•12•

4.6K 687 465
                                    

Oy sınırı: 35
Yorum sınırı: 100

Jeongin'in ağzından

"Pişt Ryu!"

"Ne var be, dürtüp durma adam kızacak şimdi."

Dersteydik. Üstelik nümerik analiz dersi. Her zamanki gibi blok ders yapıyorduk ve ben artık beynimin aktığını hissediyordum. Aşırı sıkılmıştım, Ryujin ise benimle ilgilenmiyordu.

"Ya yeter artık, problem ve çözme kelimelerini duymak istemiyorum."

Kafamı sıraya bilmem kaçıncı kez gömerken konuştum. Bu hafta üniversitede ilk üç sınıfların final haftasıydı, ona rağmen biz hala ders görüyorduk. Yetmezmiş gibi sınava sadece bir saat kalmıştı.

"Dayan Jeong, yapabiliriz." Ryujin kaşlarını çatmış elini yumruk yaparak havaya sallamıştı. En yakın arkadaşım diye demiyorum. Kendisi birazcık salaktır.

"Bugünlük bu kadar."

Profesörün sesiyle neredeyse sevinçten çığlık atacaktım. Son anda kendimi durdurup Ryujin'i de kolundan kaparak dışarı çıktım.

Kahverengi saçlarını geriye atarak derin bir nefes verdi. "Ömrümden az önce üç yıl gitti."

Gülerken onu başımla onaylamıştım. Hızlıca birlikte kafeteryaya indik, acil tatlı bir şeyler yemem lazımdı; şekerim düşmüştü bu ders boyunca.

Kantinden alacaklarımızı alıp ilerlemeye başladık. Gözlerimi etrafta gezdirdiğimde hyunglarımın bir masada oturduklarını görmüştüm. "Ryu, oradalar hadi gidelim."

Birlikte renkli sandalyelerin olduğu kısma ilerlemiştik, Jisung ve Seungmin hyung karşılıklı oturuyorlardı.

Hızlıca Seungmin hyungun yanına yerleştiğimde Ryujin de Jisung hyungun yanına oturmuştu. Ellerini birbirine vurdular. "Selam çocuklar."

"Selam hyunglar." Kıkırdayarak söylediğimde aldığım çikolatayı yemekle meşguldüm. "Bir saat sonra ilk finalimize gireceğiz." Ryujin oflayarak söylediğinde ona güldüm. Her şeyi biliyordu zaten, boşuna bizim dönemin birincisi değildi.

Jisung hyung kaşlarını kaldırıp bize acır bir şekilde bakmıştı. Seungmin hyung ise gülümseyerek konuştu. "Üçüncü sınıfların da bugünmüş ilki."

"Sen nereden biliyorsun hyung?" Kaşlarımı çatarak şüpheli bakışlarımı üstünde gezdirdim. Tedirgin hali gözümden kaçmamıştı. "Jisung söyledi." Topu Jisung hyunga attığında gülmüştüm. Pekala bunun peşini bırakmayacaktım.

Üçüncü sınıflarla aynı anda gireceğimizi duymak biraz moralimi bozmuştu. Jisung hyung fark etmiş olacak ki bana doğru baktı.

"Hyunjin'le neler oluyor?" Tamam, bu kadar net konuya gireceğini düşünmüyordum. Şaşkınlıkla gözlerimi büyüttüm ve boğazımı temizledim. Kafamı elime yaslayarak anlatmaya başladım.

Bir hafta önce

Son dersim bir saat önce bitmişti. Peki hala neden okuldaydım? Proje ödevi için.

Mark'la birlikte takım olmuştuk ve yarına yetiştirmemiz gereken bir proje ödevi vardı. Tabii ki ödev bir hafta önceden verilmişti ve tabii ki biz son güne bırakmıştık.

Sıkıntıyla nefes verdim. Mark beni kütüphanede bekliyor olmalıydı, bir an önce elimdeki kitapları bırakmak; ödevle ilgili olanları almak için dolabıma ilerledim. Sakince kapağını açıp kitapları bıraktıktan sonra birden kapağın tekrar kapanmasıyla yerimde sıçramıştım.

Write Your Own Story /MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin