-Vote ve yorum bırakmayı unutmayınız!!!!
Uygar sanırım yirmi dört saatinin tümünü ağlayarak geçirmeye meyilliydi.
Kutay kahvaltıdan sonra sözde "arkadaşları" ile birlikte fotoğraf çekilmek üzere odaya çıkmıştı. Zira üzerindeki çay lekeli pantolonla gezinmek istemiyordu. Kenan elinin tersinde güzel durunca Kutay'ın durup şakacıktan "Bir tane patlatası."gelmişti.
O şiddetle de çay pantolonuna damlamıştı zira.
Odaya geldiğinde ise zırlayıp iç çeken, yatağa gömülüp yorganla kendini boğan yaralı ceylana ıslık çalarak ilerlemişti.
"Güller açmış yüzünde Bambiiiiii."diye gürledi Kutay tespihini iki kez çevirip sırıtırken. "Ne oldu Tayfu Tayfu ?"
Uygar şiddetle hıçkırırken Kutay tembel bir ıslık yerleştirdi dudaklarına ve alayla gerine gerine kıyafetlerinin olduğu dolaba adımladı. "Ne oldu yoksa öpücük yerine babayı mı verdi la sana? Salak."
Uygar inleyerek ağlarken onun canhıraş nefes alıp vermesiyle daha da sırıttı Kutay. "Ne sanıyordun oğlum ? Seni seviyorum diyip boynuna mı atlayacaktı ulan. Ne salak herifsin sen Uygar. Ahhh Yaralı Ceylan gezme bu dağlarda seni harcarlarrr."
Uygar tiz hıçkırıklarla odayı yankılatırken "Sus...A..Artık..Sus.."
"Islak rüyalar,pembe düşler. Gerçek artık bizim hikayede.."diye mırıldandı Sihirli Annem dizi müziğini uyarlayan Kutay sırıtıp. "Göte gelen Uygar ve sizlerle..."
Uygar inlerken Kutay sırıtıp yatağa uzandı.
"Tüm inekler bir deli ama bizimkisi bir geri...Orda hep ağlak biri....Sanki bizden biri....Hem asalak hem de geri ...İnekler dünyasından geldi.."diye devam etti Kutay.
"Hayat ağlak ve Tayfu'lar..." Kutay ritmi bozarken. "Amcık seviyor."
"Sen canavarsın!"diye gürledi Uygar şişik gözlerle yorganı yastığı davutup. "Saygı duysana acıma!"
"Acıya bak vah vah."dedi Kutay elini kalbine götürüp.
"Kutay ben.."dedi Uygar hıçkırıp. "Ne olur öldürme beni.."
"Allah vurmuş sana."dedi Kutay esneyip.
"Bak ben ciddi değildim gidip Tayfun'la bir daha konuş.."Uygar yutkunup korkak bakışlarla Kutay'ı süzerken.
"Yenilen pehlivan güreşe doymuyor tabi."dedi Kutay sırıtıp. "Yazık lan kafana."
"Ben bir hata ettim.."diye açıkladı Uygar acıyla. "Ne olur beni öldürmeden önce.."
"Derdini sikeyim harbi."dedi Kutay dişleri arasından. "Derdi de Tayfun..."
Kutay dudak büzüp ağlak bir yüz ifadesi takınarak bakındı Uygar'a. "Dur o senin ıslak rüyandı..Affet.."
"KUTAY BEN BİZİM SEVGİLİ.."dedi Uygar yere çöküp ağlarken. "BİZİMSEVGİLİOLDUĞUMUZUSÖYLEDİMTAYFUNA."
"Türkçe konuş?"dedi Kutay kaş çatıp.
"Ben.."dedi Uygar acıyla. "Ben bir şey yaptım."
"Kıvırma la dansöz gibi hıyar."dedi Kutay sinirle. "Tamamla cümleni!"
"KUTAY.."diye inledi Uygar acıyla. "Yalvarırım."
"LAN KONUŞ!"diye fırlattı tespihi oğlan duvara.
"B-Ben bizim..Sevgiliyiz dedim Tayfun'a ben.."dedi Uygar yüzünü elleriyle kapatıp başına vurmasın diye gizlenirken. "Kutay'a aşığım...dedim."
Ve Uygar hayatında ilk defa dayak yemenin tadına varmadan önce son kez bakındı etrafına.
Okyanustan kara ve dipsiz lacivertler alev püskürten bir volkan gibi dikilirken üstelik başında.
Son duasını etmek üzere yutkundu Uygar.
Sanırım ömrü on sekiz senelikti böyle...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Perde
Romance"Hiç sevilmemişsin,sevdiğin ise meçhul!"diye gürledi ceylan gözleriyle. Sevmek ve sevilmek nedir özenle ince ince öğreteceğini bilmeden...