11. Bölüm: 'Üniversitenin İlk Günü'

6.1K 268 63
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın canlarım. 💖

🎶Ekin Uzunlar/Göze Geldik🎶

♡♡♡

"Baharda kışı, kışında baharı özler insan. Ne uzaksa, onu özler. Kavuşmak şart mı? Boş ver... Bazı şeyler yokken
güzel."

Özdemir Asaf~

♡♡♡

İyi okumalar...

1

1. Bölüm, 'Üniversitenin İlk Günü'

≈Sırma'dan≈

Aynada kendimi dikkatlice süzüp, gayet iyi göründüğüme karar verdim ve çantamı da alıp, odamdan çıktım.

Beyaz kapüşonlu bir sweat, bir kot pantolon ve yine siyah kot ceket giymiştim. Hem rahattım, hem de hoş görünüyordum bence.

Üniversitenin ilk günüydü ve çok heyecanlıydım. Daha ilk dersin başlamasına yaklaşık 2 saat vardı ama, oraya ilk defa tek başıma gideceğim için erken çıkacaktım. Asaf ile gittiğimiz de 35-40 dakikamızı anca almıştı ama bu sefer otobüsle gideceğim için, 1-1,5 saati bulacaktı büyük bir ihtimalle.

Tabi birde gerçekleşmesi ihtimal ama gerçekleşmemesi gereken olasılıklar vardı. Yanlış otobüse binip, cehennemin dibine kadar gitmek ve bilmediğim bu şehirde kaybolmak gibi... Kesinlikle benim başıma gelebilecek bir olaydı.

Kahvaltıyı da orada yapacaktım.

Ama ne yalan söyleyeyim... Her sabah sinirli sinirli hazırlandığım işim için, bu sabah hazırlanmamak tuhaf hissettirmişti. İçimde, hafif bir boşluk hissi oluşmuştu yani. Bugün denizi göremeyecek olmak ve teknede vakit geçiremeyecek olmak tuhaf hissettirmişti. Halbuki toplasan on gün bile gitmemiştim ama çok çabuk alışıp, benimsemiştim. Orayı seviyordum.

Geçenlerde aldığım akbilimi, çantamdan çıkarıp cebime koydum ve spor ayakkabılarımı giydim. Telefonumu ve anahtarımı elime alıp, evden çıktım. Kapıyı da kilitledikten sonra, anahtarı çantama attım ve en yakın otobüs durağına doğru ilerlemeye başladım.

Dün akşam nereden, hangi otobüse binmem ve nerede inmem gerektiğine dikkatlice bakmıştım. Umarım, yanlış bir şey yapmazdım. Böyle durumlarda fazlasıyla panik oluyor ve her şeyi tekrar tekrar kontrol ediyordum. Fakat, buna rağmen yinede bir şeyler yanlış oluyordu bazen. Bu çok sinir bozucu bir durumdu.

Mahalleden tam çıkmıştım ki, önümde aniden duran araba ile birkaç adım geri gittim ve korkuyla baş parmağımı damağıma götürüp, çektim. Bunun Asaf'ın arabası olduğunu farkettiğimde, daha çok sinirlenmiştim. Bilerek yapıyordu. Sırf beni sinir etmek için, bilerek yapıyordu! Sınanıyor muydum Allah'ım ben?

Sinirle arabaya birkaç adım atıp, aramızdaki mesafeyi kapattım ve daha rahat görebilmek için biraz eğildim. Cama tıklatıp, elimle camı indirmesini işaret ettim.

Camı indirip, bana dik dik bakmaya başladığnda, ellerimi belime koyup söylenmeye başladım.

"Ehliyeti kasaptan mı aldın be? Neredeyse, beni eziyordun. Kör müsün?''

"Ama ezilmedin?"

"Ama eziyordun." Göz devirdi.

"Çok konuşma da bin hadi."

Reis'in Çırak'ı ≈Mahalle Klasiği≈Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin