Sezon Finali

514 34 1
                                    

2019

Güneş

Damla aşağıya indiğine ona bakmıştım.

"Anne eve saldırıyorlar."

"Herkes kilere!"

İdris'i kucaklayıp aşağıya kilere indik. Uzun süre yaşadığım yere. Burayı sevmiyordum. Damla bizi babasının güvenli yerlerinden birine getirdi yanımızda Cumali abide vardı.
İdris kucağımda diğer kolumun altında Akşın vardı.

"Abla korkuyorum."
"Korkma ablacım bir şey olmayacak."

Akşın'ın saçlarından öptüm. Dışarda çatışma başladığında ikisinide kollarımın arasındaydı. Damla yanımıza gelmişti.

"Hadi çıkalım burdan."

Hızla kalkmış arabalara binmiştik. Şehir dışında bir yere gitmiştik. Arabadan indiğimizde Sena'yı göremeyince.

"Sena nerde?"

"Sizin arabada değil miydi?"

"Hayır ,biz sizin arabada olduğunu düğündük."

Eve girdiğimizde İdris'i uyutmuş odaya yatırmıştım.  Salona geçtiğimde herkes koltukta oturuyordu. Sena'dan bir haber yoktu. Damla Cumali'ye haber vermişti. Bizde beklemeye başladık. Birkaç saat sonra yine arabaya binmiş eve gitmiştik. Şimdi ise Sena'dan haber bekliyorduk.

Korkuyordum.

Bir zamanlar nefret ederek geldiğim yerde birilerini kaybetmekten korkuyordum.
Kapı çaldığında kalkıp açmıştım.

Yamaç bitik bir halde girdiğinde Salih'e baktım. Kafasını iki yana sallayınca ağlamaya başlamıştım. Yamaç gülmeye başlayınca Sultan anne kendine gelmesi için iki tane tokat atmıştı işe de yaramıştı, annesine sarılarak ağlamaya başladı. Akşın bana sarılıp ağlamaya başladığında bende ona sarılmıştım.

...

Cenaze olduktan sonra Yamaç odasına girmiş iki gün dışarı çıkmamıştı. İki günün sonunda odadan çıktığında balkonda oturuyor kimseyle konuşmuyordu.
En sevdiği gözlerinin önünde ölmüştü ve hiçbir şey yapamamıştı.
Sena'nın suda boğulduğunu öğrendiğimde bende nefes alamayacak kadar ağlamıştım.
Yamaç bir hafta sonra burada daha fazla kalamayacağım gidiyorum demiş gitmişti ama iki üç gün sonra geri gelmişti.

Sabah aşağıya inmiş İdris'in mamasını hazırlıyordum. Beş aylık olmuş katı gıdaya yavaş yavaş başlıyordum. Karaca ve Akşın yanıma geldiklerinde günaydın demiştik birbirimize. Kızlar İdris'e ilgilenirken bende odaya gitmiş banyoya girmiştim. Aşağıya indiğimde kahvaltı yapmıştık. Bahçede İdris ile yürüyüş yapmış geri içeri girmiştik. Karaca ve Akşın dışarı çıkarken gördüğümde yanlarına gittim.

"Nereye kızlar?"

Akşın yanıma gelmiş İdris'in yanağından öpmüştü.

"Mezarlığa gidiceğiz abla."

Kafamı salladığımda içimden bir ses Akşın'a sarılmamı söylemişti. Akşın'a sıkıca sarılıp yanaklarından öptüm.

"Dikkat edin."

Kızlar gidince içime sıkıntı düştü. İç çekip salona döndüm. Bir saat sonra Karaca eve tek geldiğinde ağlıyordu. Korkuyla ayağa fırlamıştım hemen.

"Ne oldu Karaca?"

Sultan anne Karaca'nın yanına gitmişti.

"Kaçırdılar. Akşın'ı kaçırdılar."

Sendelediğimde Ayşe kolumdan tutmuştu. Koltuğa oturduğuma bir yandan ağlamaya başlamış bir yandan da bir şey olmaması için dua etmeye başlamıştım.

<•••>

Perestiş -Salih KoçovalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin