"Mekanın sahibi geri geldi!"
AYLAR SONRA NİHAYET ÇOK BEKLEDİĞİNİZ O BİLDİRİM GELDİ!
Hoş geldiniz.
Biliyorum çok uzun ve anlamsız bir ara oldu ama inanın yazamadım. Yazdıklarım da samimi gelmedi, geçiştirmek için yazılmış gibiydi. Toparlanmayı bekledim ve işte sonunda buradayım.
Oy vermeyi ve satırlar arası yorum yapmayı unutmayın please.
Medya: Yağmur & Toprak Marnero çifti
Keyifli okumalar dilerim...♡
-----------------------------------------------------------------------------------
YAZAR'DAN
"Berceste'm.. baban ölseydi, üzülür müydün?" Genç kadın duyduğu soruyla dondu kaldı. Nasıl bir tepki vermesi gerektiğini kestiremiyordu. Henüz saniye geçmemişti lakin çoktan aklında bin tane soru işareti oluşmuştu. Durduk yere neden böyle bir soru sorduğunu anlamaya çalışıyordu ancak elle tutulur bir sonuca varması pek mümkün değildi. Zira kim kime bu tarz anlamı olan sorular sorabilirdi ki? Toprak Marnero hariç...
"O ne demek şimdi?"
"Son derece açık ve net bir soru sorduğumu düşünüyorum."
"Tabii ki üzülürüm! O benim her şeyim, tutunduğum son dalım. Annemden sonra onu da kaybedemem."
"Çok mu üzülürdün?" Genç kadın eşinin sorduğu soruyu diretmesiyle sinirlenmeye başlamıştı. Aklına gelenin başına gelmesinden korkuyordu. Böylesine hassas bir konuda şaka kaldırabilecek konumda olduğunu hiç sanmıyordu.
"Toprak beni korkutuyorsun." Yağmur oturduğu yerden kalkarak eşinin yanına ilerledi. Korku ve heyecandan kalbi deli gibi atıyordu. Duymak istediği cevaba kesinlikle hazır değildi ama istiyordu işte. Eşinin koluna dokunarak kendisine bakmasını sağladı.
"Bilmem gereken bir şey mi var?" Genç adam kolu üzerindeki ele baktı bir süre, titriyordu. Eşiyle göz göze geldiğinde çoktan ağlamak üzere olduğunu fark etti. Söylemek ve söylememek arasında kalsa da sevgilisini ne olursa olsun üzmek istemediğinden kendince çözüm üretmeye çalıştı.
"Hayır.. bilmen gereken bir şey yok sevgilim."
"Toprak-"
"Yağmur yok dedim?"
"Babamı görmek istiyorum!"
"Başka emrin? Bende piramitleri görmek istiyorum lakin henüz nasip olmadı."
"Ben ciddiyim. Babama götür beni." Toprak ellerini eşinin yanaklarına yerleştirerek kendine çekip alnını öptü. Yağmur, Toprak'ın ne yapmaya çalıştığını anlamadığı için öylece işinin bitmesini bekliyordu.
"Güzelliğim ateşin de yok, neden böylesin? Yoksa az önce yaşadıklarımızın etkisinde misin hala?" Genç kadın yanağındaki elleri iterek bir adım geriledi. Cidden sinirlenmeye başlıyordu. Karşısındaki adamın kendisini umursamadan bu şekilde davranıyor olması içten içe kırıcıydı. Az önce yaşananlar.. yaşananlar tamamı ile hatadan ibaretti. Genç kadın yaptığı hatayı ancak şimdi anlıyordu.
"Toprak ne saçmalıyorsun, ne ateşi!? Babamı görmek istiyorum diyorum sana!"
"Sen daha yatak odasının dışına çıkamadığının farkında mısın?"
"O zaman babam buraya gelsin!"
"Berceste'm-"
"En azından telefonla arayıp sesini duyayım! Toprak lütfen.. babamı istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERCESTE'NİN VAVEYLA'SI
ChickLit《Sevda kuşun kanadında, ürkütürsen tutamazsın.》 "Ve sen Berceste'm, ya bu fırtınada batıp kaybolacaksın ya da limanına sığınacaksın." "Sen benim limanım değilsin! Yeter artık kes zırvalamayı! Lütfen gitmeme izin ver, izin ver ki kendi fırtınamda kay...