INSTAGRAM: ysmkayaaa
Keyifli okumalar! 🤍
Yaşadığınız kötü bir olayın üzerinden zaman geçer her şey yoluna girer ve içinize hiç olmadığı kadar derin bir nefes çekersiniz. İşte tam olarak o anda, günler sonra ciğerlerime en güzel havayı çekiyordum. Uzun bir süre hastanede kalarak arkadaşımın ailesinin mutluluğuna ortak olmuş, Poyraz'ın gelmesine çok az bir zaman kaldığını fark ettiğimde çabucak eve gelmiş, Karan'a gideceğimizi açıklayarak odama çekilmiştim.
Çok hızlı bir şekilde hazırlanmam gerekiyordu. Poyraz her an gelebilirdi ve onu kapıda bekletmek istemiyordum. Çantamı yatağıma bıraktığımda telefonum çalmaya başlamıştı. Ekranda yazan isimle geç kaldığımın farkına tam anlamıyla varmıştım. Aramayı yanıtlayarak telefonu kulağıma götürdüm.
"Geldin mi?"
"Güzelim, son anda bir işim çıktı. Sizi almaya gelemeyeceğim."
"Yemeğe yetişebilecek misin?"
"Yetişirim. Siz kendiniz gidebilirsiniz değil mi?"
"Tabii ki Poyraz. Yemekte görüşürüz."
***
Aldığım tatlıyı Karan'ın kucağına bırakarak yerime geçtim. Elimiz boş gelmek istememiştik ve Karan, Okan amcanın sözde en sevdiği tatlıyı bildiğini iddia ederek bana kendisinin en sevdiği tatlıyı aldırmıştı. Büyük bir zafer kazanmış edasıyla sırıtan kardeşimin bu haline gülerek baktım. Bu çocuk tam olarak ne zaman büyütecekti? Büyüdüğü zamanı görebilecek miydim?
"Deniz'le çalışmanız nasıl gidiyor?"
"Pek iyi değil. Akay, onu izlemekten anlattığı şeylere odaklanamıyorum."
Cümlesinin peşine heyecanla oturduğu yerde kıpırdanıp, bedenini kemerin izin verdiği kadarıyla benden tarafa çevirdi.
"Kızı çıldırtıyorsun yani?"
"Akay!"
İnleyerek ismimi söylediğinde bir iki saniye yüzüne baktım.
"Ben ne anlatıyorum sen bana ne söylüyorsun?"
"Karan, hissettiklerin çok güzel ve değerli hisler. Ama derslerine engel olması hiç hoşuma gitmez ve senin bunu bildiğini düşünüyorum."
İç çekerek başını cama çevirdi, elini rastgele havada salladı.
"Evet. Evet, biliyorum."
Yol boyunca sessizliğe bürünen Karan evin bahçesine girdiğimizde boğazını temizledi. Söylediklerimin canını sıktığını biliyordum. Onun aksine canını sıkacak bir şey söylemediğimi düşünüyordum. Arabadan inen kardeşimle beraber arabayı kilitledim. Anahtarı çantama koyarak Karan'ın zilini çalmak üzere olduğu kapıya doğru ilerledim.
***
Okan amcayla uzun uzun sohbet ettikten sonra yemek masasına geçtik. Poyraz kısa bir süre sonra burada olacağını ve daha fazla onu beklemememizi söylemişti. Çorba servisi yapılırken sessizce bekliyorduk.
"Afiyet olsun."
Okan amcanın komutu ile çorbalarımızı içmeye başladık. Okan amca, Karan'la dersleri hakkında sohbete girdiğinde sessizce onları dinliyordum. Çorbamdan bir kaç kaşık aldığım sırada evin içerisinde zilin sesi yankılandı. Poyraz gelmiş olmalıydı. Yerimde kıpırdanarak içeriye girmesini bekledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİMSİYAH
FanfictionAşk güzeldir. Onun yanı sıra felakettir. Evet, felaket. En büyük felaket aşk... Baktığın her yönde onun yüzü vardır. Deli olmamak elde değildir. Ama aşkın kaçınılmaz sonudur, delirmek. "Mavi gözleriniz denize benziyor madam! Düşsem ölür müyüm?" "Sö...