27.Bölüm : Birinci Ev.
(Bir Ay Sonra)
Adım adım ilerler hayat. Adımlarını ne kadar büyük atarsan o kadar hızlı ilerlersin ve o hızda olur biter her şey. O yüzden küçük adımlar daha güzel gelir hep, her şeyi yavaş yavaş yaşamak, hayatın detaylarını bilmek, görmek, yavaş ve sakin ilerlemek... Yaşamak yavaş bir iştir. Hayat hızı sevmez. Bu bir ay bana bunu öğretti. Adım adım ilerledim, yavaş yavaş...
"Kumru! Selam! Geç kaldım, biliyorum. Özür dilerim." Nisan'ın sesi fizyoterapi salonunun aynalı duvarlarında yankılandığında başımı kaldırdım, ellerim tutunduğum yürüme desteklerindeydi ama artık desteğe pek de ihtiyacım yok gibiydi.
"Kahve aldım." dedi Nisan, "Ne zaman bitiyor?"
"Bitirdik bile. Terapistim odasına geçti, ben biraz daha çalışmak istedim."
Durdum ve elimi uzatıp Nisan'ın elindeki kahvelerden birini aldım. Nisan kolunda duran büyük çantasını hiç düşünmeden ayak ucuna bıraktı başını sola doğru eğip gülen gözlerle bana baktı.
"Seni böyle görmek çok güzel. Ne yalan söyleyeyim, içten içten eskiye dönmenin çok zor olacağından korkuyordum ama şuraya bak, karşımda ve tamamen ayaktasın. Yürüyorsun ve iyisin. İnanılmaz."
Gülümseyerek birkaç adım attım ve büyük aynalı duvarın önündeki uzun ahşap banka oturdum. Nisan çantasını alıp yanıma otururken kahvemi yanıma koydum.
"Ben de umutsuzdum," diye mırıldandım, "Yürüyebileceğimi biliyordum ama kendimi mental olarak ikna edip bunun için çabalayabileceğimi düşünmüyordum. Sizin sayenizde oldu." dedim başımı kaldırarak.
"Saçmalama, hepsi senin başarın."
"Hayır," dedim, "Siz olmasaydınız her şey çok zor olurdu. Sen, Uraz, Eren, Bulut, babam... Bu listeye ebeveynlerimden birini ekleyebilmem şaşırtıcı." Nisan gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enkaz Altındakiler
Teen FictionGözlerinizi açtığınızda yıkılmış bir evde uyanacaksınız. Tek çıkış yolunuz yerin altı olacak. Kendinizi bulduğunuz çıkış noktası her bir yanı kameralarla çevrili, her yeri izlenen bir plato. Tek amacınız ise alandaki ipuçlarını takip edip evinizi bu...