Hala kafamda bir şeyleri oturtmaya çalışıyordum, neden? Nasıl? Ne amaçla? Bilemiyorum. Sadece ya intikam almak istiyordu ya da gerçekten çok azmıştı. Ölümü mü seçmeliydim yoksa yatağı mı? Hayır, yatak olmaz, bu defa Hatsume'yi abisiyle aldatmış olacaktım hem de kendi isteğimle.
Hatsume'den
Yukarıdan gelen sesleri az çok dinleyince olayı kavradım, o son sorudan sonra asansöre koştum. Karnımdaki yara canımı yaksa da benden daha önemli değildi, asansöre yetişmeye çalışırken Roki de "Anne! Ne oldu sana?" diyerek peşimden koştu. Birlikte asansöre bindik ve terasa çıktık, orada onu görünce içimde bir his uyandı...
-Hatsume, git buradan- Ya da dur, neden intikamını kendin almıyorsun ki?
-Bekle abi...
Roki'yi arkama alıp onun yanına gittim, yanına zar zor yanaşıp gözlerine baktım. Ağlamaklı olan gözleri bana bakamıyordu, sürekli başka yerlere bakmaya çalışıyordu.
-Öncelikle, bir açıklama istiyorum. Neden? Hangi kafayla yeni doğum yapmış karını aldatırsın?!
(Burayı Harun Can'ın sesiyle okuyun)
-Hatsume, bak ben bir şey yapmadım. Bunu bilmeni istiyorum, HİÇBİR ŞEY. O aptal kız bana ne yaptıysa hipnotize etmiş! Sana yıllardır bunu söylemek istiyordum, çektiğin onca acıya değdi mi şimdi? Kendine bir bak, zar zor ayakta duruyorsun. Arkanda babasız büyütmeye çalıştığın bir kız var, kardeşin seni hapse tıkmak istiyor. Sence sen normal bir hayat mı yaşıyorsun? Lisansın vardı, istediğin zaman kahraman olabilirdin. Birlikte çalışabilirdik, evlenecektik daha, sana harika bir teklif hazırlamıştım! Şuna bak, beni bir kere bile dinlemedin, 5 yıldır bu yüzük, bu kutu benim cebimde duruyor belki bir gün gelir dinlersin de teklif ederim diye! Abin senin çocuğunun babasına tecavüz etmeye kalkıyor ve sen çıt çıkarmıyorsun, Villain olacağım diye tutturdun şimdi o yüzsüz adamın seni soktuğu hale bak, Hatsume gerçekten istediğin hayat bu muydu?
-Keigo ben-
Birden sözümü kesip bana sarıldı, bu defa kendini tutamayıp ağlamaya başladı. Arkamdan gelen Roki'nin "Baba" deyişi ortamdaki dramayı ikiye katladı, Keigo'nun omzuma düşen gözyaşları yaranın acısını unutturuyordu bana.
-Hatsume, her şey benim hatam... Özür dilerim...
Ağlamaklı sesiyle benden özür dilerken Dabi de Roki'yi aşağı götürüyordu, Keigo sonunda bana sarılmayı bırakıp elini omzuma koydu dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı ve sanki bir daha görüşemeyecekmişiz gibi beni öpmeye başladı. Ne kadar sürdüğünü bilmesem de ona olan aşkım kararmış kalbimde filizleniyordu, her geçen saniye hem ağlamaya hem de huzura bir adım daha yaklaşıyordum.
Sonunda beni bırakırken sanki bunu yapmak istemiyordu, yavaş yavaş dudaklarımdan ayrılarak gözlerime baktı. Ben ise ağlamaktan korktuğum için gözlerimi açmıyordum, sonra bana "Korkma" dercesine saçımı kulağımın arkasına attı. Gözlerimi açıp ona baktım, kıpkırmız olmuş gözlerimiz buluşunca dudaklarını araladı.
-Seni her şeyden daha çok seviyorum, seni bulamayacakları bir yere kaçalım. Gidelim buradan. Seni yakalayıp hapse atamayacakları bir yere.
-Ama Keigo-
-İtiraz duymak istemiyorum, gidelim. Artık o kadar zamandır özlüyorum ki seni daha fazla yaşayamayacağım.
-Ben yaşamayı bırakalı uzun zaman oluyor zaten Keigo. Bakma böyle durduğuma, babasız ve suçluların içinde bir kız büyütmek kolay mı sanıyorsun? Yaralarımı ondan saklamaya çalışıyorum, ağladığımı saklıyorum, kısaca her şeyi saklıyorum ben. Bugün intihar edecektim, bıktım ben artık...
-O zaman geri dön bana, olmaz mı? Ya da birlikte atlayalım şu binadan?
---
Alın size yb!
Diğer kitaplara da bakın ha bu arada
Bunu yazarken ağladım resmen
Bir sonraki bölüm biraz kısa olacak kb
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hawks x Reader//Türkçe
Teen Fiction19 yaşında bir kız ve 2 Numaralı pro kahraman... Nasıl birlikte olabilir? Nasıl insanlar buna izin verir? Nasıl tanıştılar?.. İyi bir kahraman suçluları hapse tıkmaz, onları anlar. Evet bu benim düşüncem, belki biraz aptalca gelebilir ama ben suçlu...