Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın! ♡
🎶Resul Dindar/Hiç🎶
İyi okumalar...
2. Bölüm, 'İş Görüşmesi'
Çalan kapı ile, hızla merdivenlerden indim ve kapının koluna elimi koydum.
"Kim o?"
"Benim, Ece." Duyduğum ses ile kapıyı bekletmeden açtım.
"Günaydın. Hazır mısın?"
"Günaydın, birkaç dakikalık işim vardı. Sen içeri geç, birlikte çıkalım. Olur mu?"
"Olur." Ece'yi içeri aldıktan sonra, hızla odama çıkıp, dolabımın önüne geçtim. Sabah, zaten duş almıştım.
Lacivert kot pantolumu ve beyaz sıfır kollu gömleğimi giyinip, gömleğin uçlarını bağladım. Saçlarımı, örmek istiyordum ama ne yazık ki kendim öremiyordum. Aklıma, Ece'den rica edebileceğim geldiğinde, lastik tokamı alıp, Ece'nin yanına indim.
"Şey, senden bir şey rica edecektim."
"Tabi."
"Saçlarımı örebilir misin? Hala kendi saçımı öremiyorum da." İçten bir şekilde gülümseyip, yana kaydı ve beni eliyle yanına çağırdı.
Yanında açtığı yere oturup, sırtımı ona döndüm ve tokayı eline verdim.
"Balık sırtı ister misin?"
"Çok iyi olur."
Ece bir süre saçlarımla uğraşıp, tokayı saçlarımın ucuna bağladıktan sonra, artık hazırdım.
"Çok teşekkürler. Çantamı da alayım, hemen çıkalım." Tekrar odama çıkıp, çantamı aldım. İş için gerekli olan öz geçmişim içindeydi. Nereye gittiysem, ilk öz geçmişimi sormuşlardı. Burada da farklı bir şey olacağını düşünmüyordum.
Telefonum ve Anahtarım zaten aşağıdaydı. Merdivenleri tekrar hızla inip, oturma odasına gittim.
"Çıkabiliriz. Umarım, çok bekletmemişimdir."
"Sorun değil." Evden çıktığımızda, Ece telefonunu eline aldı. Bende bu sırada kapıyı kilitledim.
"Biz hazırız." Karşı tarafı, bir süre dinledi.
"Tamam abi, görüşürüz." Telefonu kapatıp, cebine koydu ve gülümseyerek bana döndü.
"Abimin de, Asaf abinin yanında işi varmış da. Bende onun götürebileceğini düşündüm. Umarım rahatsız olmamışsındır."
"Yok sorun değil."
"Bu arada, bu akşam bizimkilerle toplanacağız. Sende gelsene." Birkaç gün sonra, yeni birileriyle tanışmak iyi olabilirdi aslında.
"Benim içinde iyi olur aslında. Neyse, akşam düşünürüz bunu." Birkaç dakika sonra, önümüzde duran, gri araba ile Ece'nin abisinin geldiğini anladım.
"Abimde geldi." Ece'nin abisi camı indirdiğinde, hemen tanımıştım. Buraya geldiğim gün, bana çarpmıştı ve bende öfkemi bu zavallıya kusmuştum.
Bakışları bana döndüğünde, kaşları çatıldı. Evet, beni kesinlikle hatırlamıştı.
"Aha! Atarlı Çatlak!" Bana taktığı lakapla yüzümü buruşturdum.
"Sana da merhaba."
"Siz tanışıyor musunuz?" Tam olarak tanışmak denmezdi aslında.
"Geldiğim gün, küçük bir tartışma yaşamıştık da." Hala ismini öğrenmediğim adam sorarcasına tek kaşını kaldırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Reis'in Çırak'ı ≈Mahalle Klasiği≈
Teen Fiction"Aşk... Beni, İstanbul'umdan bile vazgeçirecek kadar güzel olmalı." Cevabımdan sonra bir süre gözlerime baktı. Gözlerini çekip, derin bir nefes aldı. "Yaşadığım şehire olan aşkımı bile unutturmalı bana. Onunla olduğum zaman, aşık olduğum koca Trabz...