bidelihis'ten merhaba herkese. İçimde büyüttüğüm ailemi sizinle tanıştırmak için sabırsızlanıyorum.
Bu bizim ilk tanışmamız, bana şans verdiğinize pişman olmayacaksınız. Ben içinizden biriyim çünkü 💚
Oy ve yorumda bulunmayı unutmayın lütfen, emeğimin karşılığını almak isterim.
💜
BİR DE BURADA OKUDUĞUNUZ HİÇBİR ŞEY GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİL, ÖN YARGINIZI ATIP LÜTFEN SABIRLA OKUYUN. ❤️
🕸️
Bazen yeryüzünün üzerinden silinmek istiyordum.
Masanın üzerindeki eşyalarımı topladım. Küçük siyah çantama, adımın yazılı olduğu gümüş kalemimle birlikte yerleştirdim. Havasızlıktan dolayı basık ve ağır kokan sınıf midemi bulandırmaya başladığı için bir an önce dışarı atmak istiyordum kendimi. Telefonumu ince parmaklarımın arasına aldığımda çıplak omzumda nemli bir el hissettim. Kaşlarımı hafif çatıp sadece başımı hareket ettirdim.
Yüzümü bir çerçeve gibi süsleyen dalgalı saçlarım yanağımı kaşındırdığında çantamı sol koluma attım.
Mavi gözleri, kuyunun dibindeki kadar koyu bir karanlığa mı bürünmüştü yoksa hep mi öyleydi bilmiyorum.
Sakin bakıyordu ama harelerinin içindeki çatlaklarda gezinen yeşil yılan kuyruğunu sallarken pekte sakin olduğunu düşünmek istemiyordum. Zaten düşünmem gereken başka bir şey vardı.
Sürekli bana zorluk çıkaran insanlardan uzak durmaya çalıştıkça neden onları daha çok kendime çektiğimi bilmiyordum. Burada bir sorun vardı. Ben kesinlikle kaşınmıyordum. Onlar beni buluyordu.
"Sözün vardı bana, istersen şimdi gezebiliriz? Sonrasında bana geçeriz. "
Güney, bal sarısı saçlarını geriye atıp ilgili bakışlarını bana dikti. Uzun gövdesini saran haki rengi deri ceketin önü açıktı, siyah dar tişörtü göğüs kaslarını nazikçe gözler önüne seriyordu.
Bedenini resim sergisi gibi sergileyen bir erkek ne zamandan beri ilgi alanıma girmişti bunu sorgulamam gerekiyordu. Sonuçta onunla sevişmek için dış görünüşüne önem vermiştim.
Bazen zekaya da bakmak gerekiyordu da unutuyordum libidom tavan yaptığı vakit.
"Sözümü tuttuğumu sanıyordum Güney, yanılıyor muyum?"
Sanki laftan anlamayacak gibi bakıyordu.
Böyle saf saf mı desem yoksa argolaşıp gerizekalı mı bilemedim?
Tek kaşımı havaya kaldırıp ifadesizce beyaz yüzüne baktım. Dişleri arasından sesli bir nefes verip başını bana eğdi. Hala sınıftan çıkmayan bazı kişilerin gözlerinin üzerimizde olduğunu hissediyordum. Onlar da haklıydı tabi, liselerin ergen dizisini çekiyorduk burada. Güney, yakışıklı ve babasının petrol şirketi olan zengin bir adamdı. Bense ailesi köklü bir mirasa sahip olan zengin bir kızdım.
"Yetmedi ama doyamadım sana," dedi nefesini yüzüme vurup. İki kez sertçe yutkundu. Gözleri cüretkar göğüs dekolteme kaydı. "İçini bir kez doldurabildim sadece. Oysa sabaha kadar demiştik?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AĞ
Teen FictionMiskin bir haz, rahmimin duvarlarını kaplayan baskın kokusu, kendi kokumu bastıracak kadar üstündü. Elleriyle rahmime ağlarını ördü. O ve ben, bizdik. Şehvetin diğer adı. Şehveti biz doğurduk. Yasaktı. Acımasızdı. Katildi. Merhametsizdi. Mesafeliydi...