Bölüm 22

11.7K 1K 80
                                    

Pars'ın son görüntüsü aklımdan çıkmıyordu. Karnımda bebeklerin yüzünü gördüğüm görüntüyle onun son halinin görüntüsü birsirine karışmıştı. Elimi omuzlarımın aşağısına dökülen kıvırcık saçlarımın arasına sokup çekiştirdim.

İmdat diye bağırmak istiyordum. Girdiğim kuyudan çıkmak isterken dahada dibe çekiliyordum. Ayaklarım davul gibi olmuştu yine. Sırtımda ağrıyordu.

Banyo bile yapamıyordum doğru düzgün. Küvete girip öylece oturuyordum. Boş boş duvarı izledim bir süre. Geldiğimden beri beynim düşünceler üretiyordu.

Eski dingin ve sorunsuz günlere dönmek istiyordum. Derin bir nefes alıp elime kağıt kalemi aldım. Belliki köşede oturarak bir yere varamayacaktım. Umut bağladıklarım eli boş dönüyordu çünkü.

Telefonumu alıp Zerrin'i aradım hemen.

Pars'ı görmemin üzerinden geçen son iki saatte iyice düşünüp aklıma gelenleri not almıştım. Madem bir şey yapamıyordum onların düşündüğüm her yolu elediğinden emin olacaktım.

Pars bir canavar değildi biliyordum. Acı çekiyordu,  ızdırap içindeydi. Şu andan itibaren o çocuklarımın babası ve ya beni korumakla yükümlü biri değildi. Sadece hayatta kalmayı hakeden, insanlar tarafından zûlme uğramış biriydi.

Düzeldiğinde tekrar babamız olacaktı.
Ama şu an için kişisel duygular beni dibe çekmekten öteye gitmiyordu.

Zihnime görüntüler doluşunca alnımı sıktım.
Karnımda gördüğüm yüzler son maruz kaldığım olaydan sonra aklıma darbeler vurup duruyordu.

Günün on beş saatini uykuda geçirdiğim için fazla zamanım yoktu. Bedenim yorgun düşmeden arama tuşuna bastım.

" Zerrin?"

Son gördüğümde Pars'ın üzerine atılmıştı. Şimdi zapt altına aldıklarını umuyordum. Ve onun iyiliği için bile olsa ona zarar vermediklerini.

" Pamir? Bir sorun yok değil mi ?"

" Kan naklini denediniz mi? Yani kanını temizlemeyi."

"Tüm vücudu zehiri aldı, vakti cok az. Kanını boşaltsak bile onu kurtarmaz."

Yazdığım ilk maddenin üzerini çizdim, bunu düşündüklerini tahmin ediyordum.

" Peki zehirin içeriğini tespit edebildiniz mi?"

" Kanla bütünleşmiş durumda. Daha doğrusu tüm hücrelerine zuhur etmiş. Ayırt edilemiyor."

Tamam,  ana maddesiyle panzehir yapma maddeside elenmişti. Hiç umudum yoktu ama basit bile olsa son yazdığımı da söyledim.

" Pars sizin gibi başkalarınında olduğunu söylemişti, yani panter adam gibi başka dnalara sahip canlılarında. Size saldırdıkları gibi onlarada saldırıyorlardı. Onlarla iletişime geçmişinizdir zaten. Pars'a olan başkalarına da olmamış mı ? Belki onlar panzehiri bulmuştur."

Bir sessizlik olunca telefonu kulağımdan çekip kapanmadığından emin oldum.

" Zerrin orada mısın?"

İster istemez kaşlarım çatılmıştı.

" Pars'a bir şey mi oldu?"

" Pamir, biz diğer soylarla iletişim halinde değiliz. Aslına bakarsan bizim gibiler birbirinden ayrı olarak kendi soylarıyla yaşar. Dnamız kendine hastır. Başka soylarla karışmayı göze alamadığımız ve her soy saf kalmak istediği için böyle bir kural var."

Duyduğum şeylerle beynim donup kaldı. Pars can çekişiyordu ve herkes olaydan bihaber miydi yani.

" Zerrin. Yanlış anladığımı düşünüyorum. Pars'ın o halini bir tek ben görmüş olamam herhalde... Tamam, neyse Pars'a iyi bak. Elinden geldiği kadar hayatta tut. Senden tek istediğim şey bu. Ve Zerrin, eğer o ölürse kan naklini kabul etmeyeceğim. Bunu bilerek hareket et."

Panter Adam _ GAY -  MPREGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin