14. Bölüm " Küçük Hanım "

39.9K 1.2K 510
                                    

Selamm, sizi severek ve öperek bölüme geçiyorum.

Burası Ağ'ın ailesi ve bir aile olarak hepinizi çok seviyorum, kıymet veriyorum da.

İyiki varsınız.

Bitmiş olsa da diğer kurgularıma beklerim.

Oy ve yorumda bulunmayı unutmayın ballarım.

🕷️

Yanağımı yasladığım yumuşacık ve odunsu kokulu yastığa biraz daha sarıldım. Bir elim avucum açık bir şekilde havaya dönükken diğer elim yastığın altındaydı. Sırtımı kaşındıran saçlarımın arasında esen rüzgar çok fazla sıcaktı. Sanki belimde bir ağırlık vardı. Gözlerimi açmaya çalıştım. Güneş ışığı kapanmamış perdeler yüzünden gözlerimi aldığında yüzümü buruşturup yüz üstü yattığım yataktan doğrulmaya çalıştım. Fakat belimde ki ağırlık buna engel olduğunda afalladım ve başımı geriye atıp bana neyin engel olduğuna baktım.

Ercüment yüzü bana dönük bir şekilde belimde yatıyordu. Bir eli bacağımı sıkıca kavramışken diğer eliyse karnımdan sıkıca sarınmıştı. Ağzım şaşkınlıkla araladığında her nefes verişinde hareketlenen saçlarıma baktım.

Bu pozisyona nasıl geldiğimiz hakkında en ufak bir fikrim yoktu.

Ercüment yatakta yan bir şekilde yatıyordu. Dahası yataktan taşan bacakları yere değiyordu Dudaklarım kıvrıldı. Onu uyandırmamaya çalışarak nazikçe döndüm. Bacağımı sıkı tutan eli gevşemese öylece kalırdım.

Başı şimdi karnımın üstündeydi. Ve de oldukça sakin uyuyordu. İki elimi de yatağa yaslayıp doğruldum. Yarı oturur pozisyona geçerek üzerine eğildim. Koyu kahve saçları arasına vuran güneş saç tutamlarını kızıllaştırmıştı. Dahası kıvrımlı uzun kirpiklerini de...

Yutkundum. Bir elimi uzatıp şakağına dokundum. Sadece işaret parmağımın tersiyle okşadım esmer tenini. Tüy dokunuşunda da olsam onun uyanmasına neden olmuştum.

Titreyen kirpikleri birbirine kenetlenmiş iki elmanın yarısı gibi ayrılmak istemediler. O an fazlaca rahat bir uykuda olduğunu anladım. Elim bu sefer saçları arasına kaydı. Hafif nemli avuç içimle saçlarını okşadım. Neden yaptığımı kendime sormayacak kadar anlamsız bir eylemdi yaptığım. Fakat ben Handeydim, her yaptığıma anlam yüklemezdim.

Kirpikleri ayrılmak için cebelleşmeyi bıraktığında ben onu rahatsız ettiğim için uyanır sanarken tekrar uykuya daldı. Alt dudağımı dişledim. İpeksi saçları arasına karışan parmaklarım onun saçlarını sevdi.

İlk kez birisinin saçlarını okşuyordum. Benim saçlarıma kimse elini dahi sürmemişti. Ben bile saçlarıma yabancı biriydim. Sadece çeki düzen verirdim. Aynanın karşısına geçip tarayıp okşamazdım.

Ercüment asla bilmeyecek olsa da çok şanslıydı.

Onun için ilk olmasam da saçlarını okşayan birisi vardı hayatında.

Bu bile çok değerli bir şeydi.

Bu duyguya yoksunlarda vardı benim gibi.

Elimi saçları arasından çekmeye niyetlendiğim de dudakları kıpırdandı. Göz kapaklarının altında gözleri hareketlendiğinde uyanmaktan çok rüya görüyor gibiydi.

Elimi saçlarından sakallı yanağına indirdim. Bunu yaparken elimi teninden hiç ayırmadım. Parmak uçlarıma değen sakallarını okşayarak çıplak omzuna indim. Başımı biraz yüzüne eğdiğim de saçlarım boynumdan yüzüne düştü. Burnuna değen saçımı çektim. Uyumaktan şişmiş olan dudaklarına bir öpücük kondurdum. Geri çekleceğim esnada sesini duydum.

AĞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin