"Bana güveniyor musun Aria? Hadi atla, yapabilirsin. Bak burada senin için bekliyorum. Ben sana kötü bir şey olmasına izin verir miyim? Gölü bu kadar severken, bu korkun beni şaşırtıyor. Aferin, işte benim kızım. Her zaman cesur!"
~~
"Bu hayattaki en kötü şeylerden birisi intikamdır. İntikam çift taraflı keskin bir bıçaktır kızım. Ve asla da soğuk yenmez. Hep olayın sıcaklığıyla, düşünülmeden tasarlanır. Sen boşvermeyi öğren. Sadece kendi yolunda ilerle. Kimin ne dediği ne yaptığı asla seni yolundan alıkoymasın. Basit bir intikam bile hayatını alt üst eder. Şimdi ben de bu yenilgiyi koyveriyorum. "
~~
"İşteyken profesyonellik adına, duygularını uykuya yatırmalısın. Ne kadar sinirlensen de sevinsen de belli etmemelisin. Hah aslında siz gençlerin de dediği gibi; Poker Face olmalısın. "
~~
"Bu hayatta hiçbir şey senden daha önemli değil Aria."
~~
"Kimseye güvenme Aria. Asla. Bir şey diyeyim mi, bana bile."
~~
"Senin içinde kendi hayatını yönlendirebilecek güç ve özveri var biliyorum. Evet biliyorum her zaman kendi ayakların üzerinde durmak ve hatta yalnız kalmak istiyorsun. Ama Aria, yalnızlık bu hayatta en çok istenen şey olsa da elde edildiğinde seni çok fena cezalandırır. Kendi ayakların üstünde dur tabii. Ama önüne gelen hazır yemeği de çevirme, hatta soğutma bile. Beni de sensiz bırakma."
~~
"Sev Aria, neden sevmekten korkuyorsun? Kalbine dokunan ateşi kendine karşı kullanırsan yanarsın. Ama eğer onu kabul eder ve sarmalarsan, işte o zaman o ateşle ısınırsın. Üşüdüğünde seni ısıtan, acıktığında yemeğini pişiren ve tüm buzları eritip suyu kaynatan ateştir. Bunu unutma."
~~
"Bir gün ben yanında olmazsam asla kendi bildiğinden şaşmadan ilerle. Sana o kadar güveniyorum ki. Sen her zaman istediğini eninde sonunda elde edebilen birisi oldun. Çabalasan da vazgeçme. Düşsen ve kalkamasan da emekle. Ruhumdan bir parça hep seninle."
~~
"Daha nice 22 yıl birlikte olacağız kızım. Doğum günün kutlu olsun. Seni seviyorum."
*
Koştukça babamın sesi yankılanıyordu kulaklarımda. Hiç durmadan koşmak istedim. Daha fazlasını duymak istedim. Bana yol göstermesini diledim.
Ama bedenim yere yığıldı kaldı. Nefes nefese, kalabalığın ortasında öylece yerdeydim. İnsan seli üstüme üstüme geliyordu. Herkes tuhaf bakışlar atarak, pislikmişim gibi uzaklaşarak yanımdan geçip gidiyordu. Bir süre sonra kalktım ve yavaşça yürümeye başladım. Yürüdükçe düşüncelerim netleşmeye başladı. Her şey daha berrak ve anlaşılır hale geldi. Ne yapacağım, ne yapabileceğim... Ağlayıp sızlanan bir kıza dönüşmeyecektim, hayır. Nefesim düzene girene kadar yürümeye devam ettim ve bugün yapmam gerekenleri planladım. Koşmak gerçekten iyi gelmişti.
Babamın hala benimle olduğunu bilmek ise büyük bir güç vermişti.
**
Lobiye girerken Sirius'u gördüm. Büyük adımlarla kapıya doğru geliyordu. Kapının girişinde omzuma çarptı. Hızlıca dönüp özür diledi ve bir şey söylememe fırsat vermeden koşar adımlarla dışarı çıktı.
Yess! Resmen beni tanımadı! İşte böyle Ari... hayır. İşte böyle Vega, böyle devam et.
Yüzümde büyük bir gülümseme ile resepsiyona gidip odadan çıkarken kartımı almayı unuttuğumu ve 'beyefendinin' de az önce hızla çıktığını söyledim. Görevli genç çocuk benim için kapıyı açtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİMLİKSİZ (NO ID/EA)
Science FictionO sadece doğum gününü kutlamak istemişti, diğerleri ise kağıdın intikamını kanla almak... Tüm hayatını ve hatta kendi kimliğini yitirmişken, adaleti intikamla sağlamak isterken kendisini paralel evrende bulan genç bir kız. Yitirdiklerinin mutlu oldu...