Bölüm-22

2.8K 78 4
                                        

BELİZ

Atahan'ın evinden kapıyı çarpıp çıkar çıkmaz çantamdan telefonu elime alıp rehberden asistanımı bulup arayıp kulağıma götürdüm. Bir yandan da çantamdan arabanın anahtarını çıkartıyorum. O sırada arabama doğru yürümeye başladım. Kısa bir süre sonra açılınca vakit kaybetmeden konuşmaya başladım.

"Bana Trabzon'a bilet al hemen!" Deyip kapattım. Arkama bakmadan arabama binip evime geçtim hemen odama çıkıp valizimi hazırlamaya başladım. Telefonuma bildirim sesi gelince açıp baktım. Bir saat sonra uçağınız var efendim. Okuyunca hemen ihtiyacım olanları valize koyup evden çıktım. Madem kaçan kovalanır. Bu sefer ben kaçan olayım...

ZÜMRA

Sabah gözlerimi açtığımda saat sekiz olmuştu. Gözlerimi ovalayarak yataktan doğruldum. Etrafa mal mal bakmaya başladım. Elimle yüzümü sıvazlayıp ofladım. Büyük ihtimalle Safiş uyanmaştı. Yataktan kalkıp odadan çıkıp mutfağa girdiğimde Safiş kahvaltılık hazırlıyordu. Yanına giderek "günaydın" dedim.

Safiş gülümseyerek "günaydın" dedi. Raftan bardak alıp musluktan su doldurdum. Suyu içim tezgahın üzerine koydum.

"Ela uyanmadı mı?" Diye sordum.

"Yok hayır uyanmadı daha"

"Ya Safiş bugün Ela'ya sen bakabilir misin? Bugün çok yoğunum"

"Olur bakarım. Zaten bugün hastanede üç saatlik işim var"

"Tamam o zaman ben gidim de şunu uyandırım"

"Tamam canım zaten her şey hazır"

Yanağından öpüp mutfaktan çıkıp. Elmanın odasına girdim. Kafasını yastığa gömmüş bir şekilde uyuyordu ve bu hâli o kadar tatlıydı ki yanına gidip yanağına öpücük kondurdum. Saçlarını okşayarak
"Ela hadi uyan meleğim"

Hafif kıpırdanıp ağzının içinden "ı-ıı" dedi.

"Hadi ama meleğim bak saat neredeyse saat sekiz buçuk oldu. Daha kahvaltı edicez ondan sonra işe gidicem. Sende Safiş'le hastaneye gidiceksin" der demez tek gözünü açıp "Safiş hastaneye mi götürücek beni?" Bu kız resmen benim gibi aksiyon delisiydi. Kim bir hastaneye gidince ne hınzırlıklar yapıcaktı. Allah sabır versin bugün Safiş'e burnundan getireceği kesindi. Gerçi Safiş de Ela'dan geri kalmaz da

"Hıhım bugün ben çok yoğunum onun için Safiş ilgilenecek seninle" der demez yattığı yerden doğrulup

"Tamam o zaman kalkıp hazırlanım ben"

"Tamam canım" deyip saçlarına öpücük kondurdum ve odadan çıktım. Odama geçip dolabın karşına geçip bugün giyeceklerimi çıkardım. Üzerimi çıkartıp üstüme beyaz boğazlık kazak giyip altıma da kahve tonlarında bol paça pantolunumu giyip üstüme sütlü kahve olan trençkotumu giydim. Saçımı açık bırakıp sadece bir rimel sürüp odadan çıktım. Evden çıkmadan önce mutfağa girdiğimde Safiş'le Ela kahvaltılarını yapıyorlardı. Ela'mın yanına gidip saçlarına öpücük kondurdum. Safiş ağzındaki lokmasını bitirip eliyle masayı göstererek

"Otur da bir şeyler ye aç acına gitme"

Masadan bir tane zeytin alıp ağzıma aldım. Kafamı sağa sola sallayıp "yok Safiş hem vakit kaybetmeden gitmem lazım"

Saate baktığımda dokuzu geçiyordu " geç kaldım bile hadi ben çıktım" deyip ayakkabılıktan spor ayakkabımı giydim. Telefonumu çapraz cep telefonu çantama koyup merdivenlerden inip kapının önüne geldiğim de kapıyı açıp çıkacakken atahan arabaya yaslanmış bir şekilde duruyordu. Gözleri yere odaklanmış öylece duruyordu. Acaba ne düşünüyordu yada aklından neler geçiyordu. Öyle dalmıştı ki yanından geçenleri bile fark etmiyordu kesin! Kendimi toplayıp dışarı çıkıp kapıyı örttüm.

ZÜMRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin