Keyifli Okumalar...🖤
-Tatlım! Hazır mısın?
-Ah Anne, bir dakika lütfen!
Ayna karşısında bordo takımımı giyinmiş haldeydim ve son olarak kravatımı bağlıyordum. Ayna karşısında kendime bakarken, geceden kalma göz altı morluklarımı kapatmaya yarıyacak birşey düşünüyordum.
Fondoten?
Kadınlar bunu kullanıyordu, değil mi?
Kravatım ile işimi bitirip önümdeki dolabın kapağını açtım ve içerisine bakındım. Bu büyük evde ablamda yaşıyordu ve Tanrım! Bir tane bile Fondoten yok muydu!!?
Elimi her dolabın içerisinde gezdirirken, elime değen yuvarlak kap ile duraksadım ve hızla çıkarıp üzerine bakındım. Yazan Fondoten yazısını görünce tuttuğum nefesi verdim ve hızla kapağını açıp göz altlarıma sürmeye başladım. Ayna karşısında sürmeye başladığımda, morluklar kaybolmuş yüzüm eskisinden daha parlak hale gelmişti.
-Pekala... Şimdi hazırım.
Ayna karşısından çekilip son kez kendime baktım ve kapıyı açıp kendimi koridora attım. Etrafıma bakınırken, merdivenlere ilerledim ve inmeye başladım.
Gece boyunca Dazai ile ayrılacağım için, göz yaşı dökmüştüm ve tüm ev halkı benim hıçkırıklarımı dinlemişti. Dazai'i seviyordum ve aşıktım. Kesinlikle inkâr edemezdim. Ama onunla ayrılma düşüncesi kalbimi ağrıtıyordu...
Salona geldiğimde etrafıma bakındım. Annem üzerine giyindiği beyaz çiçekli elbise ile dikkatleri üzerine çekerken, babam üzerine giyindiği koyu mavi takım ile de oldukça yakışıklı görünüyordu. Ablam Yosano kırmızı baldırından yırtmalı bir elbise giyinmişti ve kısa saçlarını ufak salaş bir topuz yapmıştı. Oldukça dikkat çekici ve hoş görünüyordu.
Abim Rampo oldukça mutluydu. Gece ağlarken yanıma gelmiş ve benimle beraber ağlamıştı. Sebebi ise Poe-san ile tekrardan bir araya gelmesi idi. Bu durum beni içten içe sevindirmişti... Şuan ise üzerine giyindiği siyah takım ile dikkat çekiciydi. Uzun saçları sağ tarafına doğru taranmış ve spreylenmişti. Az da olsa dağınıklığı vardı ama bu hali bile çok hoş görünüyordu. Poe-san, kesinlikle çok şanslıydı...
Kenji üzerine giyindiği minik mavi takımı ile ortalıkta koştururken, Kyouka üzerine giyindiği pembe güllerle süslü elbisesi ile koltukta oturuyordu. Bileğine ve boynuna takılan bileklikle kolyeye bakınırken gülümsüyordu. Ailemin bu haline gülümseyerek bakarken, öne adımladım ve koşuşturan Kenji'yi tutup kucağıma aldım.
Kenji bana bir müddet hayranlıkla bakındıktan sonra boynuma sarıldı ve gülümsedi. Öğle vaktiydi ve herkes hazırdı. Öğlen Dazai'nin Lord'luğa çıkışının töreni olurken, Akşam vakti ise düğünümüz olucaktı. Ve ben...
Çok heyecanlıydım!
-Hazır mıyız?
Sorum üzerine tüm gözler bana çevrildi. Kenji'yi yavaşça yere bırakıp elini tuttum. Diğer elime de koşarak gelen Kyouka'ya gülümserken kapıya ilerledim ve geçici evimizden çıkışımızı yaptık...
.
.
.-Dazai? Sevgilim iyi misin?
-Be-bebeğim bana 1 dakika ver...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sweet Blood ~Soukoku♡~
Novela JuvenilVampir kurguludur, anime ile alakası yoktur. Yetişkin içeriklidir. Ağır Smut içermektedir!!!🔞 Keyifli okumalar...🖤 Bölüm'den bir kesit~ Dazai elini belime attı ve dikkatimi çekmek için biraz belime baskı yaptı. Yüzümü ona çevirdiğimde dudağını bü...