Bölüm 37

1K 124 60
                                    

İyi okumalar🌸

***

"Girebilir miyiz?"

Beyaz önlüklerinin yakalarını düzelten doktora doğru konuşurken, doktor ilgiyle başını Chaeyoung'a çevirmişti. Onu tanıyordu. Sürekli Kim Jennie'nin odasına geldiği için yüz aşinalığı hissetmişti.

"Girebilirsiniz ama çok durmayın lütfen. Uyuması gerekiyor."

Jongin kafasıyla onaylarken, Chaeyoung ve Jungkook'a önderlik etmek amacıyla önlerinden geçip kapıya doğru adımlamıştı. Kendisi zaten yarım saat önce görmüştü karısını. Şimdiyse arkadaşlarının görme zamanıydı.

Kapıyı hafifçe tıklatırken kapı kulbunu tutup kulağını kapıya yaklaştırdı. Eşinin rahatsız olmasını istemiyordu ve zaten aylardır uyuyordu, keyfine bakmalıydı azıcık.

"Jennie? Girebilir miyiz?"

Arka taraftan ses gelmemesiyle kapının kulbunu yavaşça açıp gözüyle etrafını görebilecek kadar kapıyı aralayıp içeri baktı. Tam da tahmin ettiği gibi, uyumuyordu. Sadece yorgun gözlerini boş boş etrafta dolaştırıyordu. Kapının açılmasıyla bakışları Jongin'e dönmüştü ki, Jongin hafifçe gülümsemişti.

"Jungkook ve Chaeyoung geldi. Seni görmek istiyorlar ama eğer yorgunsan-"

"Yok yok. Gelebilirler."

Jennie'nin kısıkça çıkan sesine karşı Jongin gülümseyip kapıyı ardına kadar açtı. Konuşmakta zorlanıyordu Jennie. Her konuştuğunda boğazının düğümlendiğini hissettiği için konuşmama kararı almıştı. Zaten kafasındaki sargı bezi ve kolundaki serumla kendisini garip hissettiği için insan içine çıkmayı pek istemiyordu.

Chaeyoung ve Jungkook'un kapıdan gözükmesiyle, çok hafifçe gülümsemişti Jennie. Gülümserken bile yanakları ağrıyordu ve bunu uzaktan başkasına da hissettirecek kadar yaptığına emindi.

"Jennie." Chaeyoung gözleri gözükmeyecek kadar çok gülümsediğinde, Jennie birkez daha gülümseme ihtiyacı duymuştu. Onu gerçekten özlemişti ve en son ki hatırladığı sahnelerde hiç de iyi gözükmüyordu.

Chaeyoung'un hızlıca yanına koşup tam bitişiğindeki sandalyeye oturmasıyla, Jennie güçsüzlükten titreyen kollarından destek alarak biraz daha oturma pozisyonuna gelecekti ki Chaeyoung yerinden kalkarak onu durdurmuştu. "Hayır hayır. Sakın kalkma."

"Jennie? Geçmiş olsun."

Gittikçe yaklaşan sesle Jennie -önünde Jongin olduğu için göremiyordu- kafasını azıcık ileriye attı ve ona doğru gülümseyerek yaklaşan Jungkook'a gülümsedi. Onunla çok şey yaşamıştı. Chaeyoung'dan sakladığı sırları sadece onun bilmesi üzse de, karısı için yaptığını bildiğinden sesini çıkaramıyordu.

"Teşekkür ederim."

Her şeyi çok merak ediyordu Jennie. Neler olup bittiğini, Lisa ve Taehyung'a ne olduğunu, Jisoo'ya ne olduğunu çok merak ediyordu. Özellikle en son hatırladığı sahnede, Jisoo'nun acı çığlıkları hala kulaklarında yankılanıyordu resmen. Ölmüş müydü, tedavi mi görüyordu, bebeği yaşıyor muydu her şeyi çok merak ediyordu.

Lisa ve Taehyung'u en son hatırladığında polislerin geldiğini anımsamıştı. Tam siren seslerini duyduktan sonra Lisa ve Taehyung'un telaşlı sesi ve koca bir sessizlik. Daha fazlası yoktu Jennie'de.

"Nasılsın? Kendini nasıl hissediyorsun? Bir yerin ağrıyor mu?"

Chaeyoung'un sımsıcak ellerini teninde hissettiğinde, kendisini çok sıcak hissetmişti. Küçüklüğünden beri sıcacık elleri hissettiğinde, kendini güvende hissediyordu. Bu özelliği hala bu yaşına kadar duruyordu.

retrouvailles ❧ RosékookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin