36 - SÜRPRİZ (yalnız şimdi fark ettim bu başlığı üçüncü kez kullanışım:D)

8.2K 204 6
                                    

yıllar sonra selam dostlarırıııııııııım!!!!!!!!!!! wattpadi unuttuğumu fark ettim şöyle oldu benim tel de depolama alanı kalmadı bende uygulamıyı sildim maksat biraz yer açmaktı uzun bi süre girmedim tiktokta şimdi bi edit gördüm aklıma geldi dedim bilgisayardan girim öyle girdim şimdi diceksiniz ki neden önceden bilgisayardan girmedin o zaman fln diye hiç bi fikrim yok neyse kitaplara bi göz gezdirdim OOOOOFFF ÇÇOOKK CRİNGE zaten ben daha 1 ay önce ki haline bile tahammülü olmayan biriyim mesela haftalar önce çekindiğim bi fotoğrafı bile profilimde tutmam yani en fazla üç dört gün çünkü görünüşüm hareketlerim fln çok utanç verici gelir ki bu kitap çok çok önceden yazılmış bi kitap:)) öyle yani iki kitapta çok fazla cringe bu kitap çok daha fazla cringe öbüründen zaten artıık kurguyu da nasıl ilerleteceğimi bilmiyorum ki bence artık bu kitabı okuyan da kalmamıştır iki üç kişiye basın açıklaması yapıyorum resmen şuan nndjbsjdbjfbxzfbrgajsndmf  neyse final aşşşşşşşırı yakın bok gibi bi final yapıcam yani okurken ne alaka mk bunlar nerden çıktı diceksiniz ŞUNDAN BAHSEDİYİM 1 DK aklıma başka bi kurgu geldi şu son günlerimle alakalı belki onla ilgili bi şey yazarım ki onun da konusu aşk olmaz belki hatta yazılması gönderilmesi fln bi kaç seneyi bulur heralde kdxnmfzjnfgjsdngdz bölümleri bile bu kadar geç yazıyosam neyse duyurular bu kadardı canlarım muck muck muck<3

Armando, Matem ve ben evden çıktık. Merdivenlerden aşağıya inip apartmandan çıkarak karşı kaldırım da bizi bekleyen şoför ve arabanın yanına doğru ilerledik. Armandk bana kapıyı açtığında oturup Matem'i de yanıma aldım. Armando da bindikten sonra şoför arabayı çalıştırdı.

"Hastane çok uzak mı?" diye sordum. Armando salladığı ayağını durdurarak bana döndü. "Birazcık uzakmış ama Matem'i görmekte sıkıntı yaşamazsın merak etme" diyerek saçımı kulağımın arkasına koyarak alnıma öpücük kondurdu.

Yavaşça başımı aşağı yukarı sallayarak yüzümü Armando'nun göğsüne gömdüm. O kadar huzur veriyordu ki sonsuza kadar böyle durabilirdim. Armando da elini omzuma koyup baş parmağıyla usul hareketlerle okşuyordu.

"Beliz" dediğinde mırıldanarak bakışlarımı Armando'ya çevirdim. "Annen nasıl vefat etti?" diye sordu. Böyle bir soru beklemediğimden aniden dona kalmış bir şekilde gözlerimi irileşti.

Başımı Armando'nun göğsünden kaldırıp yüzüne baktım. Sorgular bir şekilde bakarak "Şuan ne alaka?" diye sordum. Dudaklarını aşağıya bükerek omzunu havaya kaldırıp bıraktı. "Neden sordun?" diye üstelediğim de aniden oturuşunu değiştirerek umursamaz bit tavırla "Merak ettim" dedi.

"Emin misin?" diye tekrar sordum.

Armando tedirgin bakışlarını etrafra gezdirerek bir şey söyleyip söylememek arasında gelip gidiyor gibiydi. Elimle çenesinin altından tutarak bakışlarını kendime çevirdim. "Eğer bu konu da bir şey olduysa bana söylemelisin" diyerek emin verici şekilde gülümsedim. Armando da tam bir şey söyleyecek gibi olmuştu ki telefonu çaldığı için susmak zorunda kaldı. Bana mahçupça gülümseyip aramayı cevaplandırdı. 

Bende bakışlarımı Matem'e çevirip kızımla ilgilendim. (yalnız ana karakterlerin isimlerini unutmuşum kcdvngjthdskshtrjehgr). Neredeyse yarım saat olmuştu ve Armando halatelefonla konuşuyordu. Benimle konuşmamak için bilerek konuşmayı uzatıyor gibiydi.

Araba durduğunda Armando'ya dönüp "Geldik geldik kapatabilirsin telefonu" diye imalı şekilde konuştuğum da Armando sanki bu anı bekliyormuş gibi anında telefonu kapattı. Pusetle beraber arabadan indiğimde Armando puseti kendi elinealıp boşta kalan eliyle elimi tuttu.

Bana doğru kaçamak bir bakış atarak "Konuşma uzadı" diye açıklama yaptı. Gözlerimi yumup başımı aşağı yukarı sallayarak "Hıhıım" yaptım. Armando üzerime doğru eğilip boynuma usulca öpücük bırakıp geri doğruldu. Karşılık olarak gülümseyerek Armando'nun elimi tuttuğu elini daha sıkı tuttum. (bunların en son arası iyi miydi ya hiç bişi hatırlamıyom doğaçlama yazıyom)

Hastaneye girdiğimiz de bir adam bizi karşıladı. Saygıyla eğilip önünü iliklediğinde Armando hiç istifini bozmadan ilerledi. "Her şey ayarlı?" diye sordu Armando.

"Evet efendim doktor da sizi bekliyordu. Eşlik edeyim ben size" diyerek eliyle asansörleri işaret ederek  "Bu taraftan" dedi. Armando'yla peş peşe adamı takip ettik. Doktorun odasının önüne geldiğimiz de adam kapıyı tıklattı. İçerden "Gel" diye bir ses duyduğum da bu kez komut verme sırası bendeydi. Armando'nun elini çekiştirip kapıyı açarak içeri girdim.

Doktor ayağa kalkıp "Armando Bey hoşgeldiniz" diyerek elini uzattı. Bana dönüp "Hoşgeldiniz Beliz Hanım" dediğinde gülümseyerek elini sıktım. Doktor oturarak koltukları işaret ettiğinde oturdum. Armando puseti önümüzde ki küçük masaya koyduğunda kendime doğru çevirdim.

Matem'in avuç içine işaret parmağımı sıkıştırıp bebeksi sesler çıkararak kendimce eğlenmeye çalıştım. Armando ise doktorla İngilizce konuşarak Matem'in durumunu anlatıyordu ama doktor zaten biliyor olacak ki her defasında Armando'ya kesin ve net cevaplar veriyordu. Başımı geri bana uymayan bir şey olursa müdahale ederim düşüncesiyle Matem'e çevirdim. 

"Peki şu ana kadar anlaşamadığımız bir konu olmadı fakat bunu bilmeniz gerektiğini düşünüyorum" dedi Armando. Söylediği benimde dikkatimi çektiğinden bende bakışlarımı ikisi arasında gelip götürdüm. (gelipgötürdümdjbfdzjrdbdljrbgsd)  

 "Tabii nedir?" diye sordu doktor.

"Matem... Kızım bu hastanede kaldığı sürece güvenliğini sağlamak amaçlı hastanenin içinde korumalar olucak" dediğinde ne alaka der gibi yüzümü buruşturdum. Doktor da aynı şekilde tepki verdiğin de söze başlıyordu ki Armando tekrar araya girdi. "Merak etmeyin bu kişiler sivil olucak normal refakatçı gibi kişiler yani hastanenin düzenini bozucak ya da rahatsızlık verecek bir harekette bulunmayacaklar" dedi.

"Armando Bey hastanemiz gayet güvenlidir. Her taraf kamera ve güvenlik görevlileriyle dolu." diyerek bakışlarını kısa süreliğine bana ve Matem'e değdirip geri Armando'ya döndü. "Bu konu hakkında hastanemiz ile ilgili olumsuz bir şey mi duydunuz?" sordu doktor.

"Evet sevgilim ne alaka?" diye şaşkınca sordum. Armando bakışlarını bana çevirip "Bir şey olmasına gerek yok" diyerek doktora döndü. "Risk almak istemiyorum" dedi. 

Doktor saçma isteğin etkisinden çıkmamış olucak ki dalgalı bir şekilde gülümseyerek başını salladı. "Peki siz nasıl isterseniz?" dedi.

¤

Matem'i hastaneye bırakıp hastaneden çıktık. Duruma göre en fazla 2 hafta kalırmış hastane de ve bu düşünce aklıma geldikçe kendimi kötü hissediyordum. Surat asarak duraksayıp Armando'ya dödüm. El ele tutuştuğumuzdan otomatik olarak Armando da durmuştu. Ne oldu der gibi bakışlarına cevaben "Bebeğimizden ayrı kalacak olmak seni üzmüyor mu?" diye sordum.

"Üzüyor" dediğinde bakışlarımla baştan aşağıya süzüp gözlerinde duraksadım. "Baya yakışıklı üzülüyorsun" dediğimde hafif kahkaha atarak beni kolları arasına aldı. Sarmaş dolaş arabaya doğru ilerliyordum ki vücudumu sardığı kollarıyla yönümü değiştirerek "Bebeğimizden ayrı kalmak üzüyor bunun için sana bir sürprizim var" dediğin de başımı arkaya doğru atıp sorgular bir şekilde baktım. 

"Sürpriz mi?" diye sorduğum da parmağıyla burnuma dokunup "Sürpriz" dedi. "Sadece birkaç dakika sabret" dediğinde sorgulamadan ayak uydurup ilerledim. Birkaç dakika sonra hastaneye son derece yakın olan otelin önüne geldiğimiz de bana bakıp gülümsedi.

"Bir süre buradayız en azından İstanbul trafiği çekmek zorunda değilsin" dediğinde gülümsedim. Hemen arkamı döndüğümde gözüken hastaneye sonrasında da Armando'ya baktım. "Teşekkür ederim" diyerek boynuna sarıldım. Ellerini belime koyup o da bana sarılarak karşılık verdi.

Bölüm Sonu

KÖR OYUN (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin