Dawn of the World

Bölüm 10

Ding Lan kapıdaki gardiyanlarla tartışıyordu. Xie Fenghua buna rağmen fabrikaya giremedi. Liu Yan ikisini de geçerek yukarı çıktı.

Odadaki ışıklar yanıyordu. Meng Feng hala geri dönmemişti. Jue Ming ışığın altında gazetenin bir köşesine bakıyordu.

Liu Yan "Temmuz ayı için olan piyangoyu ezberlemenin ne yararı var? " diye sordu.

Jue Ming "Eğer bir gün zamanda yolculuk yapabilirsem geçmişe dönüp kullanabilirim" dedi.

"Ama temmuz ayındaki piyangoyu kazansan bile zombiler ağustos ayında gelmiş olacaklar. Kazandığın yedi milyon doları nasıl kullanacaksın? Yatak olarak mı?"

Liu Yan ve Jue Ming bir süre birbirlerine baktılar.

Jue Ming "Haklısın" dedi.

Liu Yan'ın ağzının köşesi bu çocuğun gerçekten tuhaf olduğunu düşünerek seğirdi. Zhang Min on beş yaşında olduğunu söylemişti ancak on üç ya da on dört yaşında anca görünüyordu. Zihniyse on yaşındaki bir çocuğunki gibiydi. Acaba Zhang Min'in aşırı korumacılığından ötürü mü böyle tuhaftı?

"Hayatım, piyango numaralarını ezberledin mi?" Banyolarından sonra Zhang Min ve Meng Feng geri dönmüşlerdi.

Jue Ming, Zhang Min ona bakarken yanıtladı. "Artık ödül olmayacak."

Liu Yan sessizdi. "..."

Jue Ming "Bugünden itibaren ezberlemeyi bırakacağım" dedi.

Zhang Min, Jue Ming'i öptü ve ona sarılarak güldü. Jue Ming'in ayaklarını kendi ayaklarının üzerine koyarak büyük penguenle küçük penguen gibi beceriksizce odalarına geri döndüler.

Meng Feng sessizce Liu Yan'a bakarak yatağa oturdu.

"Ne istiyorsun?" Liu Yan öğleden sonra yıkanmıştı. Şu an yatarak bir şeyler okuyordu.

"Biraz daha nazik olamaz mısın?" dedi Meng Feng.

"Nasıl nazik?" dedi Liu Yan şaşkınlıkla. "Jue Ming gibi mi?"

Meng Feng hiçbir şey söylemedi, yanındaki yeri patpatlayarak "Buraya gel ve omuzlarımı ovala" dedi.

"Asıl sen buraya gelip benim omuzlarımı ovala!" Liu Yan alaycı bir şekilde karşılık verdi.

Meng Feng, Liu Yan'ın böyle cevap vereceğini biliyordu ve kurnazca gülümsedi. "Sorun değil." Bununla birlikte ayağa kalktı ve Liu Yan'a doğru yürüdü.

O anda kapı tıktıklanmıştı. Lin Musen "Meng Feng" dedi.

Liu Yan hemen cevap verdi. "İçeri gel."

Meng Feng "Bekle!" dedi.

Kapı aralanmıştı ama açılmadan durdu.

Halinden memnun olan Lin Musen "Ne yapıyorsunuz?" diye sordu.

Meng Feng, Liu Yan'a bir göz attıktan sonra altına bir askeri pantolon geçirerek yalın ayak kapıyı açmaya gitti.

Liu Yan yatakta kalmıştı, Lin Musen'e baktı ve "Ne oldu?" diye sordu.

Lin Musen "Konuşma nasıl geçti?" dedi.

Liu Yan kitabını kapattı ve ulaştıkları sonucu kısaca anlattı. Lin Musen'in yüzü çok fazla ilgi göstermediğini belli ediyordu. Liu Yan "Sanırım bana bunu sormak için gece yarısı buraya gelmedin?" dedi.

Lin Musen başını salladı. "Bir süreliğine dışarı çıkar mısın? Ona söyleyecek bir şeyim var. "

Meng Feng hemen "Ondan hiçbir şey saklamıyorum" dedi.