#ElmalıDavası
YETER!Koç - Bölüm Yirmi Bir : Gül Güzeli
Vera Livaneli
"E oturacak mıyız böyle?" diyen Barış'a döndü bakışlarımız. Maçın ilk yarısı bitmiş, ara vermiştik. Barış ile göz göze gelince utanarak bakışlarımı kaçırdım. İki ayrı sesten gülme sesi gelirken, başımı deve kuşu misali çimlere gömmek istedim. Biri Barış'ın, diğeri Özgür'ün sesiydi. Barış tarafından resmen basılmıştık. Sevgilimle yakınlaşmışken, babama basılmış gibi hissediyordum. Özgür ile resmen yaşadığımız en romantik anı yaşarken, pat diye yanımıza gelmişti. Birde üzerine sinir bozucu bir şekilde gülmüştü. İmaları desen çok başka konuydu. Ama bir yandan da ona teşekkür etmem lazımdı. Özgür ile o derece yakın durmaya devam etseydik ani bir şekilde aşkımı ilan eder, sonra da haftalardır geçirmediğim kalp krizini geçirirdim.
"Ne yapalım olum başka?" dedi Kartal ters ters. Bizim takımda olmadığı ve Ersin'i bizim kaleye aldığımız için bize trip atıyordu. Barış'ı almıştı Cenk abi. Bu ise onu daha da sinir etmişti. Cenk abi bugün birlikte olmak isteyeni ayırma yemini etmiş gibiydi. Dorukhan, Rıdvan ile aynı takımda olmak istemişti. Cenk abi ise Rıdvan'ı almış, Dorukhan'ı, ciddi anlamda, tekmeleyerek Necip abinin takımına göndermişti. Özgür'de benimle aynı takımda olmak istemişti. Cenk abi ise itiraz ederek Özgür'ün kafasına top atmıştı. O an bir şey oldu diye korksam da, düşündükçe çok komik geliyordu. Aklıma Özgür'ün karnına attığım basket topu geliyordu. Cenk abi benden daha insaflı atmıştı gerçi.
"Hadi kardeşim." diyerek Ersin'i yerden kaldırdı Barış. Ersin'de Rıdvan'ı kaldırırken, Rıdvan bana elini uzatınca bende kalktım. Ne olduğunu anlamamıştım. Ersin neşeyle, "Barış uyuma! Hakan Peker çalsana, Ateşini Yolla bana." diyerek ritmik bir şekilde bağırdığında herkesin bakışı bize dönerken, Barış'ın telefonundan Ateşini Yolla Bana'nın melodisi yükseldi. Yüzümde büyük bir gülümseme oluştu. Rıdvan beni kolunun altına aldı hemen. Biz zıplamaya başlarken, Barış'ın arkadaşı da yanımıza gelmişti. "Ona buna yok yere inandım. Nasıl olsa benimsin sandım." diyerek başlayan sözlere geç kalmalı olarak eşlik etmeye başladık. Cenk abi yanımıza gelip bize eşlik etti. "Gel benim ol! Sözlerim ol!" diyerek zıplamaya devam ederken, gözlerim Özgür'e takıldı. Göz göze gelirken "Düşlerim ol! Gülüşlerim ol. Gurbetlerden geriye dönüşlerim ol." diyerek zıplamaya devam ettik. Özgür'ün gülüşü daha çok büyüdü. İçten içe şarkının bu kısımlarını üzerine alınmasnı istemiştim. Şarkı bittiğinde durduk. Cenk abi gülerek Barış'ın kafasına vurdu. "Aferin, işe yarıyorsun arada." dediğinde kıkırdadım. "Ayıpsın abi." dedi Barış elini eyvallah anlamında sol tarafına vururken. Cenk abi gülerek kafasını iki yana salladı.
Maçın ikinci yarısına başladığımızda, bu zamana kadar olan süreçte Özgür'den kaçmıştım. Karşı takımlarda olduğumuz için sürekli yüz yüze geliyorduk ama ben utanıyordum biraz. İyice kitaplardaki masum, utangaç kızlara dönmüştüm. Hayır yani açık konuşmak gerekirse arsız bir insandım ben. Devrelerimi yakmıştı bu adam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOÇ
General Fiction'En Güzel Beşiktaş'ın Çocukları Sever : 1' "Özgür Çalhan liked your tweet mi?" dedim dehşet içinde. "Ne demek lan liked?" diyerek bildirimin üzerine tıkladım ve attığım tweetin açılmasını bekledim. Haftalar önce 'Yılmaz Çalhan bay amcacığım siz ve o...