Bölüm 29

10.7K 1.1K 309
                                    

Satır aralarına yorum yapmayı unutmayın 🧚‍♀️🧚‍♂️

Doğum için günleri sayarken Pars iki saatliğine işi olduğunu söyleyip gitmişti.

Gittiğinden beri koltuğa bağdaş kurup kapıya gözümü dikerek oturuyordum. Sermin abla kalk oğlum taş kesileceksin dese bile yerimden kıpırdamamıştım, o da yılıp yanımda yöremde işlerini yapmaya başlamıştı.

Dakikaları sayıyordum, yarım saat geçmişti bile. Bu evde Pars'la konuşmak dışında bir aktivitem yoktu. O da olmayınca yapılacak en mantıklı şeyin onu beklemek olduğuna karar vermiştim.

Bir an kapıya dalan gözlerimi çekip ayaklandım. Mide kazıntım başlamıştı. Külçe gibi olan bedenimi zorla kaldırıp paytak paytak mutfağa ilerledim.

İyice götüm yere yaklaşmıştı. Bu yeme sevdasına daha da yaklaşacak gibiydi. Doğumdan sonra içimdeki fazladan kişiden çabucak kurtulmalıydım. Altı bebek, ben ve içime girmiş olan ikinci Pamir'le ordu gibiydik.

Buzdolabının kapağını açtığımda tepeleme dolu olduğunu gördüm. Pars her zaman hazırlıklıydı, canım bir şey isterde zamanında temin edemezse evham yapıyordu. Pimpirikli bir adamdı şu Pars.

Dışarıdan ulaşılmaz bir adam gibi gözüken Pars bu tarz insani tavırlar sergilediğinde bocalıyordum bazen. Dışarıdaki kabuğunu eve gelince dışarıda bırakıyordu ve bu her seferinde beni şaşırtıyordu.

Dikkatimi yiyeceklere verdiğimde elim muza gidecekken rafta gördüğam siyah ince şişeyle dikkatim oraya kaydı. Elime alıp sağına soluna bakındım.

" Şimdi ben seni kafama diksem ne olur ki?"

Elimdeki nar ekşisi şisesiyle ağzım sulanmıştı. Ard arda dudaklarımı yaladım.

" Yok, yapamayacağım , benim seni içmem gerek."

Üzerinde yüzde yaz nar ekşisi yazıyordu. O zaman yararlı bir şeydi.

Şişeyi yanıma alıp biraz önce oturup kapıyı dikizlediğim konumuma geri döndüm. Sermin abla ortada görünmüyordu, büyük ihtimalle üst kattaki işlerle ilgileniyordu.

Şişenin kapağını açıp kokusunu içime çektiğimde dayanamayıp kapağına bulaşmış sosu yaladım.

" Immmmm. "

Hem içim gıcıklanmıştı hemde hemen tadına varma hissiyle dolmuştum.

Önce bir yudum alıp yüzümü ekşittim. Sonra bir yudum daha ve bir yudum daha. Her seferinde üzümü ekşitip deli gibi sırıtıyordum.

Neredeyse tamamı dolu olan şişenin yarısına geldiğimde her yerime bulaştıra bulaştıra içmeye devam etmiştim.

" Ay ne yaptım ben böyle. Her yerim battı."

Buna rağmen gülümsedim. Şişeyi mutfağa bırakıp geri döndügümde başım döndügü için hemen koltuğa oturmuştum.

Hafiften midem bulanmaya başlamıştı.

" Uyusam geçer herhalde."

Zaten üzerime basan ağırlıkla suratımın ve üzerimin halinden haberim olmadan mayışmıştım bile.

.....

Patt........

Duyduğum gürültüyle yerimde kıpraşıp ağzımı şapırdattım. Ekşi bir tat vardı damağımda.

" Pamir. Allah aşkına ses ver."

Uzaktan uzaktan ses duyduğumda hiç oralı olmayıp uyumaya devam ettim.

Panter Adam _ GAY -  MPREGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin