İstanbul Beyefendisi /Yarı Texting

İST. B/24

@azraakınadabakın: Boncuk gözlüm Burçin'e çay almayı unuttun.

Cebinden telefonunun çıkardı ve birkaç saniye sonra mesajım görüldü oldu.

@yigitorhan: Eyvallah.

Gözleri telefondan kalkacaktı şimdi, ya etrafa bakacaktı ya direk bana. Benden şüphelendiği ihtimali daha yüksek ihtimalken bana bakacağını biliyordum ve hemen anasayfa ilk karşıma çıkan saçma bir videoyu yanında oturan deryaya gösterdim.

"Şuna baksana nasıl komik."

Ben sahte kahkahamı atarken deryada gülmüştü ve videonun gerçekten komik olmasıyla hayattaki bütün şansımı burada kullandığım için evrene teşekkür ettim.

Yiğit masaya geldiğinde elindeki çayı Burçin'in önüne bıraktı. Vişne suyumdan höpürdeterek bir yudum aldım ve karşıma oturan yiğite baktım.

Oda bana bakıp göz kırptığında gülümsedim.

Dedi çocuk.

Çayından bir yudum alan Burçin bardağı masaya bıraktı. "Ee gençler napıyoruz?"

Yiğit "Götümüzün üstüne oturuyoruz." Dediğinde ben bile Yiğite göz deviemiştim.

Bu çocuğa ders çalışmak yaramıyordu.

"Çok ucuzsun başkan." Dedi Burçin ve cevap vermesini beklemedi.

"Ne bu sıradanlık oğlum biraz eğlence katalım şu hayata"

"Götünde kurt mu var çocuk senin?" Diye sordu Derya.

Burçin cevap bile vermedi. "Ablamın saplantılığı aşığının hafta sonu yakın bir yerde semineri varmış ve ne tesadüfdür ki elimde iki adet seminer davetiyesi var." Derken cebinden çıkardığı zarfları masanın üzerine bıraktı.

Lacivert gösterişli davetiyenin bir tabesini elime alıp açtığımda gördüğüm isimle gözlerim kocaman oldu.

"Çağrı Karahan?"

Diğer davetiyeyi alıp açtı Derya. "Ablanın saplantılı aşığı Çağrı Karahan mı"

"Oha"

"He o piç" dedi Burçin ve çayının hepsini içti.

Ellerimi çeneme koydum ve davetiyeye baktım. "Keşke benim olsa."

Gözlerimi davetiyeden kaldırdığımda Yiğit'in gözleri üzerimdeydi.

Kaşlarını çattığında dudaklarımı iyice yayıp gülümsedim.

Derya kolumu dürttü ve telefonun ekranından Çağrı Karahan'ın resmini gösterdi. "Kızım bu çocuk taş."

"Ablan buna pas vermiyor mu?" Derken telefonu çevirmiş gözlerine sokuyordu.

Telefonumu çıkartıp google de ismini arattım ve çıkan magazin haberlerine girdim.

"Gecelerin çapkın prensi Çağrı Karahan 35. Yaş gününü kutladı."

Haberi okuduktan sonra gözlerimi devirdim.

"Iyyy yaşlı bu." Dedim

Derya teledonundan başka bir resme bakarken "35 yaşlı mı oluyor İlke?" Diye sordu.

"Selin abla 25 yaşında" dedim.

"Olabilir" dedi.

"Ablam nişanlı adamda evli" diye ekledi Burçin.

Anıl ve Yiğit Çağrı Karahan'a söverken telefonumu kapatıp masanın üzerine bıraktım.

"Plan nedir?"