(Mete)
Hadi bismillah!
Gözlerimle çevreyi taradım ama aradığımı bulamadım. Yan taraftaki odaya geçecekken Damla'yı gördüm. Yanında sevgilisi vardı.
''Mete, sen de mi geldin?'' Hâlâ yoldayım ama sen bilirsin tabi. Hehe. ''Evet de Gözde'yi göremedim. Sen gördün mü?''
''Sanırım o bir ara gelmiş de yeniden gitmiş.'' Başımı yavaşça salladım. ''Tamam, ararım onu ben.'' Başıyla onaylayıp sevgilisiyle uzaklaştı.
Hadi Gözde'me mesaj atalım.
Ben: Ne yapıyorsun iki gözümün çiçeği
Birkaç dakika sonra cevap verdi.
Eryaman: Üst kattakilere sövmekle meşgulüm
Eryaman: Sen?
Ben: Bana niye sövüyorsun karşim
Eryaman: Sana sövmüyom ki
Eryaman: Üst kattakilere sövüyorum
Eryaman: Dur bir dakika
Çevrimdışı oldu. Gülerek telefonu cebime attım. Çok geçmeden kaşlarını çatmış bir şekilde yanıma geldi. Kalbimin ritmi bir tık değişmiş olabilir onu görünce.
''Ne arıyorsun burada sen?'' dedi. Seni arıyorum, diyemedim haliyle. ''Hiiç, öylesine geldim. Bu arada kıyafetlerine bayıldım ha.'' Dik dik suratıma baktı.
''Bugün de herkes kıyafetlerime taktı.'' Bu halinle kalabalık bir ortama girersen ne bekliyorsun acaba? ''Yok yok. Beğendim ben. Ama çorapların uyumlu olmamış.''
Ayağını havaya kaldırıp çorabına baktı.
''En sevdiğim çorabıma nasıl hakaret edersin? Üstelik bunu Özge'den çaldım.'' Bacağını iterek Arı Maya'lı çorabı görüş alanımızdan çıkardım.
''Eee, görüşmeyeli nasılsın?'' dedim. Gözlerini devirdi. ''Mutsuz ve biraz daha kaba.'' Aslında bana her zamanki gibi göründün ama...
Sinirli hali de pek bir eğlenceli oluyordu gerçi.
''Neye bakıyorsun aslanım?'' deyince kendime geldim. Yine dalıp gittik ya kıza... ''Ne bileyim?'' dedim. Güldü. O gülünce dünya ayrı bir güzelleşti sanki.
''Eee, ne yapıyoruz? Burada mal gibi dikilecek miyiz?'' dedi. Sen yanımdayken bana fark etmiyor nerede olduğumuz. ''Ev sahibi olan sensin.'' Gözlerini devirdi.
''Yarın yazılım var. Hem de matematik! Şu an kara kara onu düşünüyorum. Bu partiyi sabote etmeye ne dersin?'' Güldüm. ''Müko olur, derim ama nasıl?''
Bir süre düşünceli düşünceli baktı.
''Daha önce parti gördüm mü ki sabote etmesini bileyim. Zeki olanımız sensin. Düşün.'' Sırıttım. ''Valla şu an keyfim çok yerinde. Hiç sabote falan edesim yok.'' Dik dik baktı.
''Koyun et derdinde kasap can...''
''O tam tersi yalnız.''
''Git! Küstüm sana.'' Güldüm. ''Niye ki?'' Omuz silkti. Kolumu omzuna atıp onu iyice sarstım.
''Ben sana güveniyorum. O yazılının içinden geçersin sen.'' Sarsmayı bırakınca bir yalpaladı. ''Tövbe bismillah. Dünyamı sarstın Mete, bu ne güç?'' Gülerken tam o sırada altta Kafama Göre çalmaya başladı.
''Senin en sevdiklerinden!'' dedim. Gülerek ve heyecanla başını salladı. Ellerini tutup şarkıyla birlikte hareket etmeye başladım. Daha çok gülmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MONOTON MU DEDİN
Humor''Hayatımın Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne girdiğim bölümüne geçebilir miyim artık?'' diye bağırdım. Aynı zamanda kafama sert bir şeyin çarpmasıyla yere düştüm. Allah'ım ben ölümü kastetmemiştim niye böyle oldu şimdi? Soğuk zeminde...