dövüş başlasın!

848 45 35
                                    

medya= serah

beşimiz hızlıca koşuyorduk. artık ne olacaksa olsun. tek isteğim asuka ile dövüşe başlamaktı. şelaleye yaklaşmıştık. ve önümüzü kesenler olmuştu. şüphesiz asuka'nın adamlarıydı bunlar. aralarında zeo'da vardı. zeo'nun yanında ise reona ve kızıl saçlı suratında mühüre benzer bir şey olan bir kız vardı. kız ruh gibiydi resmen. 

kohana: sen ilerle sakura. burası bizim!

sakura: pekala!

ben koşmaya devam etmiştim. beni durdurmak gibi bir hareket yapmamışlardı. anlaşılan onların hedefinde de teyzemler vardı. o kadar hızlı koşuyordum ki neredeyse ayağım takılıp düşecekmişim gibi oluyordu. şelaleden akan suların sesini duyabiliyordum. yice yaklaşmıştım. az kaldı. sadece bir kaç adım ve...

işte oradaydım. şelalenin en üst kısmına çıktım. karşıda asuka vardı. ona bakıyordum. (medyadaki gibi)

asuka: uzun zaman oldu sevgili kardeşim!

sakura: öyle...ablacığım!

asuka: ne hissediyorsun?

sakura: her şeyi!

asuka: beklemekten iyice sıkıldım!

sakura: o zaman dövüş...

asuka: başlasın!

alet çantamdan kunai çıkarttım. asukada çıkartmıştı. akan suyun üstünden yürüyerek ona doğru gittim ve kunai ile onu yaralamaya çalışıyordum. sonra ise kunailerimizi yarıştırmaya başladık. 

boşta bulunduğum bir anda kunai yarıştırmayı birakıp karnıma tekme attı. tepenin kenarında olduğum için dengemi düşüyordum. asuka biranda üstüme gelip ayağıyla bir tekme daha attı. bu kez suyun dibine kadar düşmüştüm. hızlıca kafamı yüzeye çıkarttım.

asuka: hala güçlerini geliştiremediğini söyleme ne olursun!

sakura: merak etme! geliştirdim!

asuka: söylesene, insanın kardeşi ile dövüşmesi nasıl bir his?

sakura: bunu biliyor olman gerek!

asuka: evet biliyorum. ama senin hislerini merak ediyorum!

sakura: benim hislerim seni ilgilendirmez1 ben seninkiler ile ilgileniyor muyum?

asuka: hahaha, gerçekten çok komik!

sakura: öyle!

asuka: mizu no sutairukeji! (su stili kafes)

etrafımda sudan bir kafes oldu. 

asuka: shukusho! (daral)

kafes git gide daralıyordu. ne yapmaya çalıştığını anlamıştım. aklı sıra beni kafesin içinde sıkıştıracaktı. 

sakura: beni bunlarla mı durduracaksın? hah, güleyim bari!

asuka: aceleci olma! karamanın koyunu sonradan çıkar oyunu

sakura: konuşacağına daha zekice şeyler yap! böyle olacaksa seni direk öldürürüm!

asuka: biliyorum

asuka: kyodaina futagoiwa! (dev ikiz kayalar)

asuka'nın elinde iki tane koca kaya vardı. chakrası ile kayalar havadaydı. 

sakura: ne yani, beni bu kayalar ile mi öldüreceksin? kaçabilirim!

asuka: sutikki-kai! (yapışkan zemin)

geriye doğru adım atacaktım ama atamadım. zemin yapışkandı ve hareket edemiyordum. 

asuka kayalardan birini fırlatmıştı. kaya git gide yaklaşıyordu. ben ise hareket etme çabalarındaydım ama nafile. olmuyordu! lanet olsun! bu şekilde ölemezdim!

kaya tam üstüme geliyorduki etrafımda mor halkalar çıktı. tabi halkalar çıkar çıkmaz asuka direk taşı kendine doğru çekti ve iki taşıda yere indirdi.

sakura: neden durdun? beni öldürüyordun işte!

asuka: canım geriye çekmek istedi

sakura: diyorsun

asuka: ...eğer o taşlar halkalara değseydi parçalanacaktı. o kadar stres yapmış ki bilinçsizce mikotoko GA'nın güçlerini aktif etmiş. mikotoko GA'nın chakrası koca dağları bile yerle bir edebilir. benim kayaların parçalandığını görseydi böyle bir gücü olduğu için üstüme gelirdi! işte bunu göze alamam!

asuka: elimde başka şeyler var

asuka: futago no kabe! (ikiz duvarlar)

ne olduysa o an oldu. yerden iki tane topraktan duvar çıktı. duvardan başka hiçbir şey göremiyordum.

sakura: dalga geçme benle! beni böyle mi durduracaksın?

asuka: beni hafife alma!

duvarlar hareket etmeye başladı. üstüme doğru geliyorlardı. amacını anlamıştım. beni duvarlar arasında sıkıştıracaktı. bu kötü olmuştu işte. duvarlar git gide üstüme üstüme geliyorlardı. bu şekilde de ölemezdim. ölmeyecektim!

♦♦♦

mikotoko GA: sakura! halkaları arttır!

sakura: neden?

mikotoko GA: bildiğin üzere o halkalarda benim chakram var! benim chakram koca dağları bile yerle bir edebilir ki kaldı bu duvarlar! az önce asuka'nın kayayı çekme nedenide buydu. eğer kayayı çekmeseydi o kaya parçalanırdı!

sakura: tamam! sağol!

♦♦♦

anlıyorum. demek asuka bu yüzden kayayı çekti. halkaları iyice arttırdım, arttırdım, arttırdım,arttırdım ve arttırdım...

----------------------------------------------------------------GÜM!!--------------------------------------------------------------

her yer toz duman olmuştu. asuka'nın öksürüklerini duyabiliyordum.tozların dağılması uzun sürmüştü. 

asuka: bunu nasıl yaptın?!

sakura: halkalardaki chakralar! kayayıo çekme sebebin buydu demek! eğer o kaya parçalansaydı bunu fırsat bilip üstüne gidecektim!

asuka: siktir!! mikotoko GA onunla bağlantıya geçmiş olmalı. yoksa başka türlü öğrenmesine imkan yoktu!

sakura: tekniklerin gayet iyi. bu konuda seni kıskanıyorum şuan. ama sende karşında kim olduğunu unutma!

asuka: karşımda kim olduğunu unutmayayım mı? pardon ama ben karşımda bir inek boku görüyorum. hem de şu üstüne sinek konan ve leş gibi kokanlardan!

sakura: *sinirlenir* s-seni!!

sinirden deliye dönmüştüm. kendimde değildim. kıpkırmızı olmuştum. sıkıca sıktığım elim ile direk asukaya ani bir yumruk geçirdim. duvara yapışmıştı. saçından çekip kafasını duvara geçiriyordum art arda. ama son hamleleri o yaptı. oda bana sert bir yumruk geçirdi.suyun üstüne düşmüştüm. üstüme çıktı ve art arda yumruk atmaya başladı. hızlı bir hamle ile onu altıma alıp bu kez ben yumruk geçiriyordum. beni üstünden attı. ayağa kalktı ve heryerime tekme atmaya başladı. o kadar sert tekmeler atıyordu ki ağrıdan ayağa kalkamıyordum. 

asuka: ölmek ha! ölmek ha!! senin benim neler yaşadığımdan haberin var mı?!

sakura: yok!!

asuka: o zaman susta dinle!

o an şaşırdım. bana geçmişini detaylı anlatacaktı. ondan uzaklaşıp onu dinlemeye başladım.

Sakura gaiden ❀ Sakura HarunoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin