortak olması..."
Merdivenden inip Göktuğ'un yanına ilerledim. O sırada Asrın yavaş adımlarla odasına geçmişti. Ben de masanın üzerine bıraktığım gülü aldım. Bu gece tıpkı dün olduğu gibi yine geniş koltukta uyuyacağımı fark ettiğimde koltuğa doğru ilerledim. Aslına bakılırsa yatak kadar rahattı. Elimdeki gülü koltuğun baş kısmına koyduktan sonra yavaşça uzandım. Üzerime yumuşak battaniyeyi iyice çekip elimi yastığın altına koyarak parmaklarımın biraz da olsa ısınmasını sağladım.
Göktuğ hala olduğu yerde duruyor ve tahminen beni izliyordu. Bense korktuğum karanlıkta kapanacak olan ışıkları düşünüyordum. İlk defa yalnız kalmaktan istemiyordum. Karanlığı göz kapaklarımdan başka bir yerde bulmak beni artık ürkütüyordu.
Sonra zihnim kendi alanında bir cümle kurdu ve ben bu gerçeği dolu gözlerimle anladım.
"Geceden ilham alan kızın korkusu olmuş karanlık. Yıldızlarla beraber unuttun sen ayı."
Elimi kalbime doğru götürüp derin bir nefes aldım. O sırada Göktuğ ışıkları kapattı. Sonra yavaş adımlarla yanıma gelip karşı koltuğa uzandı.
Ortama yayılan karanlık odaya vuran küçük ışıklarla biraz da olsa aydınlanıyordu. Ve ben burada her şeyin başladığı o ana götürmeden edemiyorum.
"İyi geceler."
"İyi geceler Ahenk."
İçimden bütün gece burada mı olacak sorusu geçerken ona baktım. Üzerine battaniye almamıştı. Kazağı çok kalın değildi, şimdiden üşümeye başlamış olması gerekiyordu.
"Üşürsün, üzerine bir şey al."
"Üşürsem alırım."
Hafifçe gülümseyip sırt üstü döndüm. Gözlerim kapandığında kendimi hayallerin gerçekmiş
gibi belirdiği rüyaların arasında buldum.
Kurumuş dudaklarım, zorla açılan göz kapaklarımla beraber Asrın'ın sesine direniş gösterdik. Üzerimdeki battaniyeyi başıma kadar çekip gözlerimi yarı karanlık ortamda aralayabilirdim. Bugün geri dönüyorduk, kimsenin haberi olmayan bu yerde sanki bütün dünyadan uzak yaşıyormuşuz gibi hissediyordum. En güzel çiçekler bizim kapımızın önünde açıyor, yağmur sadece çatımızda tıkırtı çıkarırken melodisi bilinmeyen şarkı bizim için yazılıyor. Bütün zihnim böyle kelimeleri toplayarak cümleler oluştururken gerçekliğe dönmem gerektiğini biliyordum. Ama bıraksalar saatlerde kendime yeni senaryolar yazabildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİSSEDEBİLİRSİN YAĞMURLARI
Chick-Lit'Hayatımda gördüğüm sayılı ışıklardansın aslında. Yıldız kadar küçük, güneş kadar parlaksın. Bırak arkandan gelenler de seni anımsamak için gökyüzüne doğru baksın.' __________________________ İçinde bulunduğum durumu anlamak için dokunmalısın satırl...