16. Bölüm

354 43 7
                                    

Akşam olduğunda Jen'de gelmişti. Benim yanıma yatıp her şeyin geçeceğini anlatırken onu gülerek dinliyordum.

"Burdan çıktığında Bay Hale'le beraber bunun resimini yapacağız. Senin, benim ve onun."

"Evet Jen hep beraber yaparız"

Gözlerim kapanıyordu ve uyumak istiyordum ama onu üzmekte istemiyordum. O yüzden sessizce onu dinledim.

"Yatma vakti Jennie"

Derek'in kapıyı açmasıyla derin bir nefes aldım.

"Ben burda kalmak istiyorum"

Derek biraz gülümsedi ve yere çöküp yere inen Jen'le aynı hizaya geldi. "Bugün bir şey olmayacak zaten bebeğim. Sadece uyuyacağız. Abin rahat etsin diye eve gitmeliyiz"

"Ama..."

"Yarın geleceksin Jen"

Yavaşça kafasını sallayıp yanağımı öptü ve el sallayarak odadan çıktı. Bende gözlerimi kapatıp kendimi uykunun, belki de upuzun bir yolculukla sonlanacak kollarına bıraktım.

Yaklaşık bir saat sonra yanımdan gelen hışırtılarla uyandım. Derek üzerini giyiniyordu. Elimi ona uzattım ve tekrar gözlerimi kapattım. O elimi tuttuğunda da gülümseyip tekrar uykuya mahkum oldum.
———

Sabah uyandığımda uyandığıma şükredip yanıma baktım. Derek koltukta uyumuştu yine. Ona bir şey demeden ayağa kalktım. Saat dokuz buçuğu biraz geçiyordu. Hızlıca yüzümü yıkayıp yatağıma oturdum ve Derek'i uyandırdım. Saat onda ameliyat başlayacaktı.

"Derek"

Hızla yerinden zıplayıp "iyi misin" diye mırıldandı. Onun telaşına küçük bir tebessüm edip kafamı salladım.

"Saat..."

"...9.38" Benim ona bakmamla yine hızlı hareketlerle ayağa kalktı ve koltuğu düzeltip pantolonunu giydi. Tişörtünü üzerine geçirirken de doktor içeri girdi.

"Hazır mısınız" dediğinde ben kafamı sallarken Derek tepkisizce beni izliyordu.
———

Yazar Ağzıyla

Sonunda başlıyordu. O amansız hastalıktan kurtulmak İçin saatler başlamıştı. Yavaşça yol aldılar ameliyathaneye doğru. Stiles bir kere bile Derek'in elini bırakmamıştı. Bırakamıyordu çünkü. Korkuyordu. Deli gibi korkuyordu. Kapının önüne geldiklerinde Derek Stiles'a sıkıca sarıldı. Onunla ortalama sekiz saat görüşmeyecekti. Çok uzun bir süreydi bu.

"Eğer çıkamazsam" dedi Stiles "Jen'e iyi bak ve beni koruyamadığını söyleme. Emin ol sana bu hayatı zehir eder"

Derek ona biraz gülümsedi ve kafasını göğsüne bastırdı. "Çıkacaksın"

"Teşekkür ederim"

İlte o an...Stiles o büyük bir gıcırtıyla açılan sürgülü kapının ardından kayboldu. Sonra o büyük gıcırtı kapıyı kapatmak İçin tekrar çıktı.

Stiles içeri girdiğinde korkudan titrediğini hissediyordu. Soğuk masaya yatırıldığında ise bedenine yayılan soğuklukla gözlerini kapattı. Anestezi maskesi burnuna takıldığında düşünmeden edemedi:

"10'dan geriye sayacak mıyım?"

Bunu anlamış gibi doktor "10'dan geriye sayın Bay Hale" dedi.

Stiles biraz gülümseyip kafasını salladı. Titreyen dudaklarından "on" sayısı döküldü. "Dokuz" gözlerini kapatmak istemiyordu ama gözleri bile ona itaat etmiyordu. "Sekiz...Yedi..."
———

Derek dışarda endişeyle volta atarken saatler geçiyordu. İki saat sonra Jen'de okuldan çıktığında birkaç saat de onunla beklediler.

Tam sekiz saat olmuştu Stiles o odaya gireli ve hâlâ çıkmamıştı. Jen ve Derek'in endişeleri zaman geçtikçe artıyor, bedenlerine bile fazla gelmeye başlıyordu. Bir hemşire koşarak çıktığında Derek onu durdurmaya çalışmış ama o hemşire koşarak iki tüp kanla geri içeri girmişti.

"Bay Hale?"

"İyi bebeğim. Çıkacak birazdan"

Jen memnun olmuş bir şekilde Derek'in kucağına oturdu. Bir saat daha sonra kapı, gıcırtısıyla yine açıldı. Sonra da Derek'in belki de sırılsıklam aşık olduğu adam...

"Stiles!"

"Abi!"

İkisininde neşeli feryadı koridoru doldurduğunda doktorun gülümsediğini gördü. Ameliyatı yapan doktor Derek'in karşısına geçerken diğerleri Stiles'ı yoğun bakım odasına götürdüler.

"Ameliyat gayet iyi geçti. Bir süre yoğun bakımda kalacak. Solunum cihazıyla rahat bir şekilde nefes almasını sağlayacağız. Geçmiş olsun"

"Teşekkür ederiz"

Derek'in dediğiyle doktor kafasını salladı ve hızlı adımlarla gözden kayboldu.

Derek'te Jennie'ye sıkıca sarıldı. Kahkaha atarak ağlamak istiyordu.
———

Bir Pasta Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin