Minerva amaia'nın içine kapandığını fark ettiğinde endişe onu ele geçirdi.
Yazın geri kalanında arkadaşlarının yanında olursa daha mutlu olacağını biliyordu.
Weasley ailesine mektup yazdığında bayan weasley onların önce romanyaya sonra mısıra gideceğini amaia'yi yanlarına almaktan mutlu olacaklarını söyleyen bir mektup gönderdi.
Yazın geri kalanında ingilterede olmamak amaia için iyi olacaktı.
Amaia weasley ailesine onlarda kalmanda sakınca olup olmadığını sordum dedi minerva.
Onlar charlie ve bill'in yanına gidecekler dedi amaia.
Biliyorum bayan weasley seni de götürmek istiyor dedi minerva.
Bu sözler amaia'nın neşesini biraz yerine getirdi.
Gidebilir miyim diye sordu umutla.
Elbette dedi minerva.
Küçük kızının gözlerinin yeniden parladığını görünce.
Onlara haber vermeliyim dedi amaia.
Çoktan verdim seni bekliyorlar dedi minerva.
Anne seni seviyorum dedi amaia minervaya sarılarak.
Bende seni seviyorum dedi minerva gülümseyerek.
Amaia eşyalarını topladı sallyye daha önce yanında gördüğü köpeği görürse onu beslemesini söyledi.
Abbynin odasından kovuga gitti.
Ben geldim millet diye bağırdı ve evdeki kosuşturmanın tadını çıkardı.
Amaia bizimle geldiğine inanamıyorum dedi ginny mutlulukla.
Evet bende tatil şimdi daha eğlenceli olacak dedi fred yada george.
Hersey hazır mı canım beş dakika sonra anahtar hazır olacak dedi bayan weasley.
Evet bayan her şey hazır dedi amaia. Önce nereye gidiyoruz diye sordu arkadaşlarına.
Mısır dediler hep birlikte.
Önce bill'i görmek güzel olacaktı.
Anahtar hazır acele edin dedi bay weasley.
Herkes aceleyle eski çaydanlığa tutundu ve bir tüpün içine çekildiler.
Hersey normale döndüğünde önlerinde mısır çölleri uzanıyordu.
Bill onları anahtar karşılama noktasında bekliyordu.
Ailesini gördüğüne sevinmişti ama amaia'yi beklemiyordu.
Küçük yarasa dedi şakayla amaia'ya sarılırken.
Seni burada beklemiyordum dedi şaşkınlığını belli ederek.
Evet son dakika eklemesi dedi amaia eski arkadaşına.
Buna sevindim hadi otele gidelim dedi bill ve ailesi ile büyücü tesisinden ayrıldı.
Amaia o akşam son dakika onlara katılma planının nedenini anlattı.
Bayan weasley cullen ailesini tanimiyordu ama onların umursamaz vurdumduymaz olmalarına çok kızmıştı.
Yedi çocuğu vardı çok zor zamanlar geçirdi yinede onları yetimhaneye göndermeyi bir an bile düşünmedi.
Amaia hayatının ilk beş yılının zor olduğunu minerva anlatmıştı.
Bu yüzden bayan weasley ona çok duskundu.
Hayatım sen onlara büyü yapamazsın reşit değilsin ama ben yapabilirim istemen yeterli dedi.
Biraz sakin ol hayatım dedi bay weasley endişe ile.
Amaia gülümseyerek teşekkür ederim bayan weasley ama şimdilik uzak durmaları yeterli dedi.
Molly ona sevecen bir gülümseme ile sen öyle istiyorsan tamam ama bir şey olursa bana söyle dedi.
Tamam dedi amaia.
Ertesi gün charlie onlara katıldı ve cullen ailesinin amaia'nın gerçek ailesi olduğunu öğrendiğinde.
Biraz üzüldü onları sevmişti ama bu kısa sürdü çünkü amaia'ya olan sevgisi onun izdirabi onu kahretti.
Bir aile bunu yeni doğmuş bir çocuğa nasıl yapardı üstelik amaia'nın bir ikizi vardı.
Birini yanlarına almış diğerini atmışlardı üstelik "insan"oldugu için.
Bu yüzden yazın geri kalanında amaia'ya bu kederi unutturmaya kendi kendine söz verdi.
Mısır harika bir yerdi. Piramitler büyücü köyleri ve daha akla gelebilecek pek çok sey ile buyuleyiciydi.
Percyyi pramite kapatmaya çalışan ikizlere amaia bill ve charlie yardım etti.
Ama bayan weasley yarı kızgın yarı eğlenmiş bir şekilde onları azarladı.
Bu davranışı ilk kez kimseyi korkutmadi. Mollynin amacı korkutmak değildi.
Amaia oldukça mutlu görünüyordu. Mısırdaki son günlerinde alış veriş yaptılar.
Çeşitli hediyelik eşya ve çeşitli hayvan sesleri çıkartan atıştırmalık aldılar.
Sonraki durakları Romanya oldu.
Anahtarın yorgunluğunu attıklarında charlie onları büyücü resteronanina götürdü.
Oldukça değişik yemekler vardı. Amaia rumence olan menüden bir şey anlamadı.
Charlie ficatul dragonului ne demek diye sordu.
Charlie gerildi ve ejderha karaciğeri dedi.
Ah dedi amaia ve listeye bakmaya devam etti. Charlie ejderhalar aşıktı ve bir ejderha yemek istemiyordu.
Tocanâ de miel ne peki dedi amaia.
Kuzu güveç dedi charlie.
Bunu istiyorum ve salata de pâstorinin salata olduğunu düşünüyorum onu da istiyorum dedi amaia.
Çoban salatası dedi charlie ve amaia için sipariş verdi.
Ama ron amaia ve diğer aile üyeleri gibi normal yemek yemeyi reddetti ve ejderha karaciğeri sipariş verdi.
Bütün aile ronun düşüncesiz olmasına inledi. Ejderha terbiyecisi abisinin yanında ejderha yemek istemişti.
Kardeşi olmasa charlie onu oldururdu ama bakışları kendini zor tuttuğunu gösteriyordu.
Yemekten sonra kalacakları otele döndüler.
İkizler ronla charlienin yanında ejderha yiyerek ölüm fermanı aldığını söyleyerek dalga geçtiler.
Amaia da onlara katıldı. Tatilin geri kalanında transilvanya kalelerinde vampirler ile parti yaptılar.
Taki satıcılarından taki aldılar ejderha sığınağına gittiler.
Ejderhalar gerçekten harikaydı. Amaia bir yavru ejderhaya isim verdi.
Bir opel opedian adı sheilaydi. Diger weasleylerde bir ejderhaya isim verdi ama amaia en güzelinin kendi ejderhasi olduğu konusunda ısrar etti.
Bu konuda anlaşmazlık yasansada herkesin bir yavru ejderhasi vardı.
Onu yanımda goturemeyecek olmam çok kötü dedi amaia.
Evet kesinlikle dedi ikizler ve diğer ejderha eğitmenleri buna kahkaha attılar.
Okulun açılmasına üç gün kaldığında çatlak kazana döndüler.
Okul alış verişini yapmaları gerekiyordu. Ayrica harry onları çatlak kazanda bekliyordu.
Amaia cullen ailesini biraz olsun unutmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mcgonagall
FanfictionMinerva Mcgonagall Amerika'ya yaptığı gezide bir yetimhaneden Altın gözlü bir kız evlat edinirse basina en fazla ne gelebilirki. Alacakaranlık crossover yapmayı sevdim kimse kusura bakmasın.