Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın canlarım. 💖
Şevval Sam/Ander Sevdaluk🎶
♡♡♡
Koca bir ömrü harcamak dedikleri gerçeğin altını seninle çizdim ben...
Oğuz Atay
♡♡♡
İyi okumalar...
16. Bölüm, 'Anlık Gelişen Plan'
≈Sırma'dan≈
Çöp kovasını da elime alıp, terliklerimi ayağıma geçirdim ve evden çıktım. Günlerden pazar, saat 2-3 sularıydı. Trabzon gibi bir yere göre oldukça sıcak, bana göre serin bir havaydı. İstanbul bu zamanlarda ve bu saatlerde oldukça sıcak oluyordu. Bu yüzden hava serin ve ferah geliyordu bana.
Başımı yerden kaldırdığımda, Selma teyzeyi ve Rıza amcayı farkettim. Oldukça şık, güzel bir şekilde giyinmişerdi ve bir yere gidiyor gibi bir halleri vardı. Giyimlerine göre özel bir yerdi ya da özel bir gündü.
"Ay hadi Rıza! Biz gidene kadar, düğün bitecek." Demek düğüne gidiyorlardı. Gerçi, giyimlerinden belliydi özel bir yere gittikleri. Selma teyzenin gözleri beni bulduğunda, gözlerindeki hafif sinir ve telaş kayboldu. Yerini, hafif bir mutluluğa ve parıltıya bıraktı. Onunla göz göze geldiğimde gülümsedim ve selam vermek için adımlarımı hızlandırdım.
Selma teyzenin yanına vardığımda elimdeki çöp kovasını bir süreliğine yere bıraktım.
"Merhaba Selma teyze."
"Merhaba kızım, nasılsın? Ne yapıyorsun?"
"İyiyim, sağ ol Selma teyze. Çöp dökme bahanesiyle bir hava almaya çıkayım dedim. Sen nasılsın, ne yapıyorsun?"
"Bende şükür iyiyim kızım, eski bir komşumuzun düğünü var da oraya gidiyoruz." Umutsuz ve bozulmuş bir şekilde evden yeni çıkan Rıza amcaya baktı.
"Gidebilirsek tabi." Rıza amca, Selma teyzeyi duymuş gibi ona baktı. Başını yan tarafa çevirip, sabır çekti ve yanımıza doğru gelmeye başladı.
"Söylenme herif, söylenme!"
"Tamam hanım, sen haklısın." Selma teyze, 'tabi ben haklıyım' dercesine eşine bakıp, tekrar gülümseyerek bana döndü. Bana döndüğünü ve Selma teyzenin, kendisine bakmadığını farkeden Rıza amca, Selma teyzeyi işaret ederek bana baktı ve gülerek 'deli' dercesine, elini ampul çevirir gibi yaptı. Gülmemek için dudaklarımı birbirime bastırdım ve kendime hakim olduğumda dikkatimi tekrar Selma teyzeye verdim.
Böyle bir ilişkim olmayacaksa, hiç olmasındı.
"Ben arabayı çıkarıyorum, sen de gel o tarafa doğru."
"Tamam tamam, gelirim ben sen git hadi."
"Evden çıkana kadar yakamı bırakmazsın, evden çıkınca da gelmek bilmezsin."
Selma teyze tekrar arkasına dönüp, eşinin ardından ters ters baktı ve tekrar bana döndü.
"Eee? Annen baban, hiç buralara gelmeyi düşünüyor mu?" Yine bir özlem ve hüzün çökmüştü... 'bilmiyorum' dercesine omuz silktim.
"Ben de bilmiyorum ki, geleli çok olmadı sonuçta."
"Hmmm... Böyle iyi ve güzel bir kızı kimlerin yetiştirdiğini merak etmeye başladım. Umarım tanışmak bir gün nasip olur." Mahçup bir şekilde gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Reis'in Çırak'ı ≈Mahalle Klasiği≈
Genç Kurgu"Aşk... Beni, İstanbul'umdan bile vazgeçirecek kadar güzel olmalı." Cevabımdan sonra bir süre gözlerime baktı. Gözlerini çekip, derin bir nefes aldı. "Yaşadığım şehire olan aşkımı bile unutturmalı bana. Onunla olduğum zaman, aşık olduğum koca Trabz...