Dr. Lee tam adıyla Lee Minho, Kore'nin en iyi tıp fakültelerinden birini bitirmiş ve ardından Amerika'da Göz Hastalıkları üzerine ihtisasını tamamlamış olan hırslı ve başarılı bir doktordu. Hastalarına genellikle çok ilgili bir şekilde yaklaştığı için de hastanedeki meslektaşları, hemşireler ve hastaları tarafından çok saygı duyulan biriydi. Bir araştırma hastanesinde araştırmacı doktor olarak çalışsa da sıkça hasta muayene ediyordu ve bu durum bazen onu ciddi anlamda yoruyor gibi görünüyordu ve böyle durumlarda genellikle kafasını dağıtmak için ya evde dinlenip kedileriyle vakit geçiriyor ya da bir puba gidip kafasını dağıtmayı tercih ediyordu. Tabii bunu her zaman yapamıyordu; eğer ertesi gün bir ameliyatı varsa ya da önemli bir toplantısı varsa evde sadece müzik dinleyip, kitap okumayı tercih ederdi ya da kedileriyle oynamayı... Yalnızca Cuma geceleri haftasonu çalışmadığı için rahatlıkla vakit bulabiliyordu. Yaşıtlarının aksine oldukça sakin bir hayatının olduğu söylenebilirdi. Biraz soğuk biri olduğu daha yüz metre öteden anlaşılıyordu ancak yalnızca çok samimi olduğu insanlara ve hastalarına gülen yüzünü gösteriyordu. O uzaktan bakınca belki bir sosyopat gibi bile gözüküyor olabilirdi ancak öyle biri olmadığını en iyi belki de üç kedisi biliyordu...
Minho hastanedeki işlerini tamamlayıp bir an önce çıkmak için sabırsızlandı. Saate baktığında çıkmasına 15 dakika olduğunu gördü.
- Areum başka bir hasta yok değil mi?
- Hayır efendim, çıkma saatiniz gelmiş gönül rahatlığıyla gidebilirsiniz.Areum ona içtenlikle gülümsedi, Minho da bu gülümsemeyi karşılıksız bırakmamıştı tabii ki. Hastanedeki hemen hemen tüm bekar hemşirelerin gözü üzerindeydi hatta bazen hastalarının bile, çünkü o gerçekten Yunan tanrılarını bile kıskandıracak orantılı bir yüze, David gibi bir vücuda ve beyaz bir tene sahipti, gözlerinin genetik olarak ailesinden miras kalan yapısı kadınları bile kıskandırıyordu. O hem çok yakışıklı ve çekiciydi hem de inanılmaz bir güzelliğe sahipti. Minho kendisine duyulan ilginin farkındaydı elbette. Peki aşk hayatı ne alemdeydi? Nasıl kadınlar ilgisini çekerdi ya da şimdiye kadar kaç kadınla birlikte olmuştu?
Kadınlar ilgisini çekmezdi ve birlikte olduğu kadın sayısı kocaman bir sıfırdı. Çünkü onun tercihleri farklıydı, o hemcinslerinden hoşlanıyordu. Kadınları bir arkadaş, meslektaş ya da sadece bir insandan farklı bir şekilde hayal edemiyordu. Yönelimini bilen kişi sayısı bir elin beş parmağını geçmezdi çünkü Kore gerçekten baskıcı ve muhafazakar bir topluma sahipti. Zaten ihtisas için çok çalışıp Amerika'ya gitme sebebi sanıldığı gibi oranın çok popüler olması değildi, kendini özgür kılmak adına böyle bir tercih yapmıştı. Bu sebeple yalnızca birkaç arkadaşı onun durumundan haberdardı ve tabii ki onu buluşmalara yollamak isteyen ailesi bu durumdan bihaberdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERENDIPITY | Minsung
FanficGenç, yakışıklı ve başarılı bir doktor olan Dr. Lee bir gün tesadüfen biriyle tanışır. *** Minho ona herhangi bir hastası gibi bakmak istemiyordu ve aralarında sadece bir karış mesafe vardı. Bu durum sıradan bir muayene için yeterince zordu... *** ...