Dawn of the World

Bölüm 68

Binlerce helikopter bir kez daha anakaraya dönmüştü. İletişim cihazı tekrar çaldı ve o anda her şey sessizliğe büründü.

Zhao Qing mırıldandı. "Generaller, aşağıya bakın."

Binlerce kilometre boyunca uzanan zemin, ölümcül bir koyu kırmızı renge dönüşmüştü.

Dağ vadileri, göller ve tepeler... Görünür zeminin her santiminde tuhaf bir bitki örtüsü vardı. Zombi sürüsünün ortasında yer alan morumsu-siyah kan denizi, sanki bir zar tabakasına sarılı kalpmişçesine yavaşça dalgalanıyordu.

Yoğun zombi yığını karaya yığılmıştı. Liu Yan bir helikopter filosunun uçtuğunu ekran monitörlerinden açıkça görebiliyordu.

"Bütün bunlar nedir?" diye mırıldandı. "Zhao Qing, yakınlaştır."

Kamera yakınlaşmaya devam etti. Bir tür ateş kırmızısı renginde olan miselyum[1] yerde dik vaziyette duruyordu. Bu miselyum, kendi krallığının hükümdarı gibiydi ve yaklaşık 10.000 kilometrekarelik bir alanı kaplamıştı.

Aynı zamanda da dünyanın yüzeyinde sürekli olarak toprağı aşındıran parazitik bir yara izi gibi de görünüyordu. Bu gezegende daha önce hiç görülmemiş yeni bir tür mantar gibi büyük ve küçük olanları da vardı.

Meng Jianguo "Merkeze haber verin" dedi. "Örnekleri toplayın ve analiz için geri götürün."

Liu Yan, bu seferki savaşın sorunsuz geçeceğine dair belli belirsiz bir önseziye sahipti. Helikopterler yaklaşırken ayaklarının altındaki zemin değişmişti. Sanki tanıdık olmayan, yabancı bir diyara girmiş gibiydiler.

Ufuktaki kızıl güneş yavaş yavaş batıyor, her şeyi kızıl bir ışıkla aydınlatıyordu.

Zheng Feihu "Ateş onu yakıp yok edebilir" dedi. "Alev makineleri hazırlayın. Başını eğ ve bir dene."

Liu Yan tereddütle başını salladı ama bakışlarını başından beri monitörde gösterilen sahneye sabitlemişti. Helikopter gittikçe yaklaşırken mantar bitki örtüsü de giderek daha net hale geliyordu.

Tam o anda görüntüdeki mantarsal bitkilerden birinin tepesi yarılarak açıldı.

Helikopter ekibi hemen sinyali aldı ve dağıldı. Yerdeki mantar bitkileri kalın, morumsu-siyah bir mukus püskürterek mukusu gökyüzüne doğru fırlatmaya başlamıştı.

İletişim cihazından sesler geliyordu ve kabin dönmüştü. Mantar bitkilerinin giderek daha fazlası bölünerek mukusları gökyüzüne fırlıyordu. Zhao Qing "Bir dakika!" diye bağırdı.

Morumsu-siyah sıvı, gökyüzünde kırmızı damlacık parçalarını sürükleyen kan kürecikleri gibiydi. Helikopter her yöne manevra yapıyor ve onlardan kaçınmak için yüksekten uçuyordu. O sırada helikoptere bir mukus parçası sürtündü, cama sıçrayarak görüşlerini engelledi. (Mukus) yavaş yavaş metali aşındırmaya başlamıştı.

Uzaktan patlama sesleri geliyordu.

"Kaçmak için paraşütleri kullanın!" Bu ses, iletişimciden gelen yüksek sesli bir bağırma sesiydi.

Bir anda binlerce morumsu-siyah sıvı gökyüzüne doğru fırlayarak helikopter filosuna doğru yönelmişti. Roketler birbiri ardına uçuyordu, daha zombi krallığının topraklarına girmeden önce alevler içinde kalmışlardı.

"Yok edici gruba siper alması için haber verin!" dedi Meng Jianguo.

İletişimciden bir kadın sesi geldi. "Yok edici grup yakınlarda. Burası sektör yedinin müttefik komutanlığı. Şafak Operasyonu resmen başlamış bulunmakta."