7. Bölüm

669 42 28
                                    

2015

Güneş

Çukur'a gelene iki ay olmuştu ve buradaki insanlar bana alışmıştı. Tuhaf şekilde sevmiştim burayı. İdris ile birkaç defa karşılaşmış ayak üstü nasıl olduğumu buraya alıştığımı diye sormuştu.

Selim kendi kendine takılıyor gördüğünde selam veriyor gidiyordu. Keşke bunu abisi içinde diyebilseydim. Kahraman Koçovalı sürekli karşıma çıkıyor nasıl olduğumu soruyordu. Hoşlanıyor muydu yoksa aklı beni yatağa atmak mıydı bilmiyordum ama Salih bunu duysa babasının oğlu demez öldürürdü.

Okul işide güzel gidiyordu. Arkadaşlarım olmuş onlarla geziyordum. Bana İstanbul'u gezdiriyorlardı. Salih bana para yolluyordu ama bende kendi paramı kazanmak için kafe bar tarzı bir yere garson olarak girmiştim.

Barın arkasında bardakları silerken tanıdık sesin oraya döndüm.

Kahraman Koçovalı gülümseyerek bana bakıyordu.

"Hoşgeldin."

"Hoşbulduk."

Ne içeceğini sormuş istediğini vermiş geri işeme geri dönmüştüm. Bu adam canımı sıkıyordu artık, hem evli değil miydi iki çocuğu da vardı ama gözü dışarda.

İşim bitene kadar durmuştu. Çalıştığım yerden çıkmıştım.

"Sürekli bunu yapmak zorunda değilsin."

Yanımda yürüyordu yandan bana bakmış omzumu silkmişti. Olduğum yerde durup ona baktım. Durduğumu gördüğünde durmuştu.

"Benden ne istiyorsun?"

"Hiç."

"Hiç? Bak mahallede bir sürü kadın var benim gibi gece çalışanlarda var. Kimse onları beklemiyor. Sende niye beni bekliyorsun?"

"Ben senden-"

Elimde durdurdum.

"Yapma. Sen evli değil misin senin iki tane çocuğun yok mu. Gidip onlarla ilgilen. Gidip karına sarıl,öp ona sevdiği söyle. Bana değil!"

Oh be rahatlamıştım. Kahraman karşımda bakışları arkamda bir yere bakıyordu.

"Ne var?"

Arkamı dönecekken belimde tutup arabanın arkasına çektiği an silah sesleri yükselmişti. Korkmuyordum ama korkuyor gibi yapmam lazımdı. Ellerimi kulaklarıma götürüp gözlerimin dolması için gözümü kırpmayıp sabit bir yere bakmaya başladım. Bir süre gözlerim yanmaya başlamış sulanmıştı. Silah sesleri susunca Kahraman önüme gelip yanaklarımı tutmuştu.

"İyi misin?"

Kafamı salladığımda kollarımdan tutup arabaya bindirdi beni. Şokta olduğumu düşünüyor olmalıydı ama ben konuşmak istemiyordum. Ben Salih'i özlemiştim. Beni eve getirdiğinde salona koltuğa oturdum. Mutfaktan su getirdiğinde içtim.

"İyi misin?"

"İyiyim. Kimdi onlar?"

"Sen boşver şimdi git uyu."

Ayağa kalkıp dış kapıya ilerlediğimde hala koltukta oturuyordu.

"Gitmeyecek misin?"

"Sen uyuyana kadar burda kalayım ,korkma."

Sinirlenmeye başlamıştım. Ona yaklaşıp yüzüne eğildim.

"Sen burda durdukça ben daha çok korkuyorum. Beni yalnız bırak. Beni rahat bırak. Seni istemiyorum ,benim kalbim de aklımda başka bir adamda ve ben asla sevdiğim adamı aldatmayacağım."

Bozulduğunu gördüğümde rahatlamıştım. Evden çıktığında kendimi koltuğa attım. Artık rahatsız etmezdi beni.

<•••>

Perestiş -Salih KoçovalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin