26 Bölüm

8.2K 412 116
                                    

Merhaba Beybilerim. İnşallah beğenirsiniz. Lütfen oy ve yorumlar unutulmasın. Seviliyorsunuz. 😘🥰😘🥰😘

Masada oturanlardan kadın olanı bana olan dik bakışlarını çekerek Demir'e çevirdi. Bende olduğu gibi dik değil daha içten bir bakışla bakıyordu Demir'e. İstemsizce kaşlarım çatıldı "kızım o filmlerdeki esas oğlanı çalmaya kalkışan sürtüklerdensen vallahi parçalarım seni. Beni varoş güzeli olarak görüp de ekarte edeceğini zannediyorsan yanılıyorsun. Ben bu adamın dönüşünü ne sancılarla bekledim haberin var mı" diye kendi kendime söylendim. Kadının bize yönelik bakışlarını fark eden adam da arkasını dönerek ayağa kalktı. Ardından da "abi yaa nerede kaldın? Kaç saat oldu. " Diye söylendi.

Gözleri beni bulduğunda ise Demir'e bu kim der gibi gözlerini çevirdi. Demir adamın bakışlarını anlayarak, "bu Gece" dedi. Ne arkadaşım, ne tanıdığım, ne de farklı bir hitapta bulunmuştu. Sadece Gece demişti. Ben Demir için sadece Gece'ydim ve benim burada ne işim vardı. Bir anda kendimi olmamam gereken yerde eğreti gibi hissettim.

Hissettiğim kötü duygulardan adamın elini uzatması ile sıyrılarak ona odaklandım. Adam, "ben de Tuna. Memnun oldum." Dedi. Gözleri beğeniyle bakıyordu. Bunu anlamamak için kör olmak gerekirdi. Adamın bakışlarından biraz olsun kötü duygularım kaybolmuştu.

Gülümseyerek elimi uzattım. "ben de memnun oldum" dedim aynı onun gibi beğeni dolu bakışlarla bakarak. Tuna da Demir kadar olmasa da yakışıklı bir adamdı. Sadece Gece isem, istediğime beğeni ile bakabilirdim. Bu benim en doğal hakkımdı. Demir'in kaşlar çatılmış bir şekilde gözleri her ikimizde de gezindikten sonra elimizi buldu. Demir'e nispet mümkün olduğunca uzun tutmuştum adamın elinde elimi. Onun da elini pek çekmeye niyeti yok gibiydi.

Bu kadar oyunun yeterli olduğuna kanaat getirerek kadına döndüm. Benim ona dönüşümle o da elini uzattı ve, "Gamze" dedi. İlk bakışlarının aksine daha sevecen bakıyorlardı. "Acaba içimden konuştuklarımı içimden değil de dışımdan mı söyledim" diye bir an tırsmadım değil.

Gamze'yle ellerimiz ayrıldığında Demir gözleri ile oturacağım yeri gösterdi. Hala kaşları çatık ve yüzü asıktı. Onun gösterdiği yere geçip oturduğumda. Demir de yanımda bulunan sandalyeyi çekmiş ve oturmuştu.

Diğerleri bizim ardımızdan oturdukların da gözlerinin üzerimde gezindiğini onlara bakmasam da anlayabiliyordum. Ne yapacağımı bilmez şekilde pantolonum da bulduğum küçük ip parçasına odaklanarak onunla ilgileniyormuş gibi yaptım.

Tuna "Gece Demir'le terasta konuşmamız gereken konular var. Senin sıkılmaman için kısa tutmaya çalışacağım" dedi. Resmen kur yapıyordu. Gözleri beğeniyle bakıyor ve ne istesem yapacakmış gibi duruyordu.

"Sorun değil" dediğimde, Gamze, "siz gidin biz birbirimize arkadaşlık ederiz" dedi. Tuna'yı onaylamayan bakışlarla. Tuna'nın onun yanında sıkılacağımı ima etmesine tepki göstermişti.

Demir, sandalyesini gürültülü bir şekilde geriye doğru itti. Emir içerikli ses tonu ile, "Tuna hadi" dedi. Ardından da bana attığı ters bakışlarla arkasını döndü. Sinirlenmişti ve bu benim pekte umurumda değildi. Ben nasıl olsa onun için sadece Gece'ydim. Sadece Gece isem istediğimle flörtleşebilirdim .

Demir terasa doğru giderken Tuna'nın düşünceli bakışları ile karşılaştım. Tuna Demir'in tavrına karşı düşünceliydi ve bu düşünceli haliyle oturduğu yerden kalkıp Demir'in peşinden gitti.

Onların gitmesiyle Gamze'yle baş başa kalmıştık. Onların uzaklaşması ile Gamze, "Tuna senden hoşlandı" dedi. Onların gittiği yeri gözleri ile işaret ederek.

BEYAZ GÜLÜM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin