Sarhoş

1.1K 157 123
                                    

Eve geldiğimizde Elvan'ı da alıp arabadan indim.

Elvan elimi tutarken "Anne buyası kimin evi?" diye sordu.

"Teyzenin evi, hadi koşup zili çal." dedim.

Elvan dediğimi yaparak zili çaldığında kapıyı Denis açtı.

Denis, Elvan'a baktıktan sonra bize döndü ve "Galiba bazı gelişmeler var." dedi.

"Hem de ne gelişmeler." diyerek içeri giren Araz'ın ardından içeriye geçtik.

Salona girdiğimizde Erva; Tolga ve Elvan'a baktı ve "Ben de sıkılıyordum." dedi.

Elvan şaşkınlıkla "İki anne var!" dedi.

"Annecim söylemiştim ya, teyzen annene çok benziyor."

Elvan bu dediğimin ardından koşarak Erva'nın yanına gitti ve el uzatarak "Ben Elvan." dedi.

Erva suratını buruşturarak Elvan'a bakarken "Şimdi ne yapmam gerekiyor?" diye sordu.

"Yüzünü düzeltip tanışabilirsin." diyen Denis ile Erva, Elvan'ın elini tuttu.

"Ben de Erva."

"Memnun oldum!" diye bağıran Elvan, Denis'in yanına gitti ve "Ben Elvan, senin ismin ne?" diye sordu.

Denis gülümseyerek önünde eğildi ve "Ben de Denis." dedi.

"Seni sevdim. Yakın aykadaş olalım mı?" diye soran Elvan ile Denis, "Olduk bile." dedi.

"Bunu herkese yapacak mı?" diye soran Erva'ya Tolga, "Biraz fazla sosyal ve konuşmayı seven bir kız." dedi.

"Sevgilime göz koydu gibi hissediyorum." diye mırıldanan Erva ile Elvan ve Denis'e baktım.

Elvan fısıldayarak bir şeyler anlatıyor, Denis de aynı şekilde cevap veriyordu.

"Yakıştılar." diye gülen Araz ile Tolga, Araz'a ters bir bakış attı.

"Elçin seninle yalnız kalabileceğimiz bir yerde konuşabilir miyiz? Şu son olaylar hakkında konuşmamız lazım." dedi Tolga.

Erva, Tolga'ya "Kardeşim, bir dakika. Biz bebek bakıcı değiliz. Gel, burada her şeyi anlat." dedi.

"Tolga, Erva haklı. Onların da bilmeye hakkı var." dedim.

"Yine de Elvan burada olmasa daha iyi." diyen Tolga'ya Denis, "Biz beraber bahçeye çıkarız, siz keyfinize bakın." dedi.

Heyecanla "Bahçeye, bahçeye, bahçeye!" diyen Elvan ile Denis, "Odadan ilk çıkan kazanır." dedi.

Elvan koşarak odadan çıkarken Tolga, "Elvan, dikkatli ol. Düşeceksin şimdi!" diye arkasından bağırdı.

"Düşmüyoyum baba!" diye cevap veren Elvan ile tebessüm ettim.

"Oturacak mısınız yoksa ayakta mı anlatacaksınız?" diye soran Erva ile üçlü koltuğu oturduk.

Araz'ın ortamıza oturmasını umursamadan "Hadi anlat." dedim.

"Galiba Elvan'dan başlamam en doğrusu. Seninle ailenin evinden kurtulduğundan beri ev arkadaşıyız. Aramızda duygusal bir bağ yok fakat bir gece sarhoş olunca iş istemediğimiz bir noktaya ulaştı." diyen Tolga ile Araz'ın gerildiğini fark etmiştim.

Araz'ın elini tuttuğumda bana döndü. Bu son olaylar canını sıkmıştı.

"İlk başta hiçbir şey olmamış gibi yaptık fakat bir ay kadar sonra hamile olduğunu fark ettin. Birbirimizi sevmiyorduk fakat çocuğumuzdu. Sen doğurmayı istedin, ben zaten kürtaj istemiyordum. Sonuç olarak Elvan böyle doğdu." dedi Tolga.

"O doğduktan sonra da ev arkadaşı olmaya devam mı ettiniz?" diye sordu Araz.

Tolga, "O doğmasa da buna devam edecektik. Elvan da doğunca anne, babasıyla birlikte büyümesi en doğrusu diye düşündük ve buna devam ettik. Hiç de sıkıntı çıkmadı." dedi.

"Bir sarhoş olsan sıkıntı çıkacağı belli." diyen Araz ile Tolga, "Kardeşim kıskanıyorsun, anladım fakat çok gereksiz bu." dedi.

"Sarhoş olunca kendine hakim olamayan birisin." diyen Araz'a "Mantık olarak ben de aynısıyım. Hata yapmış olabiliriz fakat bu ikimizin de hatası." dedim.

"İyi halt etmişsiniz." diyerek ayağa kalkan Araz'a "Geri oturur musun?" diye sordum.

Araz bana cevap vermeden odadan çıkınca "Tolga üzgünüm, ben Araz'a bakayım. Biraz sinirleri bozuldu sadece." dedim ve ayağa kalktım.

"Sorun yok, anlayabiliyorum." diyen Tolga'nın üzerine odadan çıktım.

BilinmezlikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin