"Dağılabilirsiniz."
Profesörün sesiyle herkes aynı anda ayaklanmıştı. Sıraların çekilme sesiyle öğrencilerin rahatlama sesleri birbirine karışıyordu. Ben ise ne mi yapıyordum? Doğru tahmin, Minho'yu izliyordum. Felix benden umudu kesmiş olacak ki sevgilisinin yanına gitmişti. Bu gözlerimi devirmeme sebep olurken çantamı alarak ayaklanmıştım.
Tam Felix'in yanına doğru ilerliyordum ki birisi çekingence kolumdan tutmuştu. Meraklı bakışlarla o tarafa döndüm.
Tatlı ve köpek yavrusuna benzeyen bir çocuk bana gülümsüyordu. İstemsizce ben de ona gülümsemiştim.
"Şey, rahatsız ettiğim için kusura bakma ama..."
"Sorun değil, ne olmuştu?"
Çocuğun gözünde belli belirsiz bir tereddüt olduğunu görmüştüm. Tanımadığı kişilerle konuşmakta pek iyi değildi anlaşılan. Sorun yok dercesine gülümsememi büyüttüm.
"Bu derste iyi olduğunu gördüm. Boş bir zamanın varsa bir yeri anlamama yardım edebilir misin?"
Çekingence konuştuğunda onu başımla onayladım. "Tabii ki elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım."
Karşımdaki bedenin gözleri parlayınca ben de ister istemez mutlu olmuştum. Derslerimin çok iyi olduğu söylenemezdi. Bu ders yani genel fizik hariç. Nasıl olduğunu anlamasam da genel fizik dersini bir şekilde yapabiliyordum.
"O zaman bugün derslerin bitiminde okul kütüphanesinde buluşalım..."
"Seungmin."
"Seungmin. Memnun oldum, ben de Jisung."
"Biliyorum. Sonra görüşürüz o zaman, teşekkür ederim."
Başımla onaylayıp amfinin merdivenlerinden inen çocuğa baktım. Çok tatlı birisiydi, içimden bir ses iyi geçineceğimizi söylüyordu.
Kafamı iki yana sallayıp çoktan boşalmış olan amfiden dışarı çıktım. Felix tabii ki beni bırakıp sevgilisiyle gitmişti. Bir sonraki dersimiz iki saat sonraydı. Felix'in yanına gitmek hiç cazip gelmemişti şu an. Changbin ile ikisinin vıcık vıcık hallerini izlemek istemiyordum.
Bir süre ne yapacağımı düşünürken kütüphaneye gidip kitabımı yazmaya devam etme fikri çoktan aklımı ele geçirmişti. Sonuç olarak okul kütüphanesine doğru yürümeye başlamıştım.
Bilgisayarım her zamanki gibi yanımdaydı. Bu yüzden önceki bölüme gelen yorumlara da bakabilecektim. Bu keyfimi anında yerine getirirken arkalarda, köşeden bir yer bulup oturdum. Bilgisayarımın açılmasını beklerken etrafıma bir göz atmıştım. Arkalarda olduğum için fazla kimse yoktu.
Gözüm tanıdık bir simaya takıldığında duraksamıştım. Hyunjin, yanında bir kızla birlikte oturuyordu. Oldukça samimi görünüyorlardı. Bir an sevgilisi olup olmadığını merak etmiştim.
Bilgisayarımdan gelen ses düşüncelerimden ayrılmamı sağlarken önüme döndüm. Beni ilgilendirmezdi. Hızlıca uygulamaya girerek bildirimlere tıkladım.
Yorumlarda göz gezdirirken istemsizce gülümsemem büyüyordu.
'Ağlıyorum.'
'Yaa, hayır.'
Birkaç dakika yorumları okumakla cevap vermek arasında harcadım. Gerçekten modum yükselmişti. Yeni bölüm yazmak için girdiğim boş sayfa gözlerimin önüne serilirken parmaklarımı tuşlar üzerinde hareketlendirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Write Your Own Story /Minsung
Fanfiction(TAMAMLANDI.) "Hadi ama Jisung, kim kendi yazdığı kitaba ağlar ki?" Felix'in sesiyle gözyaşlarımı tekrar silmiştim. "Ama Lix, Minho'm ölüyor!" - 1Month ile bağlantılı ama bağlantılı değil de. Onu okumazsanız bir şey kaybetmezsiniz. Yani en azından...