Bölüm 48 - Aşk Tamam Yaş Eksik

350 41 58
                                    

Helloooo... Yine ve yeniden olmak üzere yepyeni bir bölümle geldim sizlere biricik Butimar'larım.. Koştur koştur geçen vakitler arasında inanın ki daha iyi ve sağlam bir bölüm olsun diye elli kez okuyup düzeltme yaptığım için zaman uzuyor. Ki hazır bölüm olmasına rağmen siz düşünün bu hikayeye ne kadar özendiğimi. Bu hikaye için standartlarım ayakkabılarımın topuk boyundan epey yüksek onu da hesaba katalım lütfen... O yüzden diyorum ki... Umarım dilediğiniz gibi bir bölüm olmuştur...

Söylemediğim zaman tamamen unutulduğunu görerek, ki etkileşimi de hesaba katarsak zaman harcıyorum, bir beğeni, iyi veya kötü(yapıcı eleştirisel) şekilde yorumunuzu eksik bırakmayın...
Unutmadan daha hızlı haberdar olabilmek, hikayeler hakkında story, reels ve iletişime geçebilmek adına,

Instagram: BiCeruVar

------------------------------------------------

'Pera kuşum, minik tavşanım, canım arkadaşım. Hayatında bir kez olacak organizasyonu evde yüksek yüksek tepelere şeklinde Nida ve ben çevrende dönerken gerçekleştirmemeliyiz, ki zaten gerçekleştirmeyeceğiz. O yüzden, ortamın büyüsüne kapılmaya ne dersin, senin kınan sonuçta, koy verelim gitsin ha?' şirin olmaya çalışan tavrına rağmen Pera hala anlamamış haliyle süzüyordu arkadaşını. Kına? Yüksek yüksek tepelere? Çevrede dönme?

'Kına mı dedin sen az önce?' kaşlarını çatıp gülerek başını sallayan arkadaşına odaklandığında çevredeki tanımadığı onlarca insana tekrar göz attı.

'Ben sana kına gecesi istemediğimi söylemiştim, hele ki böylesini...' gözlerini büyütüp dışarıdaki karmaşayı işaret ettiğinde Elfe'nin de, Nida'nın da yüzündeki gülümseme bir an olsun silinmedi.

'Evet, sen düğün de istemediğini söylemiştin. O yüzden seni pek ciddiye almadık.'

'Elfe, arkadaşlarımın bile kına gecesi, bekarlığa vedası falan gibi konularına dahil olmamak adına kırk takla attım en iyi sen bilirsin. Ki benim en yakın arkadaşım olarak bildiğin halde bana gerçekten bu kurşunu sıktın mı?'

'Benden duymuş olma ama tetiğe basarken çok zevk aldı.' Nida gülüp omuz silkerek konuştuğunda Pera göz kapaklarını sıkıca yumup derince soluklandı. Kına kokusunu sevmezdi, ortamda bulunan kadınlara göz attığında hepsinin çok asil durduğunu bilse de yaklaşık on beş, belki yirmi dakika sonra göbek atacakları net bir şekilde belli oluyordu ve iki yakın arkadaşı gözlerini kapatmasından yararlanarak kendine kaftan giydiriyordu!

'Bu ne!'

'Tanıştırayım, geleneksel bir kıyafet olarak kabul ediliyor kendisi, kaftan, Pera, Pera kuşum, kaftan.' Bir çırpıda az önce önünde rujuyla uğraştığı aynaya yaklaşıp masadan aldığı tacı da kafasına yerleştirdiğinde itiraz için ağzını açmasına olanak sağlamadan itekleyerek kadınların arasına atmıştı Elfe. Pera her durumu kaldırırdı, modern dans, geleneksel dans, hangisi olursa olsun yürürdü. İki dakika vals yapar, on beş dakika göbek atardı, en azından bu potansiyeli vardı fakat istemediği kına gecesinin, bir de kendisine ait olunca ortasına düşmüşken dumur olmaması elde değildi ki. Ortadaki bench tipi siyah pufa oturtturulduğunda nereden geldiğini bilmediği kırmızı örtüyle hayata da farklı bir pencereden bakar hale gelmişti. Henüz duruma adapte olamasa da örtü kenardan kaldırılınca bakışları haliyle yan tarafına döndü.

'Selam güzelim.' Dağhan'ın tebessüm eden fakat bir yandan da şaşkın haline gözlerini büyüterek bakmaya başladı.

'Sende mi bu işin içindesin?' Dağhan'ın elalarına odaklansa da adam panikle başını sağa sola salladı.

BUTİMARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin