BERCESTE'NİN VAVEYLA'SI

• 54.Bölüm •

Biz geldiik!

NOT: 52. Bölümde yaşanan soykırımın Toprak'ın başlattığı ikinci soykırım olduğunu laf arasında söylemiştim. Bu bölüm ilk soykırımı öğreneceksiniz. Ve evet, şaşıracaksınız...

Herkes tatilden devam etmemi istediği için direkt oradan mevzuya giriyorum yavrular.

Medya: Yağmur Marnero ve Toprak Marnero

Oy vermeyi ve satırlar arası yorum yapmayı unutmayın please.

Keyifli okumalar dilerim...♡

-----------------------------------------------------------------------------------

"Ben senin için kendimden vazgeçip yeni bir Toprak Marnero oluyorsam, sende kalbindekinden vazgeçip beni seveceksin Yağmur!"

Tam iki gündür genç kadının zihninde dolanıyordu bu sözler. Kalbindekinden vazgeçebilir miydi? Ya da Toprak'ı sevebilir miydi? İlk ihtimal belki olabilirdi ama ikincisinin olması imkansız görünüyordu Yağmur için. Bahsi geçen adam, bütün hayatını boşaltmış ve merkeze yalnızca kendisini koymuştu. Fazlasıyla bencildi.

"Yavrum yapma ama şunu yaa! Bak vallahi tuvalet terliği ile öldürücem kendimi!"

"BA-BABAA!"

"İşine gelince baba diyemezsin! Saçını çekerim senin!"

"BABABA BABA BABABA!"

"Sen şimdi görürsün!" Toprak kızının saçını çekmeye yeltendiği sırada Eftelya sanki başına gelecekleri anlamış gibi daha hızlı davranarak küçük parmaklarını babasının gözlerine sokmuştu. Toprak acıdan kıvranırken saçlarında hissettiği parmaklarla bağırmaya başlamıştı. Efletya'da bağırıyordu. Ortalık iyice savaş alanına dönmüştü. Eftelya'nın da saçı çekilmeye başlanmıştı. Şu an yatağın üzerindeki manzara inanılmazdı. 34 yaşındaki koca adam bir buçuk yaşındaki bir bebekle saç baş kavga ediyordu!

"Ahh! Annen sana terbiye vermemiş! Nasıl babanın gözüne parmak sokarsın!? O saçlarını- bekle sen bekle bak nasıl çekiyorum!"

"BABABABABABAABABBA!"

"Noldu lan az önce artisleniyordun!?"

"Ne bu gürültü Allah aşkına?" Yağmur üzerine giydiği bornoz ile odaya giriş yapmıştı. Yatakta gördüğü manzara karşısında gözleri sonuna kadar açılmıştı. "TOPRAK NE YAPIYORSUN!?" Hızla yanlarına giderek güç bela kızını kucağına almayı başarmıştı. Eftelya annesinin boynuna sarılarak ağlamaya başlamıştı. Toprak bunun sahte bir ağlama olduğunu iyi biliyordu.

"Rol! Allah'ıma rol! Ağlamıyor, sil kız timsah göz yaşlarını!" Eftelya ağlamasını daha da şiddetleniyorken Toprak bu oyunculuğa inanmıyordu. Kızı resmen babasına posta koyuyordu.

"Helal olsun lan sana! The oscar goes to Eftelya ulan! Yarın gel Kanal 7'de ağaç olarak işe başla!"

"Annneee! Anne babbayı dööğv!"

"Toprak o daha bir bebek! Nasıl onunla saç baş kavga edebilirsin aklım almıyor!"

"Kavgada yaş fark etmiyor Yağmur! O bunu hak etti!"

"O dediğin senin kızın!"

"Söz konusu kavgaysa bebekle bebek bile olurum!"

"Nasıl bu konuma gelebildiniz!? Tamam ağlama anneciğim. Ben onu döveceğim! Kim başlattı!?" Eftelya parmağı ile Toprak'ı gösterirken Toprak sinirle yatak üzerinde ayağa kalkmıştı. Kendisine yapılan haksızlık karşısında şok olmuştu.