Önceki bölümü okuduğunuza emin olun lütfen
🦋~
Minho ile birlikte akşam eve geldiğimizde, tüm yol boyunca bana söylediği şeyi düşünmüştüm. Tanrım... Kırk yıl düşünsem Lee Minho'nun bana aşk itirafı yapacağı aklımın ucundan dahi geçmezdi.
Sessizce eve girdik çünkü o bankta saatlerce oturup konuşmuştuk. Tam tahmin ettiğimiz gibi Yeji, ranzanın üstünde uyuyordu. Minho, gülerek Yeji'nin dışarı sarkan bacağını tutmuş, tekrar yatağa koyup üstünü örtmüştü. Bense o sırada pijamalarımı alıp lavaboya girmiştim. Hadi ama, Minho'nun yanında üstümü asla değiştiremezdim. Utancımdan yok olma ihtimalim vardı.
Hızlıca avokadolu tişörtümü ve şortumu giymiştim. İlkbaharda olduğumuz için akşamları serin olsa da evde yanan şömine sayesinde evin içi sıcacıktı. Dişlerimi fırçalayıp katladığım kıyafetleri alarak tekrar içeri geçtikten sonra elimdekileri valizime koyarken Minho banyoya girmişti. Tahminimce o da benimle aynı şeyleri yapıyordu.
Valizime eşyalarımı koyduktan sonra öylece ayakta dikilmiştim. Minho'nun nerede yatmak isteyeceğini bilmediğimden hangi yatağa yatsam diye düşünüyordum. Tam o sırada banyonun kapısı açılmış, içinden üstünde sadece eşofman altı olan bir Minho çıkmıştı. Şaşkınlıkla gözlerimi büyütüp elimi ağzıma kapattım çığlık atmamak için.
Minho ise sadece sırıtmakla yetinmişti. Tekli yatağa yönelip üstündeki yorganı çekerek içine girdi. "Çok beğendin sanırım. Öyle dikilme de gel yanıma."
Fısıldayarak söylediğinde kafamı iki yana salladım. Tanrı aşkına çıplak göğsünden gözlerimi çekebilirsem hareket edecektim.
Minho, bileğimden tutarak beni yanına çekmişti. Kalbim ağzımda atıyordu ve vücudumun her yeri karıncalanıyordu. Gözlerimi kaçırıp ona arkamı dönerek yanına yattım. Sağlığım için bakmasam daha iyiydi yoksa ölebilirdim.
"Kıpkırmızı oldun, çok tatlısın." Minho gülerek tek kolunu belime sarıp sırtımı göğsüne yasladı. Sonra da enseme minik bir öpücük bırakmıştı.
Hoççağalın ğidiyom ben.
Ellerimi belimdeki kolunun üstüne koyarak gözlerimi kapattım. Hayatımdaki en iyi uyku Minho ile uyuduğum tüm uykulardı.
"İyi geceler Minho." Mırıldandığımda omzumun üstünü öpmüştü. "İyi geceler sincap."
—
"Sikecem şimdi, bıraksana çocuğu be!"
Yeji'nin sesiyle gözlerimi araladığımda neler olduğunu anlamayarak tepemde dikilen kıza baktım.
"Al işte, senin yüzünden uyandı. Kaçacak delik arasan iyi edersin Hwang Yeji." Arkamdan Minho'nun sesini duyduğumda yutkunmuştum. Biz birlikte uyumuştuk!
"Sülük gibi yapışmışsın çocuğa, nefes alamıyordu; kurtardım işte."
Mırıldanarak gözlerimi tekrar kapatıp Minho'ya doğru dönmüştüm. Kollarımı beline sarıp kafamı çıplak göğsüne yasladım. Minho da gülerek kollarını etrafıma sarmıştı. Yeji'nin gözlerini devirdiğini göremesem de hissetmiştim. "Hayır, suç bende tabi ne diye karışıyorsam? Kendim giderim."
"Siktir git artık, gördüğün üzere gelmiyoruz." Minho söylediğinde Yeji çoktan çıkmıştı bile. Kafamı kaldırıp güzel yüzüne baktım. "Ne oldu ki?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Write Your Own Story /Minsung
Fanfiction(TAMAMLANDI.) "Hadi ama Jisung, kim kendi yazdığı kitaba ağlar ki?" Felix'in sesiyle gözyaşlarımı tekrar silmiştim. "Ama Lix, Minho'm ölüyor!" - 1Month ile bağlantılı ama bağlantılı değil de. Onu okumazsanız bir şey kaybetmezsiniz. Yani en azından...