Nefes al Gülizar!
Nefesimi alıyordum almasınada bunu sadece yaşamak için yapıyordum.Ne zaman gerçekten huzurlu olduğum zaman derin bir nefes alabilecektim?
Yattığım yatakta dört dönüyordum. Agâh'a söylediklerimden sonra bayılmıştım. Sanırım o beni buraya taşımıştı. Korkuyla atıyordu kalbim ve biraz hızlı atıyordu. Yutkunup mecburen ayağa kalktım. Köşede gördüğüm pijama ve tshirt ile duraksadım. Sanırım giymem için bırakmıştı,üzerimdekiler kirliydi.
Yavaşca onun bıraktıklarını giydim ve saçımı gelişi güzel bir topuz yaptım. Kıyafetlerin İçlerinde kaybolsamda umursamadım. Çıkardıklarımı köşeye bıraktıktan sonra Kapıyı açıp çıktım. Yabancısı olduğum evde biraz etrafı süzdüm kısa uzun bir koridoru vardı. Açtığım kapı dışında hemen yan tarafta bir kapı vardı. Onun yanında bir kapı daha ve karşımdada bir kapı daha. Karşımdaki kapı aralıktı. Gördüğüm koltukla anladım salon olduğunu ve çok yavaş bir şekilde içeri adım attım. Adımımı atar atmaz koltukta gördüğüm Agâh gözlerini aralayıp yerinde bir put gibi doğruldu.
"Sonunda uyandın." Dediğinde gözlerimi kaçırdım. "Birde kıyafetlerimi giymişsin." Yüzüm kızarmaya başladığında "kusura bakma." Diye mırıldandım.
"Buraya gel!" Verdiği emire karşı kaşlarım havalandı. "Karşında askerin yok,emirler yağdıramazsın." La havle dercesine başını yan tarafa çevirdi.
Biz hangi ara bu konuşmayı yapacak konuma gelmiştikki?Gözleri elime takıldığında kaşlarını çattı. "Eline ne oldu senin?" Yeni mi farketmişti?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNKİSAR
Teen FictionTamamlandı. "Yapamam Gülizar." Derin bir iç çekti. "Ben senin yanında kalamam. Senin kusursuzluğun karşısında ben bu kadar kusur ile kalamam." Yutkundum,boğazımda bir şeyler takılı kalmıştı. "Yalvarırım Komutanım,kusurum olun." Durdu elleri yumruk...