Panter Adam _ GAY - MPREG

Bölüm 36

Günün 2. Bölümüdür. Önceki bölümü atlamayın. Yorum yapın bir de🙈

Uyarı: Bölüm şiddet içerir!

Pars'tan, ilahi bakış açısıyla

Pamir'in kaçtığı gece

Pars, Pamir ve çocuklarını geride bırakmak zorunda kaldığında vakit kaybetmeden bir çıkış yolu aramaya başladı. Annesi ve babası tehlikedeydi, herkes tehlikedeydi ama onun aklında sadece üçüzler vardı. Zaten yeterince şey kaybetmişti onlarda giderse aynada yüzüne bakamazdı.

Topluluk, tesis onlara ait olan şeylere sahip olamasın diye yerleşkelerini yok edip yer değiştireceklerdi. Olağanüstü bir durum olduğunda imha edilmek üzere inşa edilmişti bu yerleşke.

Kendi evleri içinde geçerliydi bu. Pamir ve çocuklara ait hiç bir iz kalmamalıydı geride.

Onları savunmasızca orada bırakmıştı, hızlı olması gerekiyordu. Vakit kaybetmeden Aslan'ı aradı hemen.

"Aslan her ne yapıyorsan hemen bırak. Buraya gelmen gerek Pamir ve üçüzleri çıkarmak için bir çıkış bulmalıyız."

Başka bir şey söylemeden telefonu kapattı. Hiç vakit yoktu. Her yer ateş hattıydı. Boşaltılan evler imha ediliyordu.

" Buradalar, evet doğruymuş, gerçekten panter adamlar üremenin bir yolunu bulmuş. Kazın burayı. Dikkatli olun, hiç bir kalıntıya zarar gelmesin."

Duyduğu kelimelerle kulakları uğuldadı. Kanı fokurdamaya başlamıştı.

Dönüşecekti.

Üçüzlerin mezarını bulmuşlardı. Olağanüstü bir hızla ilerledi. Onların mezarına ellerini sürecek olma düşüncesi tüm ilkel benliğini ortaya çıkarmıştı.

Görüş acısı tamamen degişmişti. Panter tarafı bedenini yırtıp içinden çıkmak için çıldırıyordu.

"Siz ilerleyin, bu çocukları doğuran kişide burada olmalı, bulmadan gelmeyin. Geri kalanları öldürün elimizde bunlardan yeterince var."

Dizginlerinden boşaldı. Tüm ailesi tehlikedeydi. İçindeki panteri daha fazla tutamıyordu.

Ve atıldı.

Büyük bir kükremeyle üzerlerine atılmışken bedeni şişip genişlemiş, pençeleri uzamış,  göz bebekleri büyümüştü.

Onları götürmelerine izin vermeyecekti. Kükremesi giden birliği geri döndürmüştü şimdilik, Pamir güvendeydi. Aslan'ın onları götürmesi için yeterli vakti yaratacaktı.

Onlar oğullarının mezarına dokunamadan üçünü mezardan uzağa savurdu. Daha evlatlarının mezarı bile çökmemişti. Bu nasıl bir alçaklıktı böyle.

Silahlar üzerine doğru ateşlendiğinde kanamaya başladı ama adrenalinden farketmiyordu bile. Birinin boynunu ısırarak etini derisinden ayırdı.

" Ağğğğ"

Hızımı kullanıp askerlerden birini önüne siper etti. Kurşunlar bedenine girerken sarsılıyordu. Elinden yere düşen silahı alıp eline yerleştirdi. Tüm silahlar parmak iziyle çalıştığı için parmağını, askerin tetik parmağına bastırarak vurabildiği kadar kişiyi vurdu. Gözünü kan bürümüştü. Doyamadığı yavrularını yerlerinden edeceklerdi. Pamir'in yüzüne nasıl bakardı bundan sonra.

"Hepinizin son günü olacak bugün."

Önümdeki adamla işi bittiğinde onu kenara fırlatıp geri kalan adamlardan birinin boynunu kırdı.