Mcgonagall

45. Bölüm

Edward amaia ile eve girdiğinde küçük kız son derece gergindi. Öğle yemeği teklifini kabul etmişti ama onlarla ne konuşacağını bilmiyordu.

Evin salonuna girdiklerinde olmasını beklediğinden daha fazla insan orada kendisine bakıyordu.

Hepsi de son derece merakliydi.

Üzgünüm amerikadan misafirlerimiz olacağını söylemedim ben yemeği ertelemeni istemedim dedi edward kızına.

Sorun değil en fazla ne olabilir ki dedi amaia.

Bella kocasına ve kızına yaklaştı evine hoş geldin amaia dedi.

Hoş bulduk eviniz oldukça güzel dedi amaia.

Onları henüz ailesi olarak görmediğini ve sadece misafir olduğunu anlamalarını istedi.

Bellanin yüzündeki gülümseme hafifçe soldu.

Edward bunu fark ettiğinde kızına...

Seni diğerleri ile tanıştırayım dedi ve oturma odasına girdi.

Charlie torunun yanağına elini koydu.

Ben senin büyükbabanim ve özür dilerim senin var olduğunu bilmiyordum eğer bundan haberim olsaydı.

Seni yanıma alırdım dedi gözleri dolmuştu.

Amaia karşısındaki yaşlı adamın doğruyu söylediğini biliyordu hayatında olan hiç bir şey onun suçu değildi.

Gülümsedi ve buyukbabasina sarıldı. Charlie karşılık vermekte gecikmedi.

Sue Charlienin torununa sarılmasını sevgiyle izledi.

Edward amaia'yi geri kalan herkes ile tanıştırdı geriye sadece sam ve ailesi kalmıştı.

Amaia bu sam Jack'in yerine sürünün alfaligini yapıyor ve eşi emily dedi.

Tanıştığımıza memnun oldum dedi amaia ve gülümsedi.

Sam doğduğunda hayatta kalmak için savaşmaya başlamış ve hala savaşan kıza baktı.

Aldığı darbeler onu ne kadar yaralasada duruşu onu yenilmez gösteriyordu.

Kendinden emin herhangi bir saldırıya hazır bakışları karşısındakini ölçüp biçiyor ne kadar dürüst ve güvenilir olduğunu test ediyordu.

Bende amaia ve özür dilerim bilinmeyen herkesi korkutur sen kesinlikle bilinmeyen bir şeydin bizim dünyamızda kalamazdin en azından ben o zaman böyle düşünmüştüm dedi sam.

Olan oldu geçmişte olanlar geleceği yok eder ama bazı şeyleri kabul etmek kolay olmuyor dedi amaia göz ucuyla etrafına bakarak.

Hala tedirgindi nasıl davranması gerektiğinden emin değildi.

Amaia'nın sözleri cullen ailesi için bir mesajdı küçük kızın orada olması hiç bir şeyi duzeltmeyecekti.

Duzeltecekse bile bu hiç kolay olmayacaktı.

Anlıyorum seni çocuklarımla tanıştırayım dedi sam.

Bu benim ilk oğlum Aaron dedi esmer bronz tenli on beş on altı yaşında bir oğlanı gösterek.

Aaron babasına yaklaştı ve karşısındaki kıza baktı. Altın rengi gözleri beyaz teni çikolata saçları ile eşsizdi.

Onu her şeyden ve herkesten saklamak istedi. Hiç kimsenin bir daha ona zarar vermemesini istedi.

Korumak her şeyden ve herkesten korumak istedi.

Sam oğluna bakarken gülümsedi. Aaron babası gibi birine mühürlenmek istiyordu ve bu gerçekleşmişti.

Jackten sonra bir sürü üyesi daha bir cullen'a mühürlenmişdi.

Elimi geri alabilir miyim bana lazım oluyorda dedi amaia Aaron'in hala bırakmadığı eline bakarak.

Aaron ateşe dokunmuş gibi hızla elini geri çekti ve utançtan kızardı. Kendini aptal gibi gostermisti.

Sam amaia'yi diğer çocuklarıyla tanıştırdı.

Eminim herkes acikmistir yemeğe geçelim mi dedi esme.

Kurtlar bu daveti büyük bir memnuniyetle karşıladılar. Edward kızını masaya yönlendirdi.

Aaron masaya giderken kız kardeşi yanına yaklaştı.

O çok güzel ama seni biraz ugrastiracak gibi görünüyor bu sefer sert kayaya çarptın dedi ve kıkırdadı.

Aaron gülümsedi zor biri olması amaia'yi daha değerli kılıyordu.

Herkes masanın etrafında yerini aldığında amaia edward ve bellanin arasında oturuyordu.

Yemekte en sevdiği şeyler vardı amaia gülümsedi anlaşılan annesi onlara neyi sevip sevmediğini söylemişti.

Rosalie amaia'nın gülümseyerek yemeklere baktığını gördüğünde...

Bayan mcgonagall bize neyi sevip sevmediğine dair bir liste gönderdi dedi.

Annemin bunu yaptığını anlamıştım zaten dedi amaia neşeyle eve geldiğinden beri ilk kez.

Bella elindeki çatalı sıktı ağzını açtı ama kelimeler dışarı çıkmadan önce edward elini tuttu.

Kızlarının onları sevmesi için böyle küçük ayrıntıları görmezden gelmeleri gerekiyordu.

Ona karşı sabır gostermezlerse onu asla kazanamayacaklardi.

Bella istemesede kimilerini yuttu ve kızına baktı. Büyük bir mutlulukla sevdiği yemeklerin tadını çıkarıyordu.

Bu mutluluğun kaynağı olmak istedi. Anne dediğinde ona cevap vermek istedi onu kucaklamak öpmek istedi.

Ama istediğini yapamiyordu yaparsa kumdan kale yıkılacaktı.

Kumu cama dönüşmesi için çaba lazımdı ve kocasının onu geri çekmesine bakılırsa hiç çaba gostermiyordu.

Bal kabağı çorbası çok tuhaf bir şey dedi bella kaşığı ile çorbayı karıştırarak.

Hicte bile dedi amaia bellayi kınayarak ama bu kınama öfkeli değildi daha çok alayciydi.

Bella ona cevap vermesine şaşırdı ama içten içe sevindi.

Kızına baktı ve gülümsedi.

Amaia bir kaşık çorbayı ağzına soktu ve yuttu sonra dudaklarını yaladı.

Merlin bu çorba için mezarından çıkıp gelir dedi.

Charlie torunun gülümsedi ve tereddut ettiği çorbayı ağzına soktu.

Mezarında kal merlin bu çorba benim dedi.

Hayır benim dedi amaia.

Paylaşalım mı dedi charlie gülümseyerek.

Tamam dedi amaia ve omzunu silkti.

Peki etli puding o kimi mezarından cikartir dedi emmet merakla.

Sadece beni ve arkadaşım ronu ama bizim mezardan çıkmanıza gerek yok haka hayattayız.

İstemiyorsan bana verebilirsin dedi amaia.

Emmetin puding'ine saldırarak.

Hayır onu ben yiyeceğim dedi emmet tabağını kendine çekerek.

Onların bu atışması bir kahkaha tufanına neden oldu.

Amaia geri çekildi ve dudak büktü. Alice ona biraz daha puding verdi.

Belki her şey zamanla normale donecekti ama hala çaba gerektiren ilişkiler vardı.

Yemek devam ettikçe amaia üzerindeki gerginliği attı ve gerçekten güzel zaman geçirmeye başladığını farketti.