Sakura gaiden ❀ Sakura Haruno

gerçek hisler

konohaya geleli dört gün olmuştu. şuanda yatağımın üstünde yatıyordum. bir kaç gündür kendimi tuhaf hissediyordum. sanki birilerini özlüyormuşum gibi oluyordu. bazen dokunsalar ağlayacak gibi oluyordum. elimi kalbime götürdüm. ne oluyordu bana? bu olana anlam veremiyordum. ayağa kalkıp pencereden dışarıyı izlemeye başladım. sonra ise evden çıktım. yavaş yavaş yolda yürüyordum. 

nereye gittiğimi bilmiyordum. sadece öyle bir yerlere gdiyordum. yere eğik olan kafamı kaldırdım. konohadan ayrılırken sakura ile karşılaştığım yerdi. etrafı incelemeye başladım. değişen bir şey yoktu. nefesimi verdim. tam gidecekken gözüme bir şey ilişti. havada uçuşan bir kiraz çiçeği vardı. elimi açtım. kısa sürede elimin üstüne düştü. uzun bir süre bakakaldım. sonra ise elimden uçup gitti. işte o an aklıma o gün geldi.

[[FLASHBACK]]

çantamı düzlüyordum. o sırada elime bir kağıt geldi. içinde bir şeyler yazıyordu galiba. ilk olarak merak ettim. sonrada merakımı gidermek için katlanmış vaziyetteki kağıdı açtım. içinde;

"Biliyor musun sasuke-kun?! senden vaz geçtiğim gün, bana aşık olacaksın!" 

(alıntı)

yazıyordu. bü söz beni fazlasıyla şaşırtmıştı. biraz tedirgin olmuştum. kağıdı katlayıp çantamın içine koydum.

[[----]]

o söz tekrar aklıma geldi. "Biliyor musun sasuke-kun?! senden vaz geçtiğim gün, bana aşık olacaksın!"

elimi sıktım. bu söz aklımdan hiç çıkmıyordu. tam adım atacakken aklıma yine bir şey geldi. az önce elime gelen kiraz çiçeği elimden gitmişti. sakura'nın sözü ve bu olay bağdaşıyordu. biri sanki bana bir şeyler anlatmaya çaışıyordu. koşarak naruto'nun evine gittim. hemencecik kapıyı açtı. 

sasuke: konuşmamız gerek!

naruto: sakin ol bi! ne oldu?

sasuke: anlatırım şimdi. sen az gel şöyle!

naruto: t-tamam

naruto ile çatılardan birine çıktık. meraklı gözleri bana "anlatacak mısın?" diyordu.

naruto: hadi ama! anlat ne anlatacaksan

sasuke: kendimi çok farklı hissediyorum

naruto: nasıl yani?

sasuke: ya bilmiyorum. farklı işte. birilerini özlüyorum ama kimi özlediğimi çözemedim

naruto: itachi?

sasuke: yok. itachi değil. yani itachiyi tabi özlüyorum ama bahsettiğim kişi itachi değil. o kesin

naruto: başka ne hissediyorsun?

sasuke: hımm...bikmem

naruto: çok yardımcı oldun. saol!

sasuke: ayrıca bir şey daha var

naruto: ne?

sasuke: ben...sakura'nın halasını tanıyorum. bir grup kurdu ve içinde bende vardım. sonra sakurada gruba dahil oldu. şu ortadan kaybolma meselesi yani

naruto: ...anlıyorum!

naruto'nun şaşırmasını ya da tepki vermesini bekliyordum ama en ufak bir tepki bile vermedi. sanki bunları biliyormuşta umursamıyormuş gibiydi biraz.

naruto: başka?

naruto: aiki diye bir kız vardı. bana benden hoşlandığını söyledi ve benimle çıkmak istedi. ben de kabul ettim. biliyorum kulağa saçma geliyor. ilk başta ondan hoşlandığımı far ettim ama gerçekten onu seviyor muydum bende bilmiyorum

naruto: ne anlatmak istiyorsun sasuke? sadete gelsen diyorum!

sasuke: aiki'nin asıl amacı beni öldürmekmiş. ama ben bunu geç öğrendim. tabi sakura çoktan bizi terk etmişti. iş işten geçmişti yani. bi ara çantamı hazırlarken bir kağıt buldum. içinde "Biliyor jusun sasuke-kun?! senden vazgeçtiğim gün, bana aşık olacaksın!" yazıyordu. az önce köyden giderken sakura ile karşılaştığım yerdeydim. elime bir kiraz çiçeği geldi ve sonra uçup gitti. yani sanki bir şeyler veya birileri bana bir şey anlatmaya çalışıyormuş gibi

naruto: hımm. bir düşünmek lazım. şüphe yok. sakura-cahn'ın bana anlattıkları ile aynı. ayrıca bencede şu söz ve kiraz çiçeği meselesi kafama takıldı. birileri ya da bir şey sasukeye imada bulunmaya çalışmıyor. tamamı ile tesadüf. ama iyi ve ders verici bir tesadüf. sasuke bunun altında yatan şeyi hala anlamamış sanırım. düşünsenize. ilk önce size öyle bir söz yazılmış oluyor. sonra giden lişinin kıymetini anlıyorsunuz, geç olduğunda. aradan kısa bir süre geçiyor ve birilerini özlüyorsunuz. kalbinizde çok farklı bir duygu var ve anlam veremiyorsunuz. ağlayacak gibi oluyorsunuz. bir tuhaf oluyorsunuz. daha sonra dışarıya çıkıyor ve elinize düşen bir kiraz çiçeği uçup gidiyor. ah sasuke ah! hala anlamadın mı? sana büyük bir mesaj veriliyor. aslında sana mesajı veren bir kişi yok. hayatın ta kendisi sana bir mesaj veriyor. "işte sonuçlar! umarım bu olanlardan bir ders çıkartmışsındır!" diyor hayat.

sasuke: ee, sence ne olabilir ki?

naruto: ...sasuke?

sasuke: evet?

naruto: sen...hala bir şey anlamadın mı? olanlardan hala ders çıkartmadın mı?

sasuke: ne dersi? ne diyorsun sen?!

sasuke: *sırıtır* hıh, sakura-chan'a aşık oldun demi?

sasuke: *yüzü hafif kızarır* ne alakası var şimdi bunun?

naruto: çok alakası var. aiki denen şu kızı sevmediğini fark ediyorsun ve sakura-cahn çoktan gitti. iş işten geçti yani. sonra o sözü görüyorsun. bir gün geliyor ve kendini tuhaf hissediyorsun. birilerini özlüyorsun. en sonda eline düşen kiraz çiçeği gidiyor. bu kısımda önemli olan şey ise onu belkide yanında alıcaktın ama beklemediğin bir anda elinden uçup gitti. aiki'nin suçlu olduğunu erkenden öğrenip ya da sakura-chan'a hak verseydin belkide o kiraz çiçeğini yanında götürebilirdin. işte, hayat sana bir mesaj vermiş burada

sasuke: ...!

naruto: iyi misin? 

sasuke: off, sanırım haklısın

naruto: şimdi nasıl hissediyorsun?

sasuke: ...! cidden, ona fena halde aşık oldum

naruto: heh, biliyordum

sasuke: hadi ordan

naruto: gerçekten! yani bu gün veya bu aralarda olacağını bilemezdim ama bir gün sakura-chan'a aşık olucağını biliyordum

kafamı biraz eğdim. kısa sürede naruto bana hafif sinirli bir bakış attı.

naruto: hadi ama! sakura-chan'a aşık olmak kötü bir şey değil. aksine çok iyi bir şey. aslında ikiniz yakışıyorsunuz. gerçekten ha!

biraz utanıyordum. kötü bulduğum felan yoktu. kendimi sıkmıştım.

naruto: azıcık gevşesene ya! mutlu ol biraz! aşık oldun işte!

hiç sesimi çıkarmıyordum. sıkılmıştım. derin bir nefes alıp verdikten ayağa kalktım. 

sasuke: tamam! kabul ediyorum. kesinlikle kabul ediyorum. sakura'ya deliler gibi aşığım. ve şuan onu çok özlüyorum. bir hata yaptım. ama yaptığım hatayı düzelteceğim. sadece bekle beni sakura! benden tamamıyla vaz geçmene asla izin vermeyeceğim!

fazla kararlıydım. ne olursa olsun onu bulmalı ve ondan özür dilemeliydim. evet, kanadı kırılmış bir kelebekten ertesi gün özür dileyemezsin ama başka bir gün yeni bir kelebek doğrar belki. sence de öyle değil mi sakura?